Kılıçdaroğlu Hatay'da

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hükümetin izlediği Suriye politikasının Türkiye'ye zarar verdiğini düşündüklerini belirterek, " İran'dan, Irak'tan, Çin'den, Rusya ve Suriye'den tehdit alıyoruz ve size dersi beyzbol sopası ile veriyorlar. Askerlerimizin başına çuval geçiriyorlar; siz oraya demokrasi götürecekmişsiniz. Suriye'de demokrasi yokmuş. Suudi Arabistan'da mı demokrasi var? Katar'da mı var?" dedi.

Kılıçdaroğlu, Hatay Valisi Mehmet Celalettin Lekesiz'i ziyaretinin ardından Anemon Otel'de Hataylı iş adamları, dini temsilciler ve ruhani liderlerle bir araya geldi. Toplantıya, CHP Genel Başkan Yardımcıları Faruk Loğoğlu, Umut Oran ve Bülent Tezcan, Samsun Milletvekili Haluk Koç, MYK üyeleri ile bazı CHP milletvekilleri katıldı. Toplantının basına açık bölümünde bir konuşma yapan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, hükümetin Suriye ve Ortadoğu politikalarını eleştirdi. Kılıçdaroğlu, Irak'ta, Libya'da yapılanların demokrasi için olduğunu öne sürenlere, ölen milyonlarca insanı, tecavüze uğrayan binlerce kadını hatırlatarak "Barışı sadece kendi ilimizde değil; kendi bölgemizde de

istemek durumundayız. Barışı engelleyenlerin hırsları olabilir. Eğer bir barışı savunursak, insanlığı öne çıkarırsak barışı yakalarız. Bize Hatay'da miting yapın dediler. Biz bir araya gelip konuşmak birbirimizi dinlemek zorundayız. Aykırı fikirler olabilir. İnsanlar konuşa konuşa anlaşabilir. Bu toplantıyı, ruhani liderlerimiz burada, onlara saygı duyuyoruz onlara şükran borçluyuz onlar bu toplumu manevi olarak bir arada tutanlardır. Onlar toplumu diri tutmak topluma geleceğe ilişkin umut verme konusunda önemlidir. İnsanların inançları ve kimlikleri

soyutlanamaz bu kavram son derece önemlidir."

Tarihte kimlikler savaşı inançlar savaşı olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: "Kimliklerimizi ve inanmalarımızı kabul edeceğiz. İnanç ve kimlik üzerinden siyaset yapmak bölünmelere yol açar. Biz bölünmeden yana değil, birlik ve beraberlikten yanayız, acıları ve sevinçlerimizi paylaşmaktan yanayız. Tasa ve kıvançta beraber olacağız ki acılarımız azalsın, sevinçlerimiz zenginleşsin. Bunu yapabiliriz ve yapabilecek güçteyiz ama bunun için demokrasiyi ve onun gereklerini yerine getirmeliyiz. Bizi bölenlere sandıkta cevap vermeliyiz onlara prim vermemeliyiz. Eğer biz bunu yapabilirsek Türkiye'de çok büyük yol kat ederiz."

"Bu topraklara demokrasi getireceğiz" diyenlerin esas amacının çok farklı olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Onların tek derdi var; buradaki enerji kaynaklarını kullanmak. Irak'ta bir milyon insan öldü, binlerce kadına tecavüz edildi. Libya'da Muammer Kaddafi linç edildi; ne için edildi, tüm bunlar neden yapıldı? Demokrasi için mi yapıldı? Mustafa Kemal Atatürk, hiçbir zaman batının emperyalist güçlerinin yanında olmadı, kimseye minnet etmedi, ülkeye demokrasi getirdi, kadın erkek eşitliği getirdi, bir ulus yarattı bu coğrafyada, saygın ayaklarının üzerinde duran bir ulus yarattı. Biz bunun kıymetini bilmeliyiz. Sayın başbakanın Suriye ile ilgili ilk dönemlerde attığı adımlar iyiydi, vizelerin kalkması ve ilişkilerin düzeltilmesi iyi gelişmelerdi, bundan memnunduk, hiçbir sorunumuz yoktu. Fakat bir sabah kalktık tablo değişmiş ve Suriye bizim bir numaralı düşmanımız olmuş, neden, hangi gerekçeyle. Sanki dost yaratmak için değil; düşman yaratmak için yola çıkmışız sanki. Esnaf, çiftçi perişan oldu. Çadırlarda kalanlar şimdi cicim aylarını yaşıyorlar, yarın kış gelecek o zaman ne olacak"

Hükümetin Suriye politikasını eleştiren ve Türkiye'de demokrasi olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: "Biz hükümetin izlediği Suriye politikasının Türkiye'ye zarar verdiğini düşünüyoruz. Irak, İran politikalarını doğru bulmuyoruz. Kasrı Şirin anlaşmasından bu yana İran'la aramızda sorun yoktu, o günden bu yana ilk kez İran'dan, Irak'tan, Çin'den, Rusya

ve Suriye'den tehdit alıyoruz ve size dersi beyzbol sopası ile veriyorlar, askerlerimizin başına çuval geçiriyorlar; siz orada demokrasi götürecekmişsiniz. Suriye'de demokrasi yokmuş. Suudi Arabistan'da mı demokrasi var? Katar'da mı var? Gazetecileri, paşaları, öğrencileri ve eşleştirenleri hapse atacaksın, sen önce kendine bak, senin ülkende demokrasi var mı?"

Bu ülkenin birliğinden ve beraberliğinden yana tavır alacaklarını anlatan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı: "Bizim kitabımızda ayrılık yoktur, inançlar açısından kimlik açısından insanları ayırmak ihanettir. Biz bir imparatorluktan aldık bu Cumhuriyeti kurduk, her inançtan her kimlikten insanımız var. Bu insanların bu coğrafyada huzur içerisinde yaşamalıdır. Çatışmalardan kandan beslenmek siyasetin görevi değildir. Biz bu topraklardaki barışın korunması için ne gerekiyorsa yapacağız"

Toplantı daha sonra basına kapalı devam etti. Toplantının basına açık bölümünün sonunda Hataylı bir kadın CHP liderinin Hatay'a ilk geldiği 1971 yılına ait bir fotoğrafını kendisine hediye etti. - HATAY