"Şantaj ve Askeri Casusluk" Davaları Economist'te

Economist dergisi, " Türkiye'de Ordu Skandalı Türkiye'de hayat kadınları kullanılarak şantaj yoluyla çok sayıda subayın askeri casusluk yapmaya zorlandığı iddialarına ilişkin davalardaki gelişmeler, yurt dışında dikkat çekiyor. Economist dergisi, generalleri en sert biçimde kötüleyenlerin bile onları sivil kontrolün altına alma çabalarının yozlaşarak bir intikama dönüşmekte olmasından kaygı duymaya başladığını yazdı.

İngiliz haftalık dergisi The Economist, "Türkiye'de Ordu Skandalı. Seks Karşılığında Sırlar" başlığını kullandığı haberinin spotunda " Hükümet, ordudaki bir skandaldan faydalanıyor" iddiasına yer verdi.

"Bir hayat kadını, bir subayı, askeri sırları ortaya koymaya nasıl mecbur eder? Seks karşılığında sırlar çetesini yürüttüğü öne sürülen bir grup Türk subayına karşı toplanan kanıtlara göre; oldukça kolay" sözleriyle başlayan haberde "eskort kızlar" soruşturmasında aralarında 60 muvazzaf subay olmak üzere, en az 80 kişinin tutuklandığına dikkat çekildi.

-"TATLI TUZAK"-

Economist, İzmir'deki soruşturmaya ilişkin ayrıntıları aktardığı haberde "Bu ay, bir Türk askeri uçağının Suriye tarafından düşürülmesi ardından tatlı tuzağın radar tesislerinde çalışan askeri personeli hedef aldığı gerekçesiyle 50 subay hakkında daha tutuklama emrinin verildi" denildi.

Orduyu eleştiren "İslam yanlılarının davaya, ordudaki bozulmuşluğun yeni bir kanıtı olarak sarıldığı" yorumu yapılan haberde en az 362 muvazzaf subayın da, AKP hükümetini devirmek istedikleri suçlamasıyla Ergenekon kapsamında tutuklu olduğu anımsatıldı.

-"ORDUYU EN SERT ELEŞTİRENLER BİLE KAYGI DUYUYOR"-

Economist Türkiye'de ordunun şimdiye kadar dört hükümet devirdiğini, 2007 yılında Abdullah Gül cumhurbaşkanı aday gösterildiğinde koyduğu tepki karşısında AKP'nın sıkı durduğunu, ordunun o zamanda beri "zayıflamakta olduğunu" belirtikten sonra şöyle devam etti:

"Ancak, generalleri en sert biçimde kötüleyenler bile, onları sivil kontrol altına alma çabalarının yozlaşarak bir intikama dönüşmekte olmasından kaygı duymaya başladı. Batılı gözlemciler de, ordu içinde darbe komplocuları bulunduğu kesin gibi olsa da, çok hevesli soruşturmacıların, subaylara karşı kanıtların bazılarında tahrifat yapmış olabilecekleri ve kurdukları ağa masum bazı insanların takılmakta olduğu konusunda mutabık. Paradoksal olarak savcılar, ordunun Kürt ayrılıkçı isyancılara karşı yürüttüğü yıkıcı kampanya sırasında işlediği çok iyi belgelenen vahşete pek ilgi göstermedi."

İngiliz dergisi İstanbul'da da görülen diğer "seks karşılığı sırlar" davasının da sıkıntıya girdiğini savundu. Economist kısa bir süre önce yapılan bir duruşmada hayat kadınlarından biri olarak gösterilen 52 yaşındaki bir kadının bakire olduğunu gösteren tibbi raporu sunarken ağlamaya başladığına, sanıkların gizli belgeleri sattıkları yönündeki kanıtların bulunmadığına, yargıcın da tüm sanıkların beratını istediğine dikkat çekti.

-"DAVALAR ORDUNUN MORALİ ÜZERİNDE YIKICI ETKİ"-

Haberin son bölümünde değerlendirmelerine yer verilen, Türk ordusu konusunda uzman Gareth Jenkins de, Türk subaylarına yönelik dava yağmurunun, "ordunun morali üzerinde yıkıcı bir etkisinin olduğunu" öne sürdü.

Economist Jenkins'in, "Daima tutuklama korkusu içinde yaşarken etkin biçimde görev yapmaları mümkün mü?" sorusunu aktardıktan sonra "Türkiye'nin Suriye'ye misilleme tehditleri arasında bu soru, her geçen gün daha yerinde görünüyor" ifadesini kullandı. - Ankara