Bahçeli "Engin Alan Teklifini" Değerlendirdi: Tehlikeli Gelişmelere de Hız ve Prim Verecektir

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM Başkanı Cemil Çiçek tarafından mahkumiyet almış milletvekilleri için hazırlanan kanun teklifini, "Çiçek'in şeklen mağduriyetleri gidermek maksadıyla hazırladığı kanun teklifi özünde çelişkili olduğu kadar tehlikeli gelişmelere de hız ve prim verecektir" ifadeleriyle değerlendirdi.

Bahçeli, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in "Mahkûmiyet Almış Milletvekillerinin Durumlarıyla İlgili Hazırladığı Kanun Teklifi Taslağına" ilişkin olarak yazılı bir açıklama yaptı. Çiçek tarafından hazırlanan "hükümlü ve hükmü kesinleşmiş milletvekillerini" konu edinen kanun teklifi taslağının uzun zamandır süren tartışmalara yeni bir boyut kazandırdığını kaydeden Bahçeli, şu an itibariyle mahkumiyeti kesinleşen iki milletvekili olduğunun bilindiğini kaydetti.

Bu vekillerden birinin partilerinin İstanbul Milletvekili Engin Alan olduğunu diğerinin ise hala HDP Eşbaşkanı olan bir kadın milletvekili olduğunu kaydeden Bahçeli, "Sayın Alan, Balyoz Güvenlik Hareket Planı Davası kapsamında, 21 Eylül 2012 tarihinde haksız, hukuksuz ve vicdanlara sığmayacak şekilde 18 yıla mahkûm edilmiştir" değerlendirmesinde bulundu.

Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin de 9 Ekim 2013'te Alan'ın da içinde yer aldığı 237 kişinin cezasını onadığını belirten Bahçeli, Alan'ın yıllardır çile çektiğini, eziyet gördüğünü ve zalimler tarafından özgürlüğünden alı konulduğunu kaydetti.

-"KANUN TEKLİFİ ÖZÜNDE ÇELİŞKİLİ OLDUĞU KADAR TEHLİKELİ GELİŞMELERE DE HIZ VE PRİM VERECEKTİR"-

"Siyasileşen ve kumpas olduğu da Başbakan'ın gözde danışmanları tarafından itiraf edilen sözde darbe davalarının gerçekte Türk Silahlı Kuvvetleri'nden intikam alma vasıtasına dönüştürüldüğü çok açıktır" diyen Bahçeli, bugüne kadar, hukukun temel ilkeleri ve Türk milletinin demokratik tercihlerini değişik isimler altında görülen hukuki süreçlerde çiğnendiğini ve hiçe sayıldığını aktardı.

Bu hukuksuzlukların mahşeri vicdanda hiçbir zaman karşılık bulmadığını, verilen mahkeme kararlarının adaletle bağdaşmadığını belirten Bahçeli şu ifadeleri kullandı:

"TBMM Başkanı Sayın Cemil Çiçek'in şeklen mağduriyetleri gidermek maksadıyla hazırladığı kanun teklifi özünde çelişkili olduğu kadar tehlikeli gelişmelere de hız ve prim verecektir. Nitekim Sayın Engin Alan ile PKK terör örgütüne üyelikten mahkûmiyet almış HDP Eşbaşkanı'nı terazinin iki kefesine koyup beraberce ele alma gafleti siyasi ve ahlaki meşruiyet açısından oldukça mahsurludur. Zira Sayın Alan'a atfedilen suçlamalarla bölücülükten sabıka yemiş malum milletvekilinin fiil ve eylemleri taban tabana zıttır. Kaldı ki, Sayın Engin Alan yıllardır cezaevinde tutulmasına rağmen, mahkûmiyet almış bölücü milletvekilinin elini kolunu sallayarak Habur hukuku, yıkım adaleti ve çözüm edebiyatıyla dokunulmaz ve erişilmez olması kabul edilemez bir çifte standarttır."

-"UYDURUK KANITLARA DAYANARAK OLUŞMUŞ MAHKEME KARARLARININ BOZULMASI MİLLİ İRADEYE GÖSTERİLEN RİAYETİN DOĞASI GEREĞİDİR"-

Çiçek'in Meclis'te grubu bulunan partilere gönderdiği kanun teklifiyle, "İmralı canisinin" milletvekili olmasına adeta vize, PKK'nın dağ kadrosunun siyasete kaydırılmasına adeta yeni bir imkan getirme risklerini de taşıdığını savunan Bahçeli, "Hiç şüphesiz, Sayın Alan'ı bahane ederek PKK'ya üyelikten hüküm giymiş bir milletvekilinin kurtarılma niyet ve hedefi, teröristleri siyasete taşıma istek ve emeli bölücülüğe verilmiş paye, terör örgütüne sunulmuş acı bir taviz reçetesi olmaya adaydır" ifadelerini kullandı.

Özellikle Cumhurbaşkanı seçimi yaklaşırken Alan ile ilgili istismara müsait teklif ve girişimin başka maksatlara matuf sinsi bir hazırlık olduğunun da gözden kaçmadığını kaydeden Bahçeli, MHP'nin bu konuya ilişkin görüşlerini 5 maddelik bir değerlendirmeyle paylaştı.

Alan ile HDP Eşbaşkanı olan milletvekilinin durumlarının mutlaka ayrı ayrı ele alınması gerektiğini kaydeden Bahçeli şöyle devam etti:

"Terörle mücadelede eşsiz kahramanlıklar sergileyen saygın bir ismin, PKK üyesi olmaktan dolayı cezalandırılmış birisiyle aynı kategoriye sokulamayacağı asla unutulmamalıdır.

Balyoz Güvenlik Hareket Planı Davası kesinleştikten sonra 5 No'lu CD'nin sahte olduğu ayan beyan belli olmuştur.

Bu yeni durum verilen mahkûmiyet kararlarının şaibeli, temelsiz ve hukuksuz olduğunu esasen tescillemiştir. Bu kapsamda Adalet Bakanlığı'nın "kanun yararına bozma' ilkesini çalıştırarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurması ahlaken, hukuken bir yükümlülük ve zorunluluktur.

Uyduruk ve asılsız kanıtlara dayanarak oluşmuş mahkeme kararlarının süratle bozulması milli iradeye gösterilen hürmet ve riayetin doğası gereğidir.

CMK'nın 308. Maddesi'nde, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın; Yargıtay Ceza Dairelerinden birinin kararına karşı, re'sen veya talep üzerine ilamın kendisine verildiği tarihten itibaren 30 gün içinde Ceza Genel Kurulu'na itiraz edebileceği ifade edilmektedir. İlave olarak sanık lehine itirazda süre aranmayacağı bilinen bir hukuk kuralıdır. Bu yasal imkân mutlaka değerlendirilmelidir.

İstanbul Milletvekilimiz Sayın Engin Alan, tutuklu yargılanmasının yasama görevini yerine getirmesini engellediği gerekçesiyle adil yargılanma hakkının ihlalinin tespiti için Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulunmuştur.

Yüksek Mahkeme'nin tutuklu milletvekillerinin lehine verdiği önceki kararlar henüz tazeliğini korumaktadır.

Bu nedenle Anayasa Mahkemesi çok hızlı ve acil bir şekilde Sayın Alan'ın müracaatını sonuçlandırmalı ve hak kaybının önüne geçmelidir.

Partimiz bunlara ek olarak doğrudan doğruya Sayın Engin Alan'ın mağduriyetini gidermek amacıyla gerekli kanun teklifini kısa süre içinde TBMM'ne verecektir.

HDP Eşbaşkanı olan milletvekilinin ise ne olacağı kendi partisinin bileceği bir husustur. PKK'ya üyelikten dolayı ceza almış HDP Eşbaşkanı'nın sürüncemede kalan ilgili mahkûmiyet kararı Anayasaya gereğince TBMM'de derhal okunmalıdır.

Milliyetçi Hareket Partisi, İstanbul Milletvekili Sayın Engin Alan'ın her şartta yanındadır ve sonuna kadar da haklı davasını savunacaktır.

Gerek partimiz gerekse de Sayın Alan üzerinden PKK'lıların masumiyet zırhına büründürülme teşebbüsü ve buna da Gazi Meclis'in alet edilme kurnazlığı amacına ulaşamayacaktır.

Sayın Engin Alan'ın mağduriyeti çözülmeden, kanayan bu yara tedavi edilmeden Türk milletinin vicdanı müsterih olmayacak, adalet ve hakkaniyet de yerini bulmayacaktır."