"3. Uluslararası Türk Şöleni"

Tarihçi-yazar Mehmet Saray, "Biz müminler olarak ibadetimizi huzur ve emniyet içinde yapabiliyorsak, bunu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e ve yiğit arkadaşlarına borçluyuz" dedi.

Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğretim üyeleri Doç. Dr. Mustafa Küçüköner ile Yrd. Doç. Dr. Lütfü Kaplanoğlu'nun "3. Uluslararası Türk Şöleni" kapsamında Kültür ve Gösteri Merkezi Fuayesi'nde hazırladığı, "Anadolu Gravürleri" konulu serginin açılışı yapıldı.

Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fahrettin Korkmaz, Güneş Vakfı Başkanı Prof. Dr. Alpaslan Ceylan ve Osmanlı İmparatorluğu'nun 33. Padişahı 5. Murad'ın torunun torunu Şehzade Osman Selaheddin Osmanoğlu ile 16 farklı ülkeden gelen konuklar, eserleri inceledi.

Serginin ardından solonda düzenlenen "Türk Şöleni Sempozyumu"nda bir konuşma yapan tarihçi-yazar Mehmet Saray, Hüseyinzade Ali Turan ile başlayan, Yusuf Akçora ile devam eden ve Ziya Gökalp ile noktalanan tartışma konusunun Türkleşmek, İslamlaşmak ve muasırlaşmak olduğunu söyledi.

Türklüğün hala tam olarak öğrenilemediğini ileri süren Saray, "Çünkü bugün yavrularımıza, gençlerimize Türk tarihinin başlangıcından başlayıp, bugünlere kadar 'Türk hukuku şudur, Türk devlet yönetimi şudur, ticaret anlayışı şudur, ordusu şudur, işte buyurun gençler istifade edin' diyecek eser ortaya koyamadık biz" diye konuştu.

İslamlaşmanın doğru öğrenilmediğini savunan Saray, şunları kaydetti:

"Mübarek dinimizi doğru öğrenmemeye de devam ediyoruz. Bu doğru değil. Bizlerin bugünlere gelmesini sağlayan, şu güzel vatının hür semalarında ezanı Muhammedi okunuyor. Biz müminler olarak gidip ibadetimizi huzur ve emniyet içinde yapabiliyorsak, bunu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e ve yiğit arkadaşlarına borçluyuz. Hiçbir şey olmasa bile bundan dolayı bu insana saygı var. Ama bilinmiyor."

İnönü Üniversitesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Salim Çöhçe de "Memlük Devleti" üzerine yaptığı konuşmada, Memlüklülerin köle olmadığını belirterek, Hindistan'da büyük bir iktidarın ve düzenin temelini attığını ifade etti.

- ERZURUM