Dünya Tütünsüz Günü Etkinliği

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, tütün olmasa dahi bir maddenin yakıldıktan sonra nefesle vücut içine alınmasının benzer bir kanserojen etkiyi ortaya çıkardığını belirterek, "İlgili yasada yaklaşık bir yıl önce değişiklik yaptık. İçinde tütün olsun veya olmasın, tütün mamulünü taklit eder tarzda kullanılan her türlü nargile ve sigaranın, tütün ürünü olarak kabul edilmesini sağladık. Böylece sigara ile ilgili yasal kısıtlamalar neyi içeriyorsa her türlü nargile ve elektronik sigarada bu kapsama alınmış oldu" dedi.

Müezzinoğlu, Congresium'da düzenlenen "Dünyü Tütünsüz Günü" etkinliğine katıldı. Bakan Müezzinoğlu, burada yaptığı konuşmada, bir nefes sıhhatin paha biçilemez olduğunu hissetmek, hissettirmek ve bu inancı topluma bir kez daha duyurmak için bir etkinlikte daha bir araya gelindiğini belirterek, sağlık mücadelesine emek veren herkesi saygıyla ve sevgiyle selamladığını söyledi.

Sigarasız bir güne, fiziksel aktivite etkinliği ile başladıklarını ve buraya gelirken keyifli bir yürüyüş yaptıklarını ifade eden Müezzinoğlu, özel bir zamana, özel bir kıyafete ve hiçbir maliyete ihtiyaç duymadan bir program gerçekleştirildiğini dile getirdi. Sağlıklı kalabilmek için sadece kilo vermeyi hedefleyen şok diyetlerin, özel zaman dilimlerinde yapılan sporların yerine sağlıklı davranışların yaşam biçimi haline getirilmesi gerektiğini vurgulayan Bakan Müezzinoğlu, herkes için sağlıklı bir gelecek hedeflediklerini bildirdi.

Müezzinoğlu, bedenen ve ruhen bütün sağlık risklerinden arınmış bir toplum ve çevre inşa etme peşinde olduklarını vurgulayarak, " Dünya Sağlık Örgütü'nün 'Her Yerde Sağlık' olarak ifade ettiği küresel halk sağlığı mücadelesini biz de 'Önce İnsan, Önce Sağlık' sloganıyla bayraklaştırmaya ve ülke genelinde bir seferberlik ruhu oluşturmaya çalışıyoruz" diye konuştu. Bu noktada tütün ürünlerine karşı mücadele stratejisinin kendileri için çok kıymetli bir tecrübe olduğunu dile getiren Müezzinoğlu, şunları kaydetti:

"Toplumda önemli düzeyde farkındalık oluşturduk. Aleyhte bazı lobi faaliyetlerine rağmen siyaset üstü bir iradeyi ve atılan adımların toplum nazarında kabulünü başarılı bir biçimde sağladık. Siyasetin, kamu otoritesinin, yerel yönetimlerin, sivil toplum kuruluşlarının, medyanın hedef birliği yaptığı bir zemin oluşturduk.

Siyasi iktidar, istikrarlı bir biçimde ve cesaretle stratejik hedeflerimizin arkasında durdu. Bu mücadelenin liderliğini toplum nezdinde çok güçlü bir etkiye sahip olan Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan bizzat yaptı. Kendisine teşekkürlerimi sunuyorum.

2008-2012 eylem planı neticesinde, bugün 15 yaş üstü nüfus içinde sigara içme oranını yüzde 31'den yüzde 27'ye geriletmeyi başardık. Yani yaklaşık 17 milyon vatandaşımız sigara kullanırken, bu rakam bugün 15 milyonun altına indi. Bu kadar kısa sürede 2 milyondan fazla insanımızın sigarayı bırakmış olması Türkiye açısından önemli bir başarıdır. Nitekim Türkiye'yi örnek ülke seçen Dünya Sağlık Örgütü'nden başarımızı tescil eden ödüller aldık."

-"Sosyokültürel değişime ihtiyacımız var"

Müezzinoğlu, en temel insan hakkı olan sağlıklı yaşamın, insan hayatının tüm evrelerinde önceleyen ve gözeten bir yapıyı inşa etmek istediklerini, bu yapıyı kalıcı şekilde başarabilmek için, sosyokültürel bir değişime ihtiyaç olduğuna işaret ederek, "Böyle bir değişimi, sadece yasalar çıkartarak, yasaklar koyarak güçlü temeller üzerine oturtmamız elbette mümkün değildir. Mutlak surette, insanımızı hem üreten kimliğiyle hem tüketici kimliğiyle halk sağlığı mücadelesine ortak etmemiz gerekiyor. Sağlıklı yaşam ilkelerini, aile hayatının, sosyal hayatın parçası haline getirebilme gayretini, toplumsal bir mücadele haline dönüştürmek zorundayız" diye konuştu.

Müezzinoğlu, bu nedenle tütünle mücadele stratejisi kapsamında toplumda sağlanılan destek ve elde edilen başarıların sevindirici ve gelecek adına da umutlandırdığını ifade eden Müezzinoğlu, "Çünkü daha çok boyutlu ve çok sektörlü bir mücadele gerektiren sağlıksız beslenme, obezite ve hareketsizliğe karşı mücadelemize yol göstermekte ve başaracağımıza olan inancımızı artırmaktadır" dedi. Müezzinoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ancak esas olan, sağlığı koruma ve geliştirme mücadelesinde başarıyı kalıcı hale getirecek, anlayış devrimlerini, paradigma değişimlerini gerçekleştirmektir. Bunun belki birkaç kuşak alacak sistemli ve istikrarlı bir mücadeleyi gerektirdiğinin farkındayız. Küresel sağlık risklerinin her birini kontrol altına alacak eylem planları uyguluyoruz. Bu eylem planlarımızla; hem insanımızı kendisine değer veren, sağlığına ve çevresine saygı duyan bilince kavuşturmayı hem de bütün sektörleri, sağlığı önceleyen üretim ve hizmet sunumu ilkesiyle hareket etmesini istiyoruz. Eylem planımızı, yeni hedef, strateji ve faaliyetlerle güçlendiriyoruz. Bu kararlı mücadelemizin bizi adım adım 'Tütünsüz Türkiye' hedefine yaklaştıracağına inancım tamdır."

-Nargile kullanımı

Müezzinoğlu, bugün de halkı, sigaranın ve nargilenin öldürücülüğüne karşı bir kez daha uyarmak istediklerine vurgu yaparak, "İnsanımızı ve geleceğimizi korumak için son zamanlarda kullanımı yaygınlaşan elektronik sigara ve nargile gibi ürünlerin zararlarına karşı da tedbirler alıyoruz, almaya da devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

Nargilenin, zararı olmayan, tütün içermeyen bir ürün gibi tanıtıldığını anlatan Müezzinoğlu, "Halbuki tütün olmasa dahi bir maddenin yakıldıktan sonra nefesle vücut içine alınması benzer bir kanserojen etkiyi ortaya çıkarmaktadır. Halkımız bilsin ki, nargilenin tütün içereni de içermeyeni de sağlık açısından zararlıdır" açıklamasında bulundu.

Bu nedenle ilgili yasada yaklaşık bir yıl önce değişiklik yapıldığını anımsatan Müezzinoğlu, şunları kaydetti:

"İçinde tütün olsun veya olmasın, tütün mamulünü taklit eder tarzda kullanılan her türlü nargile ve sigaranın, tütün ürünü olarak kabul edilmesini sağladık. Böylece sigara ile ilgili yasal kısıtlamalar neyi içeriyorsa her türlü nargile ve elektronik sigarada bu kapsama alınmış oldu. Sigara kullanımını hiçbir zaman tasvip etmedik ve bundan sonra da etmeyeceğiz. Ancak bizim için bundan daha önemli olanı, sigara içmedikleri halde sigara dumanına maruz kalan vatandaşlarımızın, özellikle çocuklarımızın korunmasıdır.

Dünya Sağlık Örgütü, 700 milyon çocuğun, yani dünyadaki çocukların yarısının sigara dumanına maruz kaldığını belirtmekte ayrıca her yıl 600 binin üzerinde kişinin sigara içtiği için değil, sigara dumanına maruz kaldığı için yani sigara dumanından pasif etkilenim nedeniyle yaşamını kaybettiğini bildirmektedir. İşte bu sebepledir ki kapalı alanlarda sigara içilmesine asla müsaade etmeyeceğiz, müsamaha göstermeyeceğiz. Kişilerin sağlıklı ve temiz bir çevrede yaşama hakkını kesinlikle koruyacağız. Bu amaçla yasanın etkili şekilde uygulanması için güçlü bir denetim mekanizması geliştirdik ve bu sistemi daha da güçlendirerek denetimlerimize büyük bir hızla devam edeceğiz."

Müezzinoğlu, Türkiye'de bu tür maruziyetleri önlemek amacıyla Bakanlığın Eylem Planı çerçevesinde "Tütün Dumanından Pasif Etkilenimin Önlenmesi" adlı bir çalışma başlığı oluşturduklarını anlatarak, kapalı alanlarda sigara kullanımını tam olarak önlenmesiyle pasif etkileniminin de önüne geçilebileceğini söyledi.

Sigara içilen ortamlarda büyüyen çocukların daha fazla sağlık sorunu yaşadığına dikkati çeken Müezzinoğlu, çocukların ebeveynlerinden veya yakın çevresinden gördüğünde sigara içmeyi normal bir davranışmış gibi öğrendiğini bildirdi. Müezzinoğlu, "Rol model olarak benimsedikleri anne babalarını, öğretmenlerini, sevdiği sanatçıları, sporcuları sigara içerken gören çocuklarımızın sigaraya yönelmeleri de kolaylaşmış oluyor. Bu nedenle özellikle anne babalara önemli görevler düşmektedir" diye konuştu.

-"Türkiye'de sigaradan alınan vergi yüzde 82"

Müezzinoğlu, bu yıl Dünya Sağlık Örgütü'nün "tütün vergilerinin artırılmasını" Dünya Tütünsüz Günü ana teması olarak belirlediğini hatırlatarak, "Tütün ürünlerinde vergilerin yüksek olması dünyanın uyguladığı caydırıcılık politikalarının önemli bir enstrümandır. Bu konuda da örnek bir kararlılık sergiledik. Sigaradan alınan vergide Avrupa ortalaması yüzde 69 iken bizde bu oran yüzde 82" diye konuştu.

Vatandaşların sigarayı bırakmalarına yardımcı olmak amacıyla 200 operatörle 24 saat canlı destek veren ALO 171 Sigara Bırakma Danışma Hattı'nı kurduklarını, ALO 171 hattı ile sigara bırakmak isteyen vatandaşlara destek verildiğini belirten Müezzinoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Sağlığımıza vereceğimiz önemin, önce kendimize, sonra çevremize saygının ve ülkemizin aydınlık geleceğine olan inancımızın bir gereği olduğunu unutmamalıyız. Biz dün olduğu gibi, bugünden sonra da insanımıza sağlıklı yaşam alanları açmak, gelecek nesillerimizi bedenen ve ruhen güven içinde yaşayacağı Türkiye'ye kavuşturmak için milli bir şuurla seferber olmaya devam edeceğiz.

Tütün ürünleri ve diğer küresel sağlık risklerine karşı mücadelemizi daha da artan bir duyarlılıkla sürdüreceğiz. Toplumun bütün kesimlerini, hedeflerimizin paydaşı, hatta ana unsuru olarak mücadelemize ortak edecek ve sağlıklı Türkiye hedefimize güçlü ve emin adımlarla ilerleyeceğiz."

Müezzinoğlu, yürüttükleri sigara bırakma kampanyaları ile topluma örnek olan Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne, Danıştay Başkanlığına ve emeği geçen tüm kurumlara teşekkür etti. - Ankara