"Muğla Milas'taki Kömür Havzasında Tarih Talanı" Tekzib Cevabı

"MİLAS'TA KÖMÜR HAVZASINDA TARİH TALANI" HABERİNE CEVAPTIR

Milas ilçesi, Ören beldesi sınırları içerisinde kalan kömür havzasında yer alan MENGEFE VE BELENTEPE mevkileri, üzerlerinde kültür varlığı bulunduğu için bir süre önce SİT alanı ilan edilmiştir. Bu alanlarda erkentunç çağlara kadar giden buluntular vardır. Haberinizde yer alan "M.Ö. 3 bin yılına ait Geometrik Dönem" ifadesi tamamen bilgisizlik ifadesidir. Sözü edilen tarih ile "geometrik dönem"in ilişkisi yoktur.

Bu alanla ilgili ilk çalışmalar 1 Eylül 2009 tarihinde değil 01.01.2009 tarihinde başlamıştır.

22.05.2009 tarihinde "hazırlık ekibi" aktif çalışmaya başlamış olup, haberinize kaynak teşkil eden Ersan Yavuz bu ekipte işçi statüsü ile bulunmuştur. 45 kişilik ana ekip ise 01.09.2009 tarihinde iş başı yapmıştır ve Ersan Yavuz bu ekipte arkeolog olarak yer almıştır.

Alandaki aktif kazılar 17.05.2010 tarihinde değil, yıl sonu olması nedeni ile, 31.12.2009 tarihinde bitmiştir. Bu tarihten sonra çizim, yayın, alan incelemeleri vb çalışmalarımız daha küçük bir ekiple devam etmiştir.

Ersan Yavuz, bu süre içinde, haberinizde yer alan ifadesinde belirttiği gibi 8.5 ay değil toplam olarak 7 ay 9 gün çalışmıştır

2863 sayılı yasanın 48 maddesi, Bakanlar Kurulu Kararı ile ruhsat verilen kazıları kapsamaktadır.

Haberinizde Ersan Yavuz'un iddialarla ilgili olarak Milas Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunduğu belirtilmektedir. Oysa 30.09.2010 tarihi itibariyle, savcılıkta hakkımda işlemde olan herhangi bir dosya görünmemektedir.

"arkeolojik alan peşkeş çekiliyor"

Bölgede ilk çalışma Milas Müze Müdürlüğü tarafından yapılmış olup hemen akabinde 2007 ve 2008 yıllarında Selçuk Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Arkeoloji Bölümünden Prof. Dr. Ahmet Tırpan tarafından çalışmalara devam edilmiştir.

"Bu süreçte TKİ''ye ait iş makineleri araziye sokulmuyordu. Bu nedenle bölgede kömür çıkartılamıyordu. TKİ''ye bir nevi ambargo konulduğu için, bu kazılar daha sonra Selçuk Üniversitesi''nden alınıp, Milas Müze Müdürlüğü''ne verildi." sözleri gerçeği yansıtmamakla beraber, cevabı ilgili merciler verecektir.

Fakat ifadenin devamında doğrudan adım kullanıldığı için tarafıma cevap hakkı doğmaktadır. Ersan Yavuz haberinizde yer alan sözleri ile tarafıma hakaret etmekte ve bununla da kalmayıp üzerime suç isnat etmektedir. Bu konu ile ilgili tüm yasal haklarımı kullanacağımı da ayrıca belirtmek isterim. Mesleki ve sosyal yaşamımın hiç bir döneminde ve hiç bir koşulda, zorlama ve baskı nereden gelirse gelsin boyun eğmedim. Bunun için ağır bedeller ödemek adına da olsa, maddi veya manevi hiç bir şeyi peşkeş çekmedim; ne şimdi ne de geçmişteki görevlerimde yetki ve sorumluluklarımı kişisel çıkarım için asla ve asla kullanmadım. Ahlaki ve insani olmayan hiçbir duruma da boyun eğmediğim gibi bu zihniyette olanlarla hiç bir ilgim ve ilişkim olmamıştır. Ben ve birlikte çalıştığımız, yanında yer aldığımız, yanımızda yer alan, kader, gönül, ilke ve ülkü birlikteliği kurduğumuz hiç kimse, bu haberde üzerime atılmaya çalışan çamura asla bulaşmamıştır, bulaşabilecek onursuzluğu, şerefsizliği asla göstermemiş, yakınında dahi bulunmamıştır. Yaşam felsefem, her zaman ve her koşulda devletin ve toplumun çıkarlarını, kişisel çıkarların üzerinde tutmak olmuş, "gaflet, dalalet ve hıyanet" kavramları bize asla yaklaşamamıştır.

Bu haberde kasıtlı olarak üzerime bulaştırılmaya çalışılan ahlaksızlığa, erdemsizliğe, onursuzluğa çok daha somut bir şekilde cevap vermek gerekirse;

2007 ve 2008 yıllarında toplam yaklaşık 350.000 m² alan koruma altına alınmışken, çalışmaların Milas Müze Müdürlüğüne geçtiği 2009 yılından bugüne kadar sadece HÜSAMLAR ve PINAR köyleri arasında kalan kısımda yaklaşık 5.400.000 m² alan koruma altına alınmıştır. (rakamlar harita üzerinden kuşuçuşu olarak hesaplanmış olup, arazide yapılacak ölçüm bu bunun kat be kat üzerinde çıkacaktır).

Kazı Başkanlığının Milas'ta kömür havzasındaki sorumluluk sahası 35 hektardan 19.800 hektara çıkartılmıştır.

"köylüler de tepkili"

Hüsamlar köyü, altında kömür olduğu için TKİ tarafından istimlak edilmiştir. İstimlak bedelleri, mülk sahiplerine ödenmiştir. Dilerseniz konu ile ilgili ayrıntılı bilgiyi TKİ'den alabilirsiniz. Fakat Hüsamlar Köyü, Halil İbrahim Gökçe'nin söylediği gibi "SİT alanı" değildir. Kazı Başkanlığı, Milas Müze Müdürlüğüne geçtikten sonra, bölgede yüzey araştırmalarını yürüten, Yar.Doç.Dr. Abuzer Kızıl'ın önerileri ve Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu kararı ile "arkeolojik açıdan incelemeler yapılmak üzere" koruma bölgesi ilan edilmiştir.

İş makineleri, iddia edildiği gibi, bu alanda çalışmamaktadır, tamamen asılsızdır. Anlatılanların tam tersine, ben ve yüzey araştırma ekibimizdeki çalışma arkadaşlarım bu konuda hassas olduğumuz için, özellikle de bu bölge üzerinde yoğunlaşmış durumdayız. Mesai mefhumu gözetilmeden, çoğu zaman gece yarıları dahi alana çıkılarak iş makineleri ve kesitler kontrol edilmektedir. Gerek kazı alanlarındaki güvenlik elemanları gerek müteahhit firma elemanları gerekse TKİ nin güvenlik kameraları bunu teyit edecek durumdadır.

Alaaddin Çetin bir mezarın kamyonla taşınıp hafriyat alanına atıldığını gördüğünü açıklıyor; keşke hemen haber verseydi. Aslında haber vermemekle 2863 sayılı yasanın "haber verme zorunluluğu" maddesine aykırı davranmıştır. Eğer bu durumdan Müze Müdürlüğü, Kazı Başkanlığı veya jandarmayı haberdar etmiş olsaydı, hem kültür varlıklarının korunması yönünde verdiğimiz savaşa destek olurdu hem de ihbarda bulunduğu için devlet tarafından ödüllendirilirdi ki bunu iş makinelerinde çalışan pek çok operatör bilir.

Bu haberin video görüntülerinde yer alan iş makineleri, koruma alanının dışında çalışmaktadırlar. Fakat kameraların çekim açıları nedeni ile, kasıtlı olarak, sanki korunması gereken alanı kazıyorlar görüntüsü verilmeye çalışılmıştır. Uzman olmayan kişiler bile bu alana götürülse ve inceletilse durumu derhal anlayacaklardır. Söz konusu görüntüler şahsımı ve şahsımda hizmet ettiğim kurumu karalamaya, bizleri alandan uzaklaştırmaya yönelik dayanaksız iftiralardır. Zaman içerisinde koruma altına alınan alanların m² olarak karşılaştırılmaları yapılırsa, bu havzada ihale bedellerinin boyutuna bakılırsa, rantın büyüklüğü görülürse, üzerimize niçin suç isnat etmeye çalıştıkları, bizi bu bölgede neden istemedikleri şüpheye mahal bırakmayacak bir şekilde görülecektir.

Haber ile doğan maddi ve manevi hak taleplerimi saklı tutuyorum.

Halil ESKİCİ

ARKEOLOG