Arjantin'de devlet başkanlığı seçimlerine doğru

BUENOS Arjantin'de 27 Ekim'de gerçekleştirilecek devlet başkanlığı seçimleri öncesinde adaylar seçim kampanyalarını yoğunlaştırmaya başladı.

Yaklaşık 34 milyon kayıtlı seçmenin bulunduğu Arjantin'de devlet başkanlığı için yarışan adaylar, Santa Fe şehrindeki Ulusal El Litoral Üniversitesinde düzenlenen ilk tartışma programına katıldı.

Ağustosta yapılan ön seçimlerde yüzde 47 oy alarak genel seçim için büyük avantaj sağlayan Herkesin Cephesi Koalisyonu Lideri Alberto Fernandez, sözlerine Devlet Başkanı Mauricio Macri'ye yüklenerek başladı.

Fernandez, Macri'ye işaret ederek, "4 yıl önceki tartışmada birisi çok yalan söyledi ve bir kişi de gerçekleri dile getirdi. Yalan söyleyen şimdi tekrar devlet başkanı olmak istiyor. Nasıl bir ülke istediğimizi düşünmeye başlayalım, bunu başarabiliriz." dedi.

Arjantin uluslararası ilişkileri hakkında Fernandez, "Küreselleşme, diz çökmemizi gerektirmiyor. Dünyaya nasıl entegre olabileceğimiz konusunda tartışabiliriz. Hepimiz küreselleşmenin yüzleşmemiz gereken bir zorluk olduğunu biliyoruz. Biz Güney Ortak Pazarı (MERCOSUR) üyesi bir ülkeyiz, bu birliği tekrar canlandırmalıyız." diye konuştu.

MERCOSUR ülkeleri ile Avrupa Birliği (AB) arasında varılan serbest ticaret anlaşmasına işaret eden Fernandez, "Dışa açılma konusunda bir korkum yok ancak bunun bizim endüstrimizi ve iş sahalarımızı kısıtlamasına da izin vermeyeceğim." şeklinde konuştu.

"Arjantin dünyadan soyutlanmış bir ülkeydi"

Arjantin Devlet Başkanı ve Değişim İçin Bir Arada Cephesi Koalisyonu Lideri Mauricio Macri, seçmenlerine teşekkür edip kendisini desteklemeye devam etmelerini isteyerek sözlerine başladı.

Hükümeti döneminde uyuşturucu kaçakçılığıyla yapılan mücadeleye dikkati çeken Macri, "Biz göreve geldiğimizde Arjantin dünyadan en soyutlanmış ülkelerden biriydi. Ben kendimi dünya liderleriyle iyi bir ilişki kurmaya adadım, MERCOSUR'u canlandırdık, Uruguay ve Paraguay ile bozulan ilişkilerimizi iyileştirdik." ifadelerini kullandı.

"MERCOSUR'u bulunduğu durgunluktan kurtarmak gerek"

Federal Mutabakat Cephesi Koalisyonu Lideri Roberto Lavagna, ülkesinin Falkland Adaları adaları üzerindeki egemenlik hakkını yineleyerek, ülkesinin son zamanlarda tutarsız bir dış politikası olduğunu dile getirdi.

Lavagna, Arjantin'in ticaret ve çevre gibi meselelere odaklanması gerektiğini belirterek, "MERCOSUR, stratejik bir proje ve onu son zamanlarda içinde bulunduğu durgunluktan kurtarmak gerek. Dikkatli bir şekilde farklı bloklarla da temas kurmak gerek. Avrupa Birliği bir fırsat olabilir veya Arjantin'in boyun eğdiği zamanları tekrar etmesine de neden olabilir." diye konuştu.

Ticaret, ideolojik sınırlara takılmayacak

NOS Cephesi Koalisyonu Lideri Juan Jose Gomez Centurion da ülkesinin Malvinas Adaları için yürüttüğü mücadeleyi devam ettireceğini ve buna göre bir savunma sistemi geliştireceklerini söyledi.

Uluslararası ticarete ilişkin Centurion, "Ticaretin ideolojik sınırlamalar olmadan ve diplomasiyle ticareti karıştırmadan bütün dünya ülkeleri ile yapılacağını söylüyoruz." dedi.

"Zengin ile fakir arasındaki uçurum oldukça büyük"

Solun ve İşçinin Cephesi Koalisyonu Lideri Nicolas Del Cano, sözlerine Ekvador'da akaryakıt sübvansiyonlarını kaldırmasıyla başlayan protestocuları selamladı.

Dünyada askeri zihniyetin büyüdüğünü savunan del Cano, "Zengin ile fakir arasındaki uçurum oldukça büyük. Sol cephe dünyanın dört bir yanında mücadele eden gençlikle birliktedir çünkü kapitalizm daha fazla işe yaramayacak. Kapitalizmin herkesin iyiliğine olan bir sistem olduğuna dair bizi ikna etmeye çalışmaları çok ütopik." ifadelerini kullandı.

Uyanış Cephesi Koalisyonu Lideri Jose Luis Espert de Alberto Fernandez ve onun Devlet Başkanı Yardımcısı Adayı Cristina Fernandez de Kirchner'a işaret ederek, "Mauricio Macri hükümetinin, bu yıl tekrar seçimi kazanacak olanların bizi içine düşürdüğü çukurdan çıkarmasını kutlamalıyız." dedi.

Ülkede ağustos ayında yapılan ve Fernandez ile Macri'nin öne çıktığı ön seçimlerde muhalif Fernandez, geçerli oyların yüzde 47'sini, Devlet Başkanı Macri ise oyların yüzde 32'sini almıştı.