Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere, eylül ayında ülkeye rekor düzeyde sığınmacının geldiğini söyledi.
Maiziere, başkent Berlin'de yaptığı açıklamada, son günlerde Almanya'ya gelen sığınmacıların sayısının çok yüksek olduğunu vurgulayarak, son 4 gün içinde günde yaklaşık 8 ila 10 bin kişinin geldiğini belirtti.
Ağustos ayında yaklaşık 105 bin sığınmacının ülkeye giriş yaptığını kaydeden Thomas de Maiziere, "Eylül ayı, bu yılın ve son on yılların rekor ayı olacak" ifadesini kullandı.
Eylül ayı için resmi rakamları veremeyeceğini belirten Maiziere, bazı sığınmacıların kaydolmadığını, sınırda kayıt altına alınanlardan çoğunun da başka yerlerde tekrar kayıt yaptırdığı veya başka bir ülkeye gittiğini söyledi.
İçişleri Bakanı Maiziere, bu nedenle eylül ayında kaç sığınmacının geldiği konusunda bir süre sonra daha sağlıklı açıklama yapılabileceğini kaydetti.
Sadece Bavyera eyaletine bu ay 169 bin 400 sığınmacı geldi
Bavyera Eyaleti Başbakanı Horst Seehofer ise Bayvera eyaletine ay başından bu yana 169 bin 400 sığınmacının geldiğini açıkladı.
Seehofer, sadece dün yaklaşık 10 bin kişinin eyalete giriş yaptığını belirterek, "Daha önce bir yıl içinde bu boyutta gelenler yoktu. Bu, konunun düzenden çıktığını gösteriyor" değerlendirmesinde bulundu.
Bu konuda eyalet olarak tek başına "acil önlemler" alabilecekleri uyarısında bulunan Horst Seehofer, bunların ne tür önlemler olabileceği hususunda ise bilgi vermedi.
Başbakan Seehofer, 5 Eylül'de Macaristan'daki sığınmacıların kaydolmadan Almanya'ya gelebileceği açıklamasında bulunan Almanya Başbakanı Angela Merkel'i ülkede yaşanan düzensizlikten sorumlu tutuyor.
"Arapça Anayasa" kitapçıkları hazırlatıldı
Öte yandan, sığınmacı yurtlarında yaşanan bazı sorunlardan dolayı Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) sığınmacılara dağıtılmak üzere Almanya Anayasası'nı Arapça hazırlattığı da bildirildi.
SPD Federal Meclis Grubu Başkanı Thomas Oppermann, SPD'nin anayasanın ilk 20 maddesini tercüme ettirdiğini söyledi.
Bunların sığınmacı yurtlarında dağıtılacağını ifade eden Oppermann, ülkeye gelenlerin Alman değerlerine uymaları gerektiğini kaydetti.
"Bizim öncü kültürümüz anayasadır" diyen Thomas Oppermann, sığınmacıların böylelikle Almanya'da ifade özgürlüğü, eşitlik ve din özgürlüğünün geçerli olduğunu hızlı bir şekilde öğreneceklerini de savundu.
Geçen haftalarda bazı yurtlarda Müslüman ve Hristiyan sığınmacılar arasında sorunlar çıktığı ifade edilmişti. Bazı siyasetçiler de Müslüman ve Hristiyan sığınmacıların farklı yurtlara yerleştirilmesi fikrini desteklemişti.
Son Dakika › Güncel › Avrupa'daki Sığınmacı Krizi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?