İş Genel Başkanı Taksim Diye Bir Takıntımız Yok

Türk-iş Genel Başkanı Ergün Atalay, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamalarına Taksim'in kapatılması ile ilgili, Bizim için Türkiye'nin her yeri Taksim. Taksim diye bir takıntımız yok dedi.

Atalay, Türk Metal Sendikası ve Uludağ Üniversitesi işbirliğinde Zonguldak'ın Ereğli İlçesi'nde Anadolu Oteli'nde düzenlenen, Öğrenci Kurultayında konuştu. Ülkede hep birlikte bir geminin içinde olduklarını ve bu geminin adının Türkiye Cumhuriyeti gemisi olduğunu belirten Atalay, Bu gemiye bir zeval gelirse, batan geminin lüks kamarası olmaz dedi. Türk-İş için en az temsil ettiği insanlar kadar ülke, işyerleri, daha kaliteli insan üretmenin önemli olduğunu vurgulayan Atalay, şöyle konuştu

Bu ülkede görevini yapan, sigortasını ödeyen, işçinin sosyal haklarını ödeyen, yaşayabileceği bir ücreti ödeyen çok işverenimiz var. Ama maalesef en az onlar kadar da işyerinde sendika olmayan, işçi sendikalı olduğu zaman kapının önüne koyan işyerimiz var. Bu ülkede günde 176 iş kazası oluyor. 3 insanımız can veriyor, 5 insanımız da iş göremez durumuna geliyor. Bunun yüzde 97'si örgütsüz olan işyerlerinde oluyor. Ağırlık noktası madenlerde ve inşaatlarda oluyor. Ülkeyi yönetenler, sendikacılar, bu verdiğim rakamları azaltmak durumundayız.

NÜFUS 76 MİLYON, SENDİKALI 1 MİLYON

Kamyon kasasında işe giderken can veren tarım işleri olduğunu ifade eden Atalay, şöyle devam ettiO kamyonun kasasındaki işçilerimizi, otobüsün içine sokup sigortalı ve sosyal hakları gelişmiş şekilde işçi yapmak üzere çaba sarfediyoruz. Zaman zaman bu ülkede bunun bedelini ödüyoruz ama bunun bedelini ödemek biz sendikacı için en zevkli iş. Yıl 1980, ülkenin nüfusu 44 milyon, sendikalı 2.5 milyon, yıl 2014 ülke nüfusu 76 milyon, sendikalı ise 1 milyon. Bu çarpık tabloda sendikacılığın günahı var mı, var ama bunun yüzde 90'ı bu ülkeyi idare edenlerin günahıdır. Bu doğrultuda geçmişteki hataları telafi ederek yol almak lazım.

1 MAYIS

Taksim'in, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamalarına kapatılması kararına da değinen Atalay, Türk-İş'in kutlalamalar için ana merkezinin Kadıköy olduğunu kaydetti. Atalay, Bizim için Türkiye'nin her yeri Taksim. 'Taksim' diye bir takıntımız yok. Ama kim nerede istiyorsa orada kutlasın. Ama müsaade alınmadan bu kutlamaları yapmak, Türk-İş'in yapısı buna müsait değil. Polis arkadaşlarımızın yüzde 95'i işçi ve memur çocuğu. Geçen gün bir işçi kardeşim 'Ne olur başkanım sürtüşmeden müsaade alınan bir yerde kutlayın' diye mektup yazmış. Dün öyle yaptık bugün de öyle yapacağız inşallah dedi.

KAVLAK BU TOBLO ÇÖKÜŞ

Türk-İş Genel Sekreteri ve Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul Kavlak ise 12 Eylül'de nüfus 46 milyonken çalışan sayısının 4.5 milyon, sendikalı işçi sayısının 2.5 milyona yakın olduğunu, şimdi ise 75 milyon nüfus ve 12 milyonun üzerindeki çalışana karşı sendikalı işçi sayısının 1 milyon 200 bin olduğunu hatırlattı. Kavlak, Tablo bu. Siz karşılaştırın. Siz bunun adına ister erime deyin, ister küçülme. Biz kendimize daha acımasız davranıyoruz ve bu rakamlara, bu tabloya biz 'çöküş' diyoruz dedi.

Kutsal emeği yaratanın işçi olduğunu, o emekçilerin insanca çalışıp insanca yaşamalarının hakları olduğunu vurgulayan Kavlak, Bize anlatılanın aksine insanca çalışıp, insanca yaşamak asla hayal değildir. Eğer insan hakları, demokrasi, eşitlik, adalet varsa bu mümkündür. Bakın dünya demokrasi sıralamalarına, bakın adil ücret dağılımlarına, vatandaşların mutluluk sıralamalarına, en üst sıralarda hep aynı ülkeleri görürsünüz. İsveç, Norveç, Finlandiya, Danimarka diye gider. Bu ülkelerde demokrasi olduğu için örgütlenmenin önünde hiçbir engel yoktur diye konuştu.