Basın Konseyi "yeniden yargılama" konusunda, başta Başbakanlık ile Adalet Bakanlığı olmak üzere, Hükümet'e ve TBMM'deki tüm siyasal partilere genel çağrıda bulunarak, "İvedi beklentimiz, siyasal iradenin derhal harekete geçerek bunu mümkün kılan yasal değişiklikleri yapmasıdır. Her türlü desteği vermeye hazırız" açıklamasında bulundu.
Basın konseyi tarafından yapılan açıklamada, özel yetkili ağır ceza mahkemelerince görülen, aralarında basın mensuplarının da bulunduğu kişilerin de yargılandığı davalar sonucunda mahkumiyetlerin, adil yargılanma hakkına dair temel güvencelerin ihlali suretiyle verildiğini ve bu süreçte açık hukuksuzlukların yaşandığı belirtildi.
Açıklamada, "Söz konusu yargılamalar sonucunda adaletin tecelli etmediği tam aksine, telafisi mümkün olmayan mağduriyetlerin ortaya çıktığı, farklı kesimlerce ifade edilmektedir" denilirken, "O halde, bu davalarda mahkum olanların mağduriyetlerini ortadan kaldıracak çözüm yollarının işletilmesinin zorunlu olduğu anlaşılmaktadır. İvedi beklentimiz, siyasal iradenin derhal harekete geçerek bunu mümkün kılan yasal değişiklikleri yapmasıdır" ifadeleri kullanıldı.
Adil bir yargılamanın tekrar teminine yönelik farklı formüllerin önerildiğine dikkat çekilen açıklamada, bu hususa dair çalışmaların kısa sürede sonuçlanamayacağı belirtilerek, "Oysa, sağlık durumu hayati tehlike teşkil eden ve derhal çözüm bulunmadığı takdirde telafi edilemez mağduriyetler yaşayacak kişilerin bulunduğu kamuoyunun malumudur" denildi.
-"HER TÜRLÜ DESTEĞİ VERMEYE HAZIRIZ"
Açıklamada, kalıcı bir çözümün sağlanmasıyla ilgili bir çalışma yapılması durumunda, hukukçular kurulunca hazırlanmış olan somut önerileri açıklamaya, gerekirse de yazılı olarak sunmaya ve işbirliği anlamında Basın Konseyi'nin her türlü desteği vermeye hazır olduğu belirtildi. Daha kapsayıcı ve kalıcı bir çözüm bulunana kadar, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'da yapılacak bir değişiklikle, sağlık durumu nedeniyle kişilerin salıverilmesine yönelik düzenlemeler yapılması ve bunun mümkün kılmak için 5275 sayılı Kanun'un 16. maddesinde değişiklik yapılması gerektiği kaydedilerek şu önerilere yer verildi:
"5275 sayılı Kanun m. 16/3'te yapılacak değişiklikle, Üniversite hastanelerince düzenlenecek kurul raporunun da cezanın infazını geri bırakma kararının verilmesinde esas alınabileceğine; gerekirse, bu rapora ilgili Cumhuriyet Başsavcılığınca itiraz durumunda, Adli Tıp Kurumu'na başvurulacağına, dair düzenlemeye yer verilmelidir. 5275 sayılı Kanun'un 16. maddesi sadece hükmü kesinleşmiş olanlar bakımından uygulanabildiğinden, madde sonuna eklenecek bir fıkrayla, '65 yaşını doldurmuş olan hükmen tutuklular bakımından da bu madde hükümleri uygulanabilir' şeklinde bir düzenleme getirilmelidir. Nihayet, aynı yasanın 25/ı maddesindeki, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının infazı bakımından 'Hükümlünün cezasının infazına, hiçbir surette ara verilemez' şeklinde başlayan ve infaz hukukunun temel ilkesi olan insancıllık'la telif edilemeyecek hüküm, kanundan çıkarılmalıdır."
Son Dakika › Güncel › Basın Konseyi'nden Hükümete ve TBMM'ye Çağrı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?