Akkaya: "Mirasla Bölünen Topraklar Kullanılamıyor"

Tarım arazilerinin miras veya satış yoluyla bölünmesinin önlenmesini içeren 5403 Sayılı Kanun'da değişiklik yapan 6537 Sayılı Kanun 15 Mayıs'ta yürürlüğe girerken, devlet, bilim adamları ve meslek profesyonelleri bugüne kadar oluşmuş küçülmelerin, parçalanmaların, düzensizliklerin iyileştirilmesi için arazi toplulaştırmasının mutlaka yapılması gerektiğini söyledi.

Arazi Kanunu'nun değiştirilmesinin ikinci bir arazi alımı ve satımı için tüketici Tarım İl Müdürlüğü'nden izin almak zorunda kalınmasının çok olumlu bir gelişme olduğunu dile getiren Aksu Kent Konseyi İmar ve Şehircilik Çalışma Grubu Başkanı Harita Mühendisi Ferdi Akkaya, Türkiye'deki mevcut tarım arazilerinin 1 Milyon hektarlık bölümünün, mirasla kardeş sayısına bölünmesi, bölünen yerlerdeki sınır çizgileri veya işleme zorluğu gibi nedenlerle kullanılamadığını belirtti.

Antalya'nın farklı ilçelerinde tarım alanlarında araştırma yaptıklarını dile getiren Akkaya, Aksu'nun İhsaniye Mahallesi'nde yapılan araştırmayı örnek göstererek çok çarpıcı sonuçların ortaya çıktığını ifade etti. Akkaya, İhsaniye Mahallesi'nin bir bölümünde yapmış oldukları çalışmada, 189,90 hektarlık toplam alanda, 43 ev, 94 sera, 507 parsel ve 65.059 metre toplam parsel kenar uzunluğu bulunduğunu belirtti. Kullanılamayan alanın 19.52 hektar olarak göze çarptığını anlatan Akkaya, sözlerini şöyle sürdürdü: "Tek bir mahallede bile kullanılamayan büyük bir alan söz konusu. Parçalı yapının neden olduğu olumsuzlukların diğerlerini ise; araziler arasında git-gel yapılması nedeniyle ciddi oranda yaşanan mazot kaybı, araziye ulaşmak için diğer üreticilerin tarlalarının çiğnenmek zorunda kalınması, verimli sulama yapılamaması şeklinde sayabiliriz."

Konferans, sempozyumlar ve Aksu Kent Konseyi'nde zaman zaman bu sorunları dile getirdiklerini belirten Akkaya, şunları söyledi: "Arazi toplulaştırması, tarımsal arazileri niteliklerine göre sınıflandırarak, bir kişiye ait, farklı alanlardaki küçük arazi grupları yerine, o arazinin toplamını karşılayacak kadar, en az miktarda parça arazinin, o kişiye verilmesidir."

İşgücünden, akaryakıttan, tarla sınırlarındaki kayıplardan kar edileceğini, ayrıca toprağın işlenebilme süresi ve kalitesinin artacağını vurgulayan Akkaya, sözlerine şöyle devam etti: "Yapılacak diğer iyileştirme (drenaj, katkı gibi), sulama, gübreleme ve ilaçlama gibi yatırımlar daha ucuza maledilebilir. Birçok üreticimizin arazi şekli itibari ile üçgen, yamuk gibi şekillere ait arazileri olup işleme sırasında zorluk çekmektedirler. Ama toplulaştırma ile araziler dikdörtgen bir şekil alarak arazi işleme randımanı yüzde otuz daha artmaktadır."

"ARAZİLERDE TOPLULAŞTIRMAYA GEÇMEK GEREKİR"

Türkiye'de toplam tarım arazi miktarının 29 milyon hektar olduğunu, bunun yaklaşık 1 milyon hektarının araziler arasındaki sınırların ve boşlukların düzensiz olmasından dolayı kullanılamadığının altını çizen Akkaya, şunları kaydetti:

"İlçemizde tarımda kullanılabilecek durumda olup düzensiz olması sebebiyle kullanılamayan birçok arazi mevcuttur. Ama toplulaştırma ile arazilerin tasfiye işlemleri, sulama kaynaklarının zenginleştirilmesi, taşların toplanması gibi birçok yönden arazi ıslahı üreticinin cebinden 1 kuruş çıkmadan yapılmaktadır."

Akkaya, ilçelerdeki en büyük sıkıntıların arazilerin çok hisseli olması ve varislerinin bir çoğunun ölmüş olmasından dolayı üreticilerin tarımsal desteklemelerden faydalanamaması ve tarla tapulaştırma işlemlerinin yapılmasında zorluk yaşanması olduğunu belirterek, "Ama toplulaştırma ile tüm araziler değerlendirilip üreticilerin hiç masrafı olmadan yeni tapuları teslim edilmektedir. Tarımın geleceği için çocuklarımıza daha düzenli, ulaşımı kolay, sulama sistemlerinin zenginleştirilmiş ve her türlü arazi ıslahı yapılmış arazi bırakmak istiyorsak toplulaştırma uygulamasına bir an önce geçmemiz gerekiyor" diye konuştu. - ANTALYA