Mültecilerle Dayanışma Derneği (Mülteci-Der) ile Adana Barosu tarafından Göç ve Mülteci Hukuku semineri düzenledi.
Adana Baro Başkanı Veli Küçük, bir otelde düzenlenen seminerin açış konuşmasında, göç ve mülteci sorununun son dönemlerin toplum olarak en yoğun yaşadığı insanlık sorunu olduğunu söyledi.
Suriye'nin nüfusunun yaklaşık dörtte birinin ülkesinin dışında yaşadığını belirten Küçük, ne yazık ki son dönemde ABD ve Avrupa'da yaşanan kökten dinci akımlardan dolayı Avrupa'nın da gelişmiş ülkelerin de kabul etmek istemediği en önemli sorun olduğunu vurguladı.
Geri kabul antlaşmalarıyla bu sorunu resmi hale getirerek mültecilerin daha fazla sorun yaşamalarına sebebiyet verildiğini aktaran Küçük, şunları kaydetti:
"Adana Barosu olarak adli yardım çalışmaları kapsamında, Adana'da bulunan mültecilere ülkelerinde yaşadıkları sorunlarla ilgili müracaatlarda adli yardım hizmetleri vermeye çalışmaktayız. Türkçe bilmedikleri için Arapça bilen meslektaşlarımız üzerinden bunu yapmaya çalışmaktayız. Bu program ülkemizde yaşanan göçü, mültecileri daha iyi anlayabilmemiz, sosyal toplumsal sorunları daha sağlıklı değerlendirebilmemiz ve de hukuksal, bireysel ve kurumsal olarak bu soruna katkı sunabilme noktasında bizlere ciddi kazanımlar sağlayacaktır. İnsanların yerlerinden, yurtlarından olmadığı, vatan hasreti çekmediği ve aileleriyle başka ülkelere göç etmediği aydınlık güzel temennisiyle başarılı bir seminer olmasını diliyorum."
Mülteci-Der Koordinatörü Pırıl Erçoban da derneğin, hak ihlalleri, mülteci, sığınmacı ve göçmenlerin Türkiye'de haklarına erişimleri konusunda destek vermeye çalıştığını dile getirdi.
Bu anlamada 2014'te ilk defa iltica hukuku üzerine bir yasa yapıldığını hatırlatan Erçoban, "Bu yasayla Türkiye, çok ciddi mülteci akınıyla karşılaştı ve bu anlamda konu artık çok sıcak oldu. Ülkemizde şu anda resmi rakamlara göre 3 milyondan fazla Suriyeli, 300 bine yakın da Suriyeli olmayan mülteci var. Bunun dışında kayıtlı olmayanların sayısı bilinmiyor. Bu insanların Türkiye'ye giriş yaptıkları andan itibaren çeşitli haklara sahipler ve bu haklara erişimde zaman zaman sıkıntılarla karşılaşıyor." dedi.
Erçoban, şunları kaydetti:
"Bu yasa, özellikle sınır dışı idari gözetim ve uluslararası koruma başvurusu reddi gibi konularda barolara büyük bir sorumluluk yüklüyor. Bu anlamda biz Türkiye'nin dört bir yanında barolarla çalışmalar yapıp mülteci hukukunun hem kağıt üzerindeki hem de uygulamada karşılaşılan sorunlar açısından bir çerçevesini çizmeye çalışıyoruz. O yüzden Adana, Türkiye'de en fazla mültecinin yaşadığı 10 il içinde olarak son derece önemli."
Çok sayıda avukatın katıldığı seminede, Uluslararası Koruma, Geçici Koruma, Hassas Gruplar, İdari gözetim ve Yargı Yolları gibi konularda sunumlar yapıldı.
Son Dakika › Güncel › Adana'da 'Göç ve Mülteci Hukuku' Semineri - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?