Hayvansal Gıdalar Risk İçeriyor

Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Besin Hijyeni ve Teknolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Tayar, hayvansal gıdaların büyük risk taşıdığını belirterek, insanların tükettiği hayvansal gıdalar konusunda dikkatli davranması gerektiğini söyledi.

Denizli Veteriner Hekimler Odası tarafından Halk Eğitim Merkezi'nde, "Çiftlikten Sofraya Gıda Güvenliği" konulu konferans düzenlendi. Çatalçeşme Oda Tiyatrosu'nda düzenlenen konferansa Vali Yardımcısı Mehmet Çapraz, Milli Eğitim Müdürü Ekrem Ekici, Veteriner Hekimler Odası Başkanı M. Ali Uzakgider ve davetliler katıldı.

Konferansa konuşmacı olarak katılan Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Besin Hijyeni ve Teknolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Tayar, dünyanın bir çok yerinde açlıktan insanların hayatlarını kaybettiğini belirterek, "Dünya bugün açlık tehlikesiyle karşı karşıya. Küresel ısınma nedeniyle gıda kaynaklı tehlikeler ortaya çıkmaya başladı. Bunların en başında ise gıdadan insana geçen DDT hastalığı geliyor" dedi.

Hayvansal gıdaların büyük risk içerdiğini söyleyen Prof. Dr. Tayar, "Bugün diğer gıdalardaki risk oranı yüzde 10 iken, hayvansal gıdalardaki risk oranı yüzde 90 civarındadır. Önümüzdeki dönemlerde en az 40 tane daha ve kuş gribi kadar tehlikeli salgın hayvan hastalıklarla karşı karşıya kalabiliriz. Bu hastalıklar, sağlıksız ve hijyen olmayan ahır ve hayvansal gıda üretimi yapan işletmelerde başlıyor. Bir hayvansal gıda soframıza gelinceye kadar, 140 noktada veteriner hekim tarafından kontrol edilmesi

gerekiyor" diye konuştu.

Hayvan sağlığı ile insan sağlığı arasında birebir ilişki bulunduğunu ifade eden Prof. Dr. Tayar, "İnsanların tükettiği gıdalardan kaygılanması lazım. Bugün ülkemizde üç kişiden biri gıdadan zehirleniyor. Geleceğimiz ve çocuklarımız için güvenli gıdayı aramamız ve sorgulamamız gerekiyor. Türkiye'de yılda 20 bin kişi tüberküloza yakalanıyor. Bunun en büyük sebebi ise sokak sütleri. 200'ün üzerinde salgın hayvan hastalık çeşidi var. Bu hastalıklar için önlem alınması lazım. Toplumumuz için gıdaların nerede

nasıl ve ne şartlarda üretildiği değil, maalesef ucuz olması önemli. Elimizle, evimize hastalık taşıdığımızın farkına varmalıyız. Sağlıklı hayvan, iyi üretim ve sağlıklı yaşam üçgenini sağlamamız gerekiyor. Bu üçgeni AB istediği için değil, halkımızın sağlığı için yapmamız lazım. Hayvan sağlığı ve güvenli gıda kültürü, Fatih Sultan Mehmet döneminden beri var. Ama maalesef günümüzde bu güzellikleri unuttuk. Bu değerlerimizi yeniden hatırlamamız gerekir" şeklinde konuştu.

(AV-CE-OM-ÖZ-Y)