14 yaşında Suriyeli bir çocuk Muhammed... Kimlikteki adıyla Muhammed el- Muhammed ile İHH İnsani Yardım Vakfı'nda karşılaştık. Büyüklerin dünyasında hayat Türkçe akarken, Muhammed anlamadığı bir dilde konuşan büyüklerine yaşından olgun bakışlarla gülümsüyordu. Biraz sonra öğreneceğim trajedisine inat masum bir tebessüm vardı yüzünde.
Sorduğum sorularla O'nu yakından tanımaya çalışıyorum. Suriye vatandaşı olan Halepli Muhammed, Türkiye'ye geleli 18 ay olmuş. Konuşurken çekiniyor. Ben de gerginliğini atması için ''Ooo 18 ay olmuş ama maşallah benden iyi Türkçe konuşuyorsun" diyorum ve Muhammed böylece ilk gülücüğünü saçıyor...
Laf lafı açıyor, sohbetimiz gittikçe koyulaşıyor ve Muhammed'e, ''Suriye'ye dönecek misin?'' diye soruyorum. Biraz önce yüzünde gülücükler açan Muhammed bir anda endişeli ve yürek burkan bir ifadeyle diyor ki; "Suriye'de bomba çok, savaş çok...'' En az O'nun kadar bizim de yüreğimiz burkuluyor. Muhammed'in çocuk yüzündeki endişe bize bir yandan masumiyeti bir yandan da savaşın korkunç yüzünü hatırlatıyor. Tam da bu günlerde Suriyeli vatandaşlarımızın ülkelerine gönderilmeleri tartışılırken bu cevap bize tokat gibi geliyor.
Son Dakika › Güncel › Çocuklar Mutluysa Biz Mutluyuz - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?