Arı Kolonilerinin Korunması İçin Üniversiteler İşbirliği Yapıyor

ABDULLAH YILDIZ - Arı hastalıklarının önüne geçmek ve kolonilerin yok olmasını engellemek için Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ), Ahi Evran Üniversitesi (AEÜ) ve Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) ortak çalışma yapıyor.

AEÜ Ziraat Fakültesi Tarımsal Biyoteknoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Rahşan Tunca, AA muhabirine yaptığı açıklamada arı kolonilerinin korunması için Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü (TAGEM) tarafından desteklenen "Muğla Bal Arısında (Apis mellifera anatoliaca) Amerikan Yavru Çürüklüğü Hastalığına Karşı Direnç Geliştirilmesi" konulu projenin başlatıldığını söyledi.

NKÜ'nün liderliğindeki projenin AEÜ, ODTÜ ve ve Muğla Arıcılar Birliği (MAYBİR) tarafından yürütüldüğünü ifade eden Tunca, belirli dönemlerde ıslah çalışması sürdürülen arı kolonilerinden gönderilen numunelerde nosema sporunun tespitini Ziraat Fakültesi Tarımsal Biyoteknoloji Bölümü'nde yaptıklarını belirtti.

Muğla Arıcılar Birliği'nin kovanlarındaki arılar üzerinde araştırmalar yapıldığını anlatan Tunca, projede ıslah çalışmasının NKÜ'de, ırk tanımlamasının ODTÜ, nosema sporu teşhis ve tanımlamasının da AEÜ' de gerçekleştirildiğini dile getirdi.

Dünyada 2007 yılında ciddi arı kayıpları yaşandı

Tunca, Ziraat Fakültesine bu nedenle bir laboratuvar kurulduğunu vurgulayarak, "2007 yılında dünya genelinde arı ırklarında ciddi kayıplar yaşanınca bunun önüne geçilmesi için çalışmalar başlatıldı. Koloni kayıplarında en büyük etkenlerden birinin nosema olduğu tahmin ediliyor. Arı üreticileri genelde bu hastalığı erken dönemde fark edemeyebiliyor. Bu nedenle üniversiteler arı hastalık ve parazitlerine dirençli arı ırklarının geliştirilmesi ve arı ırklarının korunması için işbirliği halinde projeler yürütüyorlar" dedi.

Mevsimsel olarak ıslah çalışması yapılan kolonilerden gönderilen numunelerde nosema sporlarının moleküler tanısının laboratuvarlarında yapılabildiğini belirten Tunca, gerekli görüldüğünde ülke genelinden gelecek örneklerde mikroskopik ve moleküler tanı yapılabileceğini aktardı.

Tunca, şunları kaydetti:

"Bal arıları doğadaki bitkilerin ve endüstri bitkilerinin tozlaşmasında etkin rol oynayarak, hem doğal bitki örtüsünün devamlılığını sağlıyor hem de zirai ürünlerde verimin artmasına katkı sunuyor. Arıcılıkta dünyada koloni varlığı bakımından ikinci sırada yer alan ülkemiz koloni başına bal verimi bakımından yedinci sırada bulunuyor. Doğru koloni yönetimi ve hastalıklarla mücadele ile bal verimindeki sıralamamız giderek üst seviyeye çıkacaktır. Ayrıca ülkemizde bulunan farklı bal arısı alt türü ve ekotipleriyle yapılacak olan ıslah projelerinde Ahi Evran Üniversitesi Ziraat Fakültesi olarak çalışmaya devam edeceğiz." - Kırşehir