CHP'nin Aydın Mitingi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "8 Haziran, Türkiye'nin yeni bir başlangıcı olmalıdır. 8 Haziran, esnafın, çiftçinin, sanayicinin, emeklinin, herkesin kazandığı ama hortumcuların kaybettiği bir tarih olmalıdır" dedi.

Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Kent Meydanı'ndaki mitinginde, Türkiye'yi şaha kaldıracaklarını söyledi.

"8 Haziran, Türkiye'nin yeni bir başlangıcı olmalıdır" ifadesini kullanan Kılıçdaroğlu, "Rahmetli Ecevit'in dediği gibi, 'Ne ezen ne ezilen, insanca, hakça bir düzenin başlangıcı olmalıdır. 8 Haziran, esnafın, çiftçinin, sanayicinin, emeklinin, herkesin kazandığı ama hortumcuların kaybettiği bir tarih olmalıdır" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, Türkiye nüfusunun yüzde 1'inin 2002 yılında ülkedeki toplam servetin yüzde 39'una, 2014'te ise yüzde 54,3'üne sahip olduğunu öne sürerek, "Yani Türkiye nüfusunun yüzde 1'i, yüzde 99'undan daha zengin. Bu düzeni değiştireceğim. Halkın çıkarına hizmet eden bir düzeni yeniden inşa edeceğim" dedi.

Üretim, alın teri ve emekten yana program uygulayacaklarını dile getiren Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Seçim bildirgemizi açıkladık, ezberleri bozuldu. Arkadan yüz yılın projesini Merkez Türkiye Projesi'ni hazırladık, kimyaları bozuldu. 8 Haziran'da inşallah yeni bir başlangıçla Türkiye'yi şaha kaldıracağız. Kimsenin aç ve açıkta kalmadığı, yoksulluğun olmadığı, çiftçinin tarlasına, bağına, bahçesine onurla gittiği bir Türkiye. 13 yıldır tek başına iktidardalar. 13 yılda 17 milyon yoksulumuz var. Aylık gelirleri, kişi başına 200 liradan az. 6 milyon 250 bin işsizimiz var. Genç işsizlik oranında şu anda Yunanistan'ı geçtik, Avrupa birincisiyiz. Her 5 gencimizden birisi işsiz. 2 milyon Suriyelimiz var. 2 milyon Suriyeli'ye harcadığımız 5,5 milyar dolar para var. Aylığı bin liranın altında olan 8 milyon emeklimiz var. İki Trakya büyüklüğünde alan, son 10 yılda ekilmiyor. Bu tabloyu değiştireceğiz. Hakça, insanca bir düzen kuracağız. Bu tablodan memnun olanlara söyleyecek sözüm yok. Ama 'Bu tablo 21. yüzyılın Türkiye'sine yakışmıyor, bu tablonun değişmesi gerekiyor, çocuklarımız iş güç sahibi olsun' diyorsanız, yeriniz, adresiniz belli. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün partisi, Cumhuriyet Halk Partisi."

Kılıçdaroğlu, uzun ve kısa dönem olmak üzere iki aşamalı süreçlerinin olduğunu, refahı topluma yayacaklarını, üreteni, alın teri dökeni destekleyeceklerini ifade etti.

Çiftçinin perişan edildiğini, dünyanın en pahalı mazotunu Türk çiftçisinin kullandığını ileri süren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Litresi, 4 lira. Hangi ülkeye bakarsanız bakın, çitfçiye mazot bu fiyattan satılmıyor. 'Mazotu çiftçi için 1,5 lira yapacağım' dedim. İtiraz ediyorlar. 'Nasıl çiftçi için mazotu 1,5 lira yaparsın' diye koro halinde bağırıyorlar. Kendilerine sordum, Aydın'dan bir daha soruyorum:  Sen yatlara, gemilerine mazotu 1 lira 21 kuruştan verirken iyi de ben çiftçiye 1,5 liradan verirken neden kötü oluyor? Neden çiftçinin hakkını savunmuyorsun? Ankara'daki beylerle bizim aramızda, Ağrı Dağı kadar fark var. Onlar yakutta, pırlantada, incide, elmasta KDV'yi, ÖTV'yi sıfırladılar, ben nerede sıfırlıyorum, çiftçinin mazotunda. Aramızdaki fark budur. O inciden, pırlantadan yana, ben çiftçinin alın terinden yanayım. O malı götürmekten yana, ben çiftçi kazansın ondan yanayım, ben emekten yanayım, üretenden yanayım, halktan yanayım."

Kılıçdaroğlu, bir çiftçi tarlayı ekmekten vazgeçip yeraltında maden ocağına gidiyorsa orada bir sorun bulunduğunu vurgulayarak, Ermenek'te kocasını maden ocağında kaybeden bir kadının "eskiden bizim tarlalarımız vardı. Çoluk, çocuk tarlaya gider, eker biçerdik. Gelirimizi sağlardık ama tarlaları mahvettiler. Değerini vermediler, alın terinin karşılığını alamadık. Tek çıkar yol kocamı maden ocağına gönderdim, o da gitti" dediğini anlattı.

Kemal Kılıçdaroğlu, "Çiftçi kardeşim, üreten kardeşim, senin hakkını ben teslim edeceğim, bana inan, bana güven. Söz verdim, sözümün arkasında duracağım" dedi.

Emeklilere Ramazan ve Kurban bayramlarında ikramiye vereceği vaadine karşın "Nasıl vereceksin, parayı nereden bulacaksın" denildiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Sen kaçak sarayına para bulurken kaynak var da emekliye gelince mi yok? 2 milyon Suriyeli kardeşimize 5,5 milyar dolar para var da emekliye gelince mi para yok? Yatlarına, gemilerine gelince para var da emekçiye gelince mi kaynak yok? Bu ülke, zengin ülkedir, varlıklı ülkedir. 27,5 yılımı devlette bu işlere harcadım. Ülkede kaynak var, para da var. Eksik olan, halkı düşünen siyaset. Halkı düşünen siyaset yok, ceplerini düşünüyorlar. Ben sizden birisiyim. Sizin hakkınızı teslim edeceğim" şeklinde konuştu.

(Sürecek)