Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Bilgiç Soruları Cevapladı

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda Rum tarafından Doğu Akdeniz'deki tek taraflı faaliyetlerine bir an önce son vermesini ve müzakere masasına dönme yönünde samimi çaba göstermesini beklediklerini söyledi.

Sözcü Bilgiç, Bakanlıkta düzenlediği olağan basın toplantısında gündemi değerlendirdi ve gazetecilerin sorularını cevapladı.

Kıbrıs'ta müzakere masasına tekrar oturulabileceği yönündeki açıklamaları değerlendiren Bilgiç, şunları söyledi:

"Hem KKTC hem de Türkiye Kıbrıs'ta kalıcı bir siyasi çözüm için kararlılığını koruyor. Rum tarafı da daha önce KKTC'nin haklarını savunmak için yürüttüğü çalışmaları bahane göstererek müzakere masasından kalkmıştı. Aslında bu samimiyetsizliğin göstergesi. Oysa Kıbrıs'ta kapsamlı çözüme varılması, doğal kaynakların paylaşımıyla ilgili meselenin de çözümünü aslında sağlayacak. Kıbrıs Türk tarafı hala müzakere masasında ve 11 Şubat 2014 tarihli ortak bildiri çerçevesinde müzakerelere devam etme konusunda siyasi irade ve kararlılığını hala sürdürüyor. Sadece Türk tarafının bu kararlılığıyla soruna çözüm bulmak mümkün değil. Biz Rum tarafının Doğu Akdeniz'deki tek taraflı faaliyetlerini bir an önce sona erdirmesini ve müzakere masasına dönmesi yönünde samimi bir çaba göstermesini bekliyoruz. Türkiye, KKTC'ye her alanda verdiği desteği dün olduğu gibi bugün ve yarın da sürdürecek."

Sözcü Bilgiç, Çavuşoğlu'nun ABD'yi ziyaret edeceği şeklindeki haberlerin hatırlatılması üzerine, nisan ayı içinde her iki tarafın da üzerinde mutabık kaldığı bir tarih belirlenmeye çalışıldığını belirterek "Ziyaretin yapılması konusunda her iki taraf da mutabakat vermiş durumda. Tabiatıyla Sayın Bakan gittiğinde ikili ilişkiler, bölgesel konular, çok taraflı ilişkiler gibi her konuyu detaylı olarak ele alacaklardır" diye konuştu.

Eğit donat

Eğit-donat programına ilişkin son durumun sorulması üzerine Bilgiç, bu konuda ABD ile 19 Şubat'ta bir mutabakat zaptı imzalandığını hatırlattı. Konuya ilişkin teknik çalışmaların devam ettiğini söyleyen Bilgiç, DAEŞ ile mücadele kapsamında peşmergelere verilen eğitime ilişkin olarak da Türkiye'nin bu mücadelede uluslararası koalisyonun bir parçası olduğunu vurguladı. Bilgiç, bin 550 civarında asker ve peşmergenin eğitildiğinin ve Türkiye'nin lojistik destek de sağladığının altını çizdi.

Fransa'da düşen uçakla ilgili olarak yöneltilen bir soru üzerine, kazada ölen Türk olup olmadığına ilişkin bilgi sahibi olmadıklarını vurgulayan Bilgiç, "İlgili arkadaşlar araştırıyorlar ama bu aşamada olumlu ya da olumsuz bir şey söyleyemiyorum. Çünkü herhangi bir bilgimiz yok" ifadesini kullandı.

Bir gazetecinin "Türkiye üzerinden Suriye'ye giden ilk gruptaki 3 genç kızın ailelerinin bakanlıktan yardım talepleri oldu mu" sorusunu yanıtlayan Bilgiç, bu konuda kendilerine herhangi bir talep gelmediğini ancak ilgili kurumların konuyla ilgilendiğini belirtti. "Bizim yabancı savaşçıların Suriye'ye geçişi konusunda çok net bir politikamız var. Bunun temel unsuru daha fazla işbirliği" şeklinde konuşan Bilgiç, bunu her platformda dile getirdiklerini anlattı.

Tanju Bilgiç, geçen günlerde 9 Sudanlı tıp öğrencisinin Suriye'ye geçişine ilişkin olarak da ilgili kurumların hem Sudan hem de İngiliz makamlarıyla işbirliği içinde konuyu takip ettiğini kaydetti.

Türkiye'nin Asya Pasifik açılımıyla ilgili de değerlendirmelerde bulanan Bilgiç, Asya'nın son 20 yılda jeopolitik dengelerin merkezinde bulunduğu dile getirerek kıtanın ekonomik açıdan olduğu kadar siyasi, kültürel ve askeri açılardan da gelecekte çok önemli rol oynayacağını belirtti.

Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (ASEAN) üyesi ülkelerin tek bir ülke olarak düşünüldüğünde dünyanın en büyük 7. ekonomisini oluşturacağına dikkati çeken Bilgiç, Türkiye'nin bölgedeki varlığını artırdığına işaret etti.

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'nun Kamboçya ziyareti sırasında Phnom Penh Büyükelçiliğinin resmi açılışını yaptığını hatırlatan Bilgiç, gelecek dönemde Laos'ta da büyükelçilik açmayı planladıklarını, böylelikle Türkiye'nin tüm ASEAN üyesi ülkelerde büyükelçiliği olacağını söyledi.

Türkiye'nin, bölgede sonuç odaklı politikalar üreten etkin bir ülke olmasını hedeflediklerini dile getiren Bilgiç, bölge ülkelerinin çoğuyla stratejik ortaklık tesis ettiklerini belirtti. Bilgiç, son 10 yılda bölgeyle olan ticaret hacminin 15 milyardan 50 milyar dolara çıktığı, bölgeden bin 300 firmanın da Türkiye'de yaklaşık 3 milyar dolarlık yatırımı bulunduğu bilgisini verdi.

Türkiye'nin ASEAN dışındaki bölgesel oluşumlarda da işbirliği yapmaya çalıştığını ifade eden Bilgiç, bölgedeki Müslüman topluluklara da İslam İşbirliği Teşkilatı nezdinde görünürlük kazandırmaya çalıştıklarını belirtti.

Bilgiç, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun gelecek hafta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Slovenya, Slovakya ve Romanya ziyaretlerine eşlik edeceği ve ardından Moldova ve Litvanya'ya gideceğini sözlerine ekledi.