Türk Sağlık-Sen: Kadınlara Pozitif Ayrımcılık Metinlerde Kaldı

Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, kadınlara pozitif ayrımcılığının memurlara toplu sözleşme gibi metinlerde kaldığını ifade ederek "Referandumla birlikte kadınlara pozitif ayrımcılık Anayasa'da yer almıştır Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, kadınlara pozitif ayrımcılığının memurlara toplu sözleşme gibi metinlerde kaldığını ifade ederek "Referandumla birlikte kadınlara pozitif ayrımcılık Anayasa'da yer almıştır. Bu pozitif ayrımcılıkta tıpkı memurların toplu sözleşmesi gibi metinden öteye gidememiş, hakları ileriye götüren bir kimliğe bürünememiştir" dedi.

Kahveci, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, kadınlara pozitif ayrımcılığın sadece metinlerde kaldığını savundu. Kadın haklarının geliştirilmesinde hükümetin üzerine düşen görevi yapması gerektiğini söyleyen Kahveci, "Bu konuda somut adımlar atılmalıdır. Unutmayalım ki hak ve hukuk metinlerde anlam bulmaz uygulamalarda hayat bulur" şeklinde konuştu.

-"SADECE BİR BAKAN VE BİR VALİ KADIN"-

Kadınların kamuda ikinci plana itildiğini savunan Kahveci, derhal buna son verilmesini istedi. Kahveci " Bugün yönetim kadrolarına baktığımızda sadece bir kadın bakan ve bir kadın valimiz vardır. Kamuda en üst memuriyet olan Müsteşarlık makamında bir tane bile kadın yoktur. Bu tablonun da değişmesi gerekmektedir" dedi.

-"KAMUDA MOBBİNG VE ŞİDDETE CEZA VERİLMELİ"-

Çalışma hayatında şiddet ve mobbingin kadınların karşılaştığı en önemli sorunların başında geldiğini ifade eden Kahveci, kamuda şiddeti ve mobbingi cezalandıran yasaların çıkarılmasını talep etiklerini belirtti.

Kahveci, kadınların sorunlarını çözmede Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın bir lokomotif görevi üstlenmesi gerektiğini kaydetti. TBMM'de görüşülen Kadına Yönelik Şiddet Yasa Tasarısı'nı ilk adım olarak gördüklerini belirten Kahveci, kadın haklarını geliştiren düzenlemelerin de hayata geçirilmesini istediklerini ifade etti.

Kadınların kötü çalışma koşullarından kurtarılması gerektiğinin altını çizen Önder Kahveci şunları kaydetti:

"Kadınlarımız kötü çalışma koşullarında hizmet vermeye, alanları dışında çalıştırılmaya mahkum edilmek istenmektedirler. Kreş, lojman gibi bazı sosyal imkanlardan mahrum bırakılmaktadırlar. Sağlık alanında başta ebelerimiz ve hemşirelerimiz olmak üzere kadınlarımız özellikle kırsal kesimde hizmet üretirken karşılaştığı malzeme eksikliği, fiziki mekan yetersizliği gibi sorunlarla uğraşmakta kendilerini güvende hissetmelerini sağlayacak mekanlar oluşturulmaması nedeniyle birçok tehlikeye maruz kalmaktadırlar. İdareciler artık 8 Mart'ı kutlama mesajı yerine çözüme yönelik somut adımlar atarak hatırlamalıdırlar." - Ankara