GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ :
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'nun konuşması
Müezzinoğlu'nun açılışı yapması
Fuarı gezmesi XPOMED 2016 başladı
Sağlık Bakanı Müezzinoğlu:
"Teröre, teröriste karşı da gerek ülkemizde gerekse dünyanın hangi noktasında olursa olsun duruşumuz açık ve nettir. İnsana hele hele masum bir insana kasteden herhangi bir yanlışlığın yanında yer almadık, almayız, her zaman karşısında olduk, olmaya da devam edeceğiz"
" Paris'te, Brüksel'de, Ankara'da, İstanbul'da olunca farklı veya bizim milletimizin ferdine, Brüksel'deki veya Fransa'daki Fransız'a veya İspanyol'a olunca farklı bakacak insani değerlerden uzak bir anlayışın mensubu hiç olmadık. Dolayısıyla insana ve insani değerlere nereden gelirse gelsin her türlü yanlışlığın ve hainliğin karşısında olduk, karşısında olmaya devam edeceğiz"
"Brüksel'deki bu patlamaları, buradaki haince eylemleri, Ankara'dakini nasıl lanetliyorsak aynı duyarlılıkla lanetliyoruz ama ne pahasına olursa olsun geleceğe bakıyoruz. Ne pahasına olursa olsun cesaretle, özgüvenli, bizi korkutmak isteyenleri korkutacak dik duruşla bu yolculuğu hep birlikte yapacağız"
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, "Teröre, teröriste karşı da gerek ülkemizde gerekse dünyanın hangi noktasında olursa olsun duruşumuz açık ve nettir. İnsana hele hele masum bir insana kasteden herhangi bir yanlışlığın yanında yer almadık, almayız, her zaman karşısında olduk, olmaya da devam edeceğiz." dedi.
Müezzinoğlu, TÜYAP Kongre Merkezinde bakanlığının desteğiyle Reed TÜYAP Fuarcılık tarafından düzenlenen "Uluslararası İstanbul Tıbbi Analiz Teşhis Tedavi Koruma Rehabilitasyon Ürün Cihaz Sistem Teknoloji Donanım ve Hastaneler Fuarı'nın (EXPOMED 2016) açılışında yaptığı konuşmada, dünyanın, bölgenin ve Türkiye'nin son dönemde yoğun şekilde insanlık dışı birçok terör eylemine maruz kaldığını belirtti.
Tarih boyunca insanlığın birlikteliğine, beraberliğine, geleceğine umut ve güvenle bakmasına karşı ihanet eden hainlerin, kalleşlerin hep olduğunu ve olmaya devam edeceğini vurgulayan Müezzinoğlu, şöyle devam etti:
"Önemli olan insani değerleri, 'birlikte başarabileceğiz' anlayışını, masum ve mazlum insanların birlikteliğini merkeze alan bir anlayışla geleceğe cesaretle yürüyebilme özgüvenini kaybetmemektir. Bu anlamda millet olarak biz tarihi geçmişinden bugüne önemli badireler atlatmış bir milletin mensuplarıyız. Teröre, teröriste karşı da gerek ülkemizde gerekse dünyanın hangi noktasında olursa olsun duruşumuz açık ve nettir. İnsana hele hele masum bir insana kasteden herhangi bir yanlışlığın yanında yer almadık, almayız, her zaman karşısında olduk, olmaya da devam edeceğiz. Paris'te, Brüksel'de, Ankara'da, İstanbul'da olunca farklı veya bizim milletimizin ferdine, Brüksel'deki veya Fransa'daki Fransız'a veya İspanyol'a olunca farklı bakacak insani değerlerden uzak bir anlayışın mensubu hiç olmadık. Dolayısıyla insana ve insani değerlere nereden gelirse gelsin her türlü yanlışlığın ve hainliğin karşısında olduk, karşısında olmaya devam edeceğiz. Lanetliyoruz ama bunu lanetlerken bu değerler peşinde hep beraber yürüyebilmeliyiz. Bu değerler peşinde geleceğe umut ve güvenle bakabilmeyi hep beraber başarabilmeliyiz. Bunu başardığımız zaman onlar kaybedecek, insanlar kazanacak, insanlık, gelecek kazanacak."
Türkiye'deki vatandaşların yarına bugünden daha güvenli bakabilmesini başarabilmenin birlik, beraberlik ve ortak hedeflerde buluşmaktan geçtiğini belirten Müezzinoğlu, bu milletin, buluşma ve birlikteliği tarihi geçmişinden bugüne hep başardığını, bundan sonra da başaracağını vurguladı.
İnsanlığın duruşunun da bu anlamda çok daha güçlü olması gerektiğine dikkati çeken Müezzinoğlu, şunları kaydetti:
"Çok daha amasız ve lakinsiz duruşunu, çok daha güçlü şekilde yansıtması gerekiyor ki, dünyanın hangi noktasında olunursa olunsun, hiçbir masum kişi canıyla ödemesin bu bedeli. Sevdiklerini kaybederek ödemesin bunun bedelini. Bu anlamda Türkiye olarak güçlü bir irade var. İnsanlık olarak da bu güçlü iradeye ilave güç katmak da yine bu milletin değeridir, özelliğidir. Brüksel'deki bu patlamaları, buradaki haince eylemleri, Ankara'dakini nasıl lanetliyorsak aynı duyarlılıkla lanetliyoruz ama ne pahasına olursa olsun geleceğe bakıyoruz. Ne pahasına olursa olsun cesaretle, özgüvenli, bizi korkutmak isteyenleri korkutacak dik duruşla bu yolculuğu hep birlikte yapacağız."
"Nobel adayları çıkarıyor olmak ayrı bir görev, sorumluluktur"
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, sağlıkçıların insanın yarınlarını bugünden daha iyi yapabilme gibi sorumluluk ve görevi olduğunu dile getirerek, bakanlık olarak "önce insan", "önce sağlık" dediklerini anlattı.
Tıp biliminde Türkiye'nin geldiği noktada meslektaşlarıyla onur ve gurur duyduğunu aktaran Müezzinoğlu, organ naklinde, onkolojide veya tıbbın herhangi bir alanında dünyada yapılabilenleri yapabilen ve farklılıklar da kazandırabilen bir noktada olunduğunu kaydetti.
Bu başarının yeterli olmadığını ifade eden Müezzinoğlu, "Çünkü sağlık öyle bir alan oldu ki, her dakika yeni yeni gelişmeler var. Her dakika oluşan bu yeni gelişmelere bizim tıp bilimindeki meslektaşlarımızın da katkılar sağlaması, bu her dakika içinde Türk bilim adamlarının da olması gerekir. Biz bu anlamda bugün için Nobel Ödülü alan Prof. Dr. Aziz Sancar Hocamız ile onur ve gurur duyuyoruz. Ama verdiği mesajı da iyi değerlendirmemiz lazım. Türkiye'nin laboratuvarlarında, araştırma merkezlerinde yetiştirebildiğimiz Aziz Sancarları artık yol haritamıza koymamız lazım. Dünyanın herhangi bir noktasında Aziz Sancarların çıkıyor olması bizim için onurdur, gururdur, zenginliktir ama Türkiye'nin Ar-Ge merkezlerinde, laboratuvarlarında önümüzdeki süreçlerde Nobel adaylarını üretiyor olmak ayrı bir görevdir, sorumluluktur. Bu altyapıyı yapmak gibi bir görev ve sorumluluğumuz vardır." diye konuştu.
"Türkiye çok önemli başarılan gerçekleştirdi"
Müezzinoğlu, sağlıkta dönüşüm programıyla çok önemli başarılar elde eden Türkiye'nin, bunu sürdürebilmesi için diğer ayakları da güçlendirmesi gerektiğini söyledi. İnşaatı biten hastanelerin bir kısmının şu anda açılmaya hazır hale geldiğini anlatan Müezzinoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"2017 sonu itibarıyla 70 bin yatak kapasitesi hizmete girecek. Bu sene de ihale süreçlerini başlattığımız veya tamamladığımız kamu-özel yaklaşık 12 bin yatak, kamu olarak bizim yapacağımız yaklaşık 13 bin yatak, toplam 25 bin yatak kapasiteli hastane ihalelerini de bu yıl sonuna kadar yapacağız. Ortalama yapım süresi 2 yıl. O zaman 2018 sonu itibarıyla bunlar da bu ülkenin, milletin hizmetine girecek. En geç 4 yıl sonra toplam 95 bin yatak kapasiteli, ileri fiziki bina teknolojiyle yapılmış, ileri teknolojiyle donatılmış sağlık merkezlerine kavuşacağız."
Burada çok büyük bir potansiyel olduğunu, yerli üreticinin de bu anlamda hadisenin yüzde 80-90'ına bakabilecek projeksiyonu ortaya koyması gerektiğini dile getiren Müezzinoğlu, çünkü sağlık alanında tıp ve medikal ürünlerde cihazların kullanım süresinin 5-7 yıl olduğunu söyledi.
Bakan Müezzinoğlu, bu nedenle stratejik alanlarda uzun süreli alım garantili süreçleri başlatacaklarını aktardı.
Açılışa, Tacikistan Sağlık Bakanı Nusratullo Salimov, Türk Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk, Sağlık Bakanlığı bürokratları da katıldı.
Sağlık Bakanı Müezzinoğlu, konuşmasının ardından beraberindekilerle stantları gezdi.
Son Dakika › Güncel › Expomed 2016 Başladı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?