MHP Genel Başkan Yardımcısı Yalçın Açıklaması

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, "Son terör eylemleri karşısında siyasi partilerin birlik ve beraberlik görüntüsü vermesi talebi, AKP tarafından siyaset malzemesi olarak kullanılmaktadır. MHP, bu malzemenin bir parçası ve siyasi oyunun figüranı olmak niyetinde değildir" değerlendirmesini yaptı.

Yalçın, yazılı açıklamasında, 7 Haziran seçimleri sonrasında şiddetini artıran terör eylemlerinin, Ankara'daki terör saldırısıyla tavan yaptığını öne sürerek şöyle devam etti:

"Perşembenin geleceği çarşambadan belli olduğundan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, koalisyon görüşmeleri sürecinde AKP ile CHP'yi uyarmış, kalıcı bir hükümet kurmak için çaba gösterilmesini istemiştir. Ancak imam bildiğini okumuş, koalisyon süreci Tayyip Erdoğan tarafından baltalanmıştır. Türkiye'de siyasi tıkanıklığın ve bugünkü terör sarmalının en büyük sorumlusu Erdoğan ve AKP'dir. MHP liderinin çağrılarına kulak asmayanlar, çözüm sürecinin ülkeyi bölünmeye ve terör bataklığına sürükleyeceğine, PKK'nın daha da azacağına dair uyarılarına aldırmayanlar, bugün utanıp arlanmadan partimizi ve genel başkanımızı 'hayırcılık'la suçlamaktadırlar."

Parlamentoda en çok milletvekiline sahip parti olan AK Parti ile ana muhalefet partisi CHP'nin, Türkiye'nin önünü açacak adımlar atmaları mümkünken Genel Başkan Bahçeli'yi ve MHP'yi hedef almalarının gülünç olduğunu ifade eden Yalçın, şu değerlendirmede bulundu:

"MHP'nin terörle mücadele karşısında birlik ve beraberlik fotoğrafına dahil olmamakla suçlanması ise bir başka ayıptır. MHP, zaten Türkiye'nin birlik ve bütünlüğünün adresidir. Yıllarca bölücü terör karşısındaki kararlı ve kaynaştırıcı duruşuyla PKK'nın toplumu ayrıştırma ve sosyal barışı yok etme planlarının önündeki tek engel olmuştur. Hal böyleyken son terör eylemleri karşısında siyasi partilerin birlik ve beraberlik görüntüsü vermesi talebi, AKP tarafından siyaset malzemesi olarak kullanılmaktadır. MHP, bu malzemenin bir parçası ve siyasi oyunun figüranı olmak niyetinde değildir. MHP, terörle mücadele konusunda üzerine düşeni fazlasıyla yerine getirmekte, toplumsal uyanışın ve kardeşçe yaşama bilincinin canlı kalması için yoğun çaba sarf etmektedir. Bu konuda asıl üzerine düşeni yapması gereken AKP ve CHP iken MHP'nin itham edilmesinde suçluluk psikolojisi aranmalıdır."

AK Parti ve CHP'nin kurmayları ve destekçilerinin, MHP'ye 'hayırcı' yaftası yapıştırmaya ve kamu vicdanında MHP'yi mahkum etmeye çalıştığını iddia eden Yalçın, şunları kaydetti:

"Ey hayır edebiyatçıları, boşuna çırpınıyorsunuz. Yel kayadan ne götürürse 'hayır' edebiyatı da MHP'den onu alıp gider. 'Hayır' edebiyatının getireceği sonucu biz söyleyelim: Milletimiz, 'evet' görüntüsü altındaki 'hayır' ve 'kaos' tablosundan medet uman, geçici hükümetle ülkeyi yönetebileceğini sanıp beceriksiz ve kabiliyetsiz insanları kabinede görevlendirerek Türkiye'yi çadır devletine çeviren Tayyip Erdoğan'a ve emrindeki AKP'ye 1 Kasım'da 7 Haziran'dakinden daha sert bir cevap verecektir."