AK Parti TBMM Grup Toplantısı - Son Dakika
Güncel

AK Parti TBMM Grup Toplantısı

AK Parti TBMM Grup Toplantısı

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Kızıltepe kuzu kebabı yiyorsun, cezaevinde olanlara da 'ölün, açlık grevine girin' diyorsun."

30.10.2012 14:36

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Kızıltepe kuzu kebabı yiyorsun, cezaevinde olanlara da 'ölün, açlık grevine girin' diyorsun. Bunların samimiyetine nasıl güveniyorsunuz- Bu iş o kadar kolaysa, buyursunlar kendileri yapsınlar" dedi.

Erdoğan, partisinin TBMM Grup toplantısında yaptığı konuşmada, açlık grevi yapanların taleplerinin esasının, cezaevlerindeki durumla hiç bir ilgisi olmadığını söyleyerek, "Bunlar hep istismar, ifade edilen talepler, terörist başına özgürlükle, ana dilde savunma hakkıyla, operasyonların ve yargılamaların durdurulmasıyla ilgili" dedi.

Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bir taraftan açlık grevi diyorlar ki açlık grevine karşı bir mücadeleden bahsediyorlar. Bunu söyleyenler, çok enteresan 17 Temmuz 2012'de Kızıltepe'te Kasrı Kanca'da bir milletvekilinin evinde, BDP'nin eşbaşkanı, diğer gruplar, oturmuşlar orada kuzu kebabını yiyorlar. Kızıltepe kuzu kebabı yiyorsun, öbür taraftan da cezaevinde olanlara 'ölün, açlık grevine girin' diyorsun. Kürt kardeşlerime sesleniyorum: Sizi aldatanlara dikkat edin, istismar edenlere dikkat edin. Onlar kuzu şiş, kuzu kebap götürürken, içeride olanlara da 'ölün, aç kalın' diyorlar. Bunların samimiyetine nasıl güveniyorsunuz, inanıyorsunuz- Bu iş o kadar kolaysa, buyursunlar kendileri yapsınlar. Açlık grevindekilere özgürlük değil, sadece terörist başına özgürlük. Eylem emrini verenler kim- Hepsi de dışarıda olan, kendileri asla böyle bir eylemin içinde yer almayan, konforlarını ve hayatlarını hiç bir şekilde tehlikeye atmayan terör baronları.

Ölüm oruçlarına gerekçe olarak ifade edilen konuları, siyaset zemininde dile getirmesi gereken partiye bakıyorsunuz, hala Kandil'i, İmralı'yı işaret ediyor. Bu eylemlerin talimatını veren terör baronlarına, mahkumları ölüme sürükleyen bu vicdansızlara laf söylemeyenler, utanmadan devletin, hükümetin vicdanını sorguluyorlar. Siz önce çıkıp bu insanları intihara sevk eden, bunun için baskı yapan terör baronlarının vicdanını sorgulayın. Hiç kimsenin yüzlerce gencin bedeni üzerinden, çocukların bedeni üzerinden, canı geleceği üzerinden kendi kirli siyasetini yürütmeye, kendi çıkarlarını davasını gütmeye hakkı yoktur."

-"Cezaevinde ölmekle de devlete şantaj yapılamaz"-

Erdoğan, burada bir toplumun değil, sadece kimi Kandil'de, kimi ülkede yaşayan bir kesimin çıkarlarının söz konusu olduğunu belirtti.

"Devlete dağda öldürmekle şantaj yapılamayacağı gibi, cezaevinde ölmekle de şantaj yapılamaz. Devlet şantaja da dayatmaya da tehlikeye de boyun eğmez, pabuç bırakmaz" diyen Erdoğan, artık bu gerçeği herkesin görmesi gerektiğini söyledi.

Başbakan Erdoğan, terör örgütü ve yandaşlarının, cezaevlerindeki insanların yakasından ellerini çekmesi ve onların hayatları üzerinden hesap yapmayı bırakması gerektiğini ifade etti.

-"Onlar ölüm tüccarlığı yapıyor"-

"Biz 'insanı yaşat ki devlet yaşasın' diyoruz, onlar ölüm tüccarlığı yapıyor" diyen Erdoğan, gençlere, örgütün pençesine düşen çocukların anne ve babalarına seslendi:

"Sizin evlatlarınızın hayatı üzerinden statü edinenlere, kendilerine saltanat düzeni kuranlara asla müsamaha göstermeyin. Onlar kendilerini bu ateşten daima uzak tutarlar. Eğer oralarda kalmaya devam edecek olursa, yanacak olan sizin evlatlarınızdır. Evladınızı bu ateşten çekin, çıkartın. Çocuklarınızın dağda silahla, cezaevinde ölüm orucuyla, sokakta bombayla, molotofkokteyli ile hayatının kararmasına seyirci kalmayın. Çocuklarınızı gözlerini kırpmadan ölüme gönderenlerin çocukları en iyi okullarda okurken, siz karalar bağlamayın. Canınızdan bir parça olan evlatlarınızı vicdanları titremeden ölüme gönderenler, kendi çocuklarının düğünlerinde oynarken, siz yas tutmayın. Milletin huzurunda açıkça ifade ediyorum: Eğer çocuklarınıza cezaevlerinde kötü muamele ediliyorsa, işkence yapılıyorsa, hakları kısıtlanıyorsa, biz sizinle beraberiz, gereği neyse derhal yapmaktan çekinmeyiz.

Eğer bugün insanlar evlerinden alınıp yargısız infaza tabi tutuluyorsa, köyleri yakılıyorsa, dışkı yediriliyorsa biz sizinle beraberiz, sorumlusu kimse derhal yakasına yapışırız. Ama bunlar olmadığı halde, tam aksine devlet şefkatiyle, merhametiyle vatandaşını kucaklamanın çabası içindeyken başka zeminlerde yürütülmesi gereken tartışmalar için çocuklarınızın hayatları tehlikeye atılıyorsa, burada en büyük sorumluluk sizlere düşüyor değerli kardeşlerim. Kürt kardeşlerime bunu özellikle hatırlatıyorum; çocuklarınızla aranıza terör örgütünün girmesine, onun uzantılarının girmesine lütfen izin vermeyin. Siz çocuklarınızı yanınıza getirin, boyunlarına sarılın, onları doya doya öpün. Biz de onların güzel bir geleceğe sahip olması için elimizden geleni yapalım. Biz çağrımızda samimiyiz. Bu çağrıda ne bir taktik, ne bir strateji, ne bir çıkar hesabı vardır. Bu gönlümüzün, kalbimizin sesi. Ben gönülden konuşuyorum, vicdanımın sesini hissederek konuşuyorum. Gelin aramızdan şu terör örgütünü, onun silahlarını, bombalarını, kana cana doymaz yöneticilerini, kukla siyasetçilerini çıkaralım. Derdimiz bu..."

(Bitti)

Muhabir: Coşkun Ergül

Yayıncı: Kudret Topçu - TBMM

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel AK Parti TBMM Grup Toplantısı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement