
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Heybeliada Ruhban Okulu'nun yeniden açılması konusunda, Batı Trakya'daki Türk azınlığını gündeme getirerek, "Sizin çok yakınınızda, başka bir ülkede kalan azınlığınız, onların temel hak ve hürriyetleri kayıt altına alınmış olmasın rağmen, ve AB'ye tam üye olmalarına rağmen eğer orada çok büyük sorunlar söz konusu olursa o zaman siz yapmayı çok arzu ettiğiniz şeyi yapamaz duruma gelebiliyorsunuz" dedi.
Cumhurbaşkanı Gül, CNN Türk televizyonunda "Tecrübe Konuşuyor" programında Hasan Cemal ve Cengiz Çandar'ın sorularını yanıtladı. Cumhurbaşkanı Gül, Heybeliada Ruhban Okulu konusunda fikirlerinin sorulması üzerine, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olanların içinde, Lozan'a bakıldığında, bir de azınlık statüsü olduğunu, ancak onların en modern ülkede olması gereken en temel haklarının hep garanti altına alındığını belirtti. Gül, "Şimdi bugün bu gayrimüslimler de bizim kendi vatandaşlarımız, askerlik de yaparlar, vergilerini de öderler, her şeyi yaparlar. O vatandaşlarımızın da ülkelerinde ki onların dedeleri de, dedelerinin dedeleri de bu ülkede doğmuş, şimdi o vatandaşlarımızın da her hangi bir şekilde sıkıntı çekmesini, kendisini garip hissetmesini istemem tabii ki" diye konuştu.
Heybeliada Ruhban Okulu'nun kapatıldığını belirten Gül, Yunanistan'ı işaret ederek, "Bu konuda ister istemez bir ilintisi olan komşumuzla bu konuları konuşuyoruz. O zaman sınırlar çizilirken, Türkiye sınırlarının dışında kalan, resmen Müslüman Türk vatandaşları var, komşu ülkelerde. Ben temel hak ve hürriyetlerde mütekabiliyet meselesine bakmanın çok doğru olmadığına inanıyorum. Ben ali-cenaplığı daima gösteririm bu bizim büyüklüğümüzdür" dedi.
Bazen diplomaside, ister istemez zorluklar olabildiğini söyleyen Gül, Batı Trakya'daki Türk azınlığını gündeme getirdi. Gül, Sizin çok yakınınızda, başka bir ülkede kalan azınlığınız, onların temel hak ve hürriyetleri kayıt altına alınmış olmasın rağmen, ve AB'ye tam üye olmalarına rağmen eğer orada çok büyük sorunlar söz konusu olursa o zaman siz yapmayı çok arzu ettiğiniz şeyi yapamaz duruma gelebiliyorsunuz" diye konuştu.
Gül, ancak Türkiye ile Yunanistan'ın ilişkilerinin güçlenmesinin, karşılıklı ekonomik olarak bağımlı hale gelmelerinin iyeye işaret olduğunu ifade ederek, bazen problemleri çözmek için cesur olmanın gerektiğini, bu konuda da umutlu olduğunu söyledi.
-TÜRKİYE-ERMENİSTAN ARASI SESSİZ DİPLOMASİ-
Türkiye- Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesi bakımından şu an "sessiz diplomasi' yürütüldüğünü söyleyen Cumhurbaşkanı Gül, "Burada sessiz diplomasi söz konusu. Bu sessiz diplomasinin çok aktif olduğunu söylemeyim. Sessiz diplomasi derken; dondurmak değil, zaten donmuş problemleri biz şimdi ortaya çıkarıyoruz. Donmuş problemler birden bire sıcak problemlere dönüşüyor. Bazen çok aleni konuşarak, ederek bazı işler çok zor oluyor, yapılacak işleri yapılamaz oluyor. Şu anda biraz daha sessiz, diplomasi..Bu işte ben önemli zaman kısıtlamalarının olduğunun farkındayım. O yüzden bu işe sadece Türkiye değil, Başta Rusya olmak üzere, çok gayret sarf ediyor" dedi.
Meselenin aslında, bütün Kafkas bölgesiyle alakalı olduğunu vurgulayan Gül, Kafkasların doğuyla batının arasındaki duvar olmaktan çıkarılması gerektiğini söyledi. Gül, Türkiye'nin çevresi için bir istikrar jeneratörü olduğunu söyleyerek, amaçlarının tüm bu bölgeyi istikrarlı bir bölge haline getirmek olduğunu kaydetti.
-"TÜRKİYE AB İLE BÜTÜNLEŞMEDE KARARLI BİR ŞEKİLDE YÜRÜYOR"-
Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin dış politikada "eksen kayması" içinde olduğu eleştirileriyle ilgili olarak ise şunları söyledi:
"İki yönlü bu eleştiriler: Bazıları biraz kıskançlıkla Türkiye'nin bu gelişen etkinliğinden, çevrede gördüğü itibardan ve acaba Türkiye'nin bölgesel bir güç olmasından, eski, tarihten gelen beraberliği olan ülkelerle daha büyük beraberlikler kurmasından çeşitli kuşkuları olanlar olabilir. Diğer kısım da Türkiye'de ne olup bittiğini çok fark etmiyorlar. 'Türkiye uzmanıyım' diye geçiniyorlar ve yazılar yazıyorlar. Halbuki Türkiye'nin eksenine bakmak için Türkiye ne yapıyor 10 sene içerisinde, nasıl davranıyor, uluslararası kuruluşlarda nasıl davranıyor, oyunu kullanırken oyunu nasıl kullanıyor? Türkiye kendi içerisinde yasalarını çıkartırken hangi istikamette yasalar çıkartıyor? Türkiye Anayasasında bir değişiklik yaparken ne tip değişiklikler yapıyor. Bütün bunlara bakmak gerekiyor. Bunlara baktığımızda Türkiye AB ile bütünleşme yolunda, belki çok süratli değil -Merkel'in eleştirisi- kararlı bir şekilde yürüyor." Cumhurbaşkanı Gül, Hasan Cemal'in "AB ile 2003, 2004, 2005 hızını arıyoruz" sözleriyle araya girmesi üzerine şöyle devam etti:
"Orada bir hat vardı önümüzde, müzakereye başlamayla ilgili bir tarih vardı, o tarihi kaçırmamak gerekiyordu. Türkiye daha önce birçok fırsatları kaçırdı. Türkiye son genişlemelerin içerisinde müzakereye başladı. Halbuki Türkiye çok daha kolay bir şekilde AB ile bütünleşebilirdi eskiden eğer "homework' dedikleri ev ödevini yapmış olsaydı daha kolay olurdu, bunu hepimiz biliyoruz. Zor dönemlerde AB büyümüş, gelişmiş, sorunları ortaya çıkmış, şimdi o dönemde 70 milyonluk büyük bir Türkiye AB'ye girmeye çalışıyor. Bunun zorlukları tabii yaşanıyor. Çevresiyle olan ilişkileriyse gayet açık. Çevresiyle yıkıcı ilişki içerisinde değil, yapıcı, istikrar, yine oralara demokrasi, hukukun üstünlüğü, şeffaflığın, hesap verebilirliğin oralara da taşınmasının doğru olduğunu söyleyen, böyle politika izliyor." (ANKA/SON)
(GO/BÜN)
Son Dakika › Güncel › Gül'den Ruhban Okulu İçin Batı Trakya Şartı (3/son) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?