İslam Kalkınma Bankası Üye Ülkeleri Ulusal Kalkınma Finans Kuruluşları Ortaklığı Kalkınma Forumu

IMF Singapur Eğitim Enstitüsü Direktörü Sunil Sharma, finansal istikrarın parasal istikrarla oluştuğunu belirterek, "Kaynaklarınızı düzgün aktarabiliyorsanız, finansal risklerinizi de düzgün aktarıp değerlendirebiliyorsanız, o zaman nispeten iyi bir yönetimden bahsedebiliriz" dedi.

İslam Kalkınma Bankası Üye Ülkeleri Ulusal Kalkınma Finans Kuruluşları Ortaklığı (ADFIMI) tarafından düzenlenen "Risklerin Yönetimi: Krizden Çıkarılan Dersler" konulu Kalkınma Forumu 2013, Vakıfbank Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mehmet Emin Özcan'ın konuşmasıyla başladı.

Özcan, krizlerin etkilerini azaltmak için yollar aradıklarını dile getirerek, "Etkiler azaltılmaya başlandığı zaman, bu krizlerin benzer şekilde ortaya çıkmaması için neler yapılabilir bunları düşünmeye başlarız. Bu forum içerisinde ülke deneyimlerini ve almış olduğumuz dersleri tartışacağız" diye konuştu.

ADFIMI'nin 1986 yılında kurulduğunu hatırlatan Özcan, şu anda 18 ülkeden 25 üyeleri olduğunu, temel amaçlarının ise üye ülkeler arasında dayanışmayı tesis etmek ve üye kuruluşlar arasında kapasite oluşturulmasını sağlamak olduğunu söyledi.

Özcan'ın konuşmasının ardından moderatörlüğünü BDDK Başkan Yardımcısı Ozan Cangürel'in yaptığı, "Sistemik Risklerin Sınırlandırılması" konulu panel gerçekleştirildi.

Ozan Cangürel, bir önceki toplantıdan çıkarttıkları sonuçlar doğrultusunda bugün, kurala dayalı ve ihtiyatı politikaların veya sistemik risklerin kontrolünde yapılan uygulamaların artılarını ve eksilerini ele alacaklarını söyledi.

Panelde konuşan  IMF Singapur Eğitim Enstitüsü Direktörü Sunil Sharma, finansal istikrarın, parasal istikrarla oluştuğunu vurgulayarak, "Kaynaklarınızı düzgün aktarabiliyorsanız, finansal risklerinizi de düzgün aktarıp değerlendirebiliyorsanız, o zaman nispeten iyi bir yönetimden bahsedebiliriz" dedi.

Finansal istikrarın kendi başına fiyatlanamayacağını dile getiren Sharma, finansal istikrarın fiyatlanmasının reel ekonominin işlevi açısından çok önemli olduğunu söyledi.

Sharma, finansal istikrarsızlığı, "önemli finansal varlıkların temelden ciddi bir şekilde sapması", "piyasaların işlevini yerine getirememesi" ve "kredi imkanının ciddi şekilde azalması" olarak niteleyerek, hem akademik ortamlarda hem de piyasalarda bu bağların anlaşılması gerektiğini ifade etti.

ABD'deki krizin bankacılık dışı sektörlerde başladığını vurgulayan Sharma, şunları kaydetti:

"Yıllar içerisinde banka dışı finansmanın ciddi şekilde artışına şahit olduk. Bu da gölge bankacılık ya da bankacılık dışı finansmanın artışı haline geldi. Aşırı düzenlemeler sonucunda finansman kaynakları bankacılık dışı sektörlere kaydı ve bankacılık giderek daha az karlı hale gelmeye başladı. Büyük kurumsal nakit kaynağı olanlar bunu bankalara mevduat olarak yatırmak haricinde farklı yollar aradılar. Bilanço hareketlerine girildi ve düzenleyicilerin aslında gölge bankacılık sektörünü daha az düzenlediğini gördük. Bu nedenle gölge bankacılık Amerika'da arttı." - İstanbul