MEB Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürü Gülay Açıklaması

Milli Eğitim Bakanlığı Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürü Osman Nuri Gülay, çıraklık eğitimin zorunlu eğitim kapsamına alınmasının kararlaştırıldığını bildirdi.

Gülay, Yozgat Turizm Otelcilik Meslek Lisesinde il, ilçe milli eğitim müdürleri, meslek lisesi müdürleri ve mesleki istihdam sağlayan kamu ve özel şirket yetkilileriyle bir araya geldi.

Gülay, burada yaptığı açıklamada, ülke üzerinde birçok oyun oynandığını, Türkiye'nin ileri gitmesi durumunda dış güçlerin mutlaka ülke üzerinde yazdıkları senaryoyu oynadıklarını söyledi.

28 Şubat süreci öncesinde imam hatip okulları ile birlikte mesleki eğitimde ve sanayide Türkiye'nin adeta bir devrim yaşadığını ifade eden Gülay, şöyle dedi:

"Mesleki eğitimde okuyan öğrencilerimiz kendi alanlarında mühendis oluyordu, işletmelerde çalışıyorlardı. İthalatımız, ihracatımız dengeye oturmaya başlamıştı. Bu alandaki gücümüzü gören dış güçler 28 Şubat sürecini işleterek bizlere müthiş bir darbe vurdu. Bu darbenin tesirinden kurtulmaya çalışıyoruz. Bu süreçte en kötü etkilenen alanlardan biri de mesleki eğitim oldu. Mutlaka ülkemizin ekonomisini belli alanlarda desteklememiz gerekiyor. Bunu destekleyecek en iyi unsur da sanayi ve ticaret unsurudur. Bu alanda hem hükümetimiz, hem Bakanımız büyük destek veriyor. Mesleki eğitime bu denli önem veren hükümetimiz, Başbakanımız ve Bakanımız varken bunu çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Eğer bu fırsatları değerlendirmezsek bunun vebalinin altından kalkamayız."

Çıraklık Eğitim Merkezi zorunlu oldu

Küçük sanayi esnafının çırak bulmakta çok zorlandığına değinen Gülay, bu durumda pek çok iş dalının sürdürülemediğini ve ekonominin olumsuz etkilendiğini, özelikle zorunlu eğitimin 12 yıla çıkmasıyla çırak sayısının 125 binden 65 binlere düştüğünü anlattı.

Bu sorunun çözümü için iki aydır bölgeleri gezerek esnaf ve sanatkarlarla bir araya geldiklerini dile getiren Gülay, "Toplantılarımızın sonunda çıraklık eğitiminin mutlaka zorunlu eğitime alınmasına karar verdik ve çıraklık eğitim merkezlerini zorunu eğitime aldık. 8. sınıfı tamamladıktan sonra çocuğumuz tercihlerini yapacak, açık lise yerine çıraklık eğitim merkezlerini tercih edecek ve anlaştığı sektörle sözleşmesini imzaladıktan sonra haftada bir gün çıraklık eğitim merkezine gidecek, geri kalan 5 gün ise sözleşme imzaladığı iş yerinde çalışacak." diye konuştu.

"390 lira maaşın 260 lirasını devlet ödeyecek"

Esnafın maddi sıkıntılarının bulunduğunu, yanında çırak çalıştırıp onları yetiştirmeleri konusunda da sorun yaşandığını dile getiren Gülay, şu değerlendirmede bulundu:

"Yasa gereği küçük işletmelerde çalışanlara asgari ücretin yüzde 15'i, büyük işletmelerde çalışanlara da yüzde 30'u ödeniyordu. Biz bunu yüzde 30 olarak eşitledik. Çıraklık eğitim merkezine giden çocuğumuz kayıt olduğundan itibaren asgari ücretin net yüzde 30'u kadar, yani 390 lira maaş alacak. Bu 390 liranın tamamını küçük işletmeye ödetmeyeceğiz. 260 lirasını devlet olarak biz ödeyeceğiz, 130 lirasını ise işletme sahibi ödeyecek. O zaman çocukların gidip o mesleği öğrenmesi daha cazip olacak. Aile ekonomisine de katkı sağladığı için belki de bir üst öğrenim yerine çıraklık eğitim merkezlerini seçerek orada ortaöğrenimini tamamlamış olacak. Diğer taraftan ise küçük esnaf kendi arzuladığı iş gücünü de bulmuş olacak. Yaz aylarında ise telafi eğitimleri açarak veya açık liseye de kaydını yaparak çocuklarımızı meslek lisesi mezunu yapacağız. 4 yıl sonra da iş yeri açma belgesi vererek, ister iş yerini açacak, isterse üniversite sınavına girecek veya çalıştığı sektörde işine devam edecek."

Gülay, açıklamasının ardından il ve ilçe milli eğitim müdürlerinin sorun ve taleplerini dinledi.