İBRAHİM SİNCAR - Mardin'de 7 kardeş, ayrı iş yerlerinde bakır işlemeciliği yaparak, mesleğin devamını sağlıyor.
Son yıllarda yaşanan teknoljik gelişmeler nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalan geleneksel el sanatları arasında yer alan bakır işlemeciliği, son ustaları sayesinde ayakta kalmaya çalışıyor. Mardin'de 4 kuşaktır bakır işlemeciliği yapan Özcan ailesine mensup 7 kardeş, kendilerine ait ayrı atölyelerde üretimleriyle yüzyıllardır tarihi çarşıda duyulan çekiç seslerinin son bulmasını engelliyor.
Dededen kalma mesleği oğulları Hasan, İbrahim, Cihat, Ahmet, Nihat, Mahmut ve Mehmet Özcan'a öğreten Abdülhamit Özcan (83), mesleği bırakmasına rağmen 7 çocuğunu da dükkanında ziyaret ederek, ürünlerini kontrol ediyor.
Özcan AA muhabirine, bu mesleğin zor bir zanaat olduğunu belirterek "7 oğlum ve 2 kızım var. Çocuklarımın hepsi bu meslektedirler. Helal bir şekilde çalışıyoruz. Allah'a şükürler olsun bütün çocuklarım bu mesleği öğrendi" dedi.
İbrahim Özcan (50) ise dededen kalma mesleği sürdürmenin mutluğunu yaşadığını, yeni neslin ise bu mesleği yapmakta zorlandığını belirterek "Çocukluğumuzdan beridir bu mesleği sürdürüyoruz. Zevkle bu işi sürdürüyoruz. Dedem babama öğretti, ben de babamdan öğrendim. Bu mesleği devam ettirmeye çalışıyoruz. Ama çocuklarımız pek sıcak bakmıyorlar. Zor bir meslek" diye konuştu.
Mardin'in en eski bakırcı ustaları olduklarını, kentte bu mesleği başka kimsenin yapmadığını belirten Ahmet Özcan (41) ise şunları söyledi:
"Babamdan sonra bu mesleği biz sürdürmekteyiz. 9 kardeşiz. 7 erkek bu işi yapıyor. Mardin'de en eski bakırcı ustaları biz kaldık. Bizden sonrası yok. El emeği olan bir meslek. Çok zahmetli bir meslek. Bizim yaptığımız çalışmalar süs eşyası olarak kullanılıyor. Bazıları da günlük ihtiyaçta kullanıyor ama onların sayısı çok az."
7 yaşında iken babasının yanında bu işe başladığını söyleyen Cihat Özcan da (45) "Baba mesleğidir. bu mesleği biz sürdürüyoruz. Bakır ustasıyız, ne istenirse ne desen olursa üzerine yaparız. 7 yaşında iken babamın yanında işe başladım. şimdiye kadar da devam ettiriyorum" şeklinde konuştu.
Şahmeran'ı 40 yıldır bakıra işliyor
7 kardeşten Hasan Özcan (55) da belden aşağısı yılan, üstü ise kadın olan Şahmeran figürünü 40 yıldır bakıra işlemesi ile bu mesleği sürdürüyor. 10 yaşında babasının yanında bu işle uğraştığını ve şimdiye kadar aralıksız sürdürdüğünü belirten Özcan, bakır işlemelere en fazla Şahmeran'ın nakşedildiğini belirtti. Özcan, Mezopotamya'da uğur ve nazara karşı kullanılan Şahmeran'dan çok etkilendiğini iş yerine bile Şahmeran ismini verdiğini söyledi.
Portre dahil her türlü işlemeleri bakıra işlediğini belirten Özcan şunları söyledi:
"Burada bakır malzemeleri daha önce ihtiyaç için kullanılırdı. Çok zor şartlar altında bu işi yapardık. Şimdi bu eşyalar artık daha çok süs için kullanılmaya başlandı. Bu mesleği yapan kimse de pek kalmadı. Fabrikalar kuruldu hazır baskılar yapılıyor. Bizim yaptığımız eserler de süs olarak kullanılmakta. Birçok eski evlerde bu şahmeran vardır. Kimi uğur için kimi nazar için evlerine asarlardı. Bazı yerlerde onun kutsiyetinden bahsedilir ama bizde bir kutsiyeti yok. Nazar ya da uğur için kullanılıyor."
Nihat, Mahmut, Mehmet Özcan kardeşler de bakırcılık mesleğini yapmaktan mutluluk duyduklarını dile getirdi. - Diyarbakır
Son Dakika › Yerel › 7 Kardeş Bakır İşlemeciliği Sanatını Ayakta Tutuyor - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?