Musul Valisi Nuceyfi Aa'ya Konuştu

Musul Valisi Esil Nuceyfi, "Kentteki terör sorununun çözümü elimizde değil. Musul'un güvenliği, merkezi Irak hükümetine bağlı askerlerin elindedir. Bunu değiştirmek için Irak Genelkurmay Başkanı'yla görüşmelerimiz sürüyor" dedi.

Nuceyfi, AA muhabirine yaptığı açıklamalarda, son zamanlarda bombalı saldırılar ve adam kaçırma olaylarıyla terör saldırılarının yaşandığı Musul'u anlattı.

Musul'un binlerce yıllık bir tarihe ve zengin bir kültüre sahip olduğunu anlatan Nuceyfi, kentin 3 milyon 500 bin nüfusuyla Irak'ın ikinci büyük ili olduğunu söyledi.

Nuceyfi, Irak'ın gıda ihtiyacını karşılayacak kadar tarımsal güce sahip olan Musul'un yeraltı kaynaklarıyla büyük bir zenginliğin üstünde oturduğunu ancak yaşanan terör hadiseleri nedeniyle bu potansiyelin harekete geçirilemediğini kaydetti.

"Var olan boşluk terörü yaratıyor"

"Irak'ta var olan boşluk, teröristlere hareket alanı oluşturuyor" diyen Nuceyfi, "Emniyet dosyaları çok yüzeysel. Yaşanan olaylar birbirine bağlanmadan, iyi araştırılmadan, farklı açılardan bakılmadan çalışmalar yapılıyor. Tüm Irak'ı kapsayacak bir çalışma yürütülmüyor ve olaya sadece askeri açıdan bakılıyor. Biz, bütün tarafların hazır olduğu, geniş bir siyasi yelpazenin içerisinde tartışılarak sorunun çözülmesi gerektiği inancındayız" şeklinde konuştu.

Musul'daki güvenlik sorununu çözmenin kendi ellerinde olmadığını ifade eden Nuceyfi, şöyle konuştu:

"Terör saldırıların başlaması ile çok acı çekmeye başladık. Ama bu sorunun çözümü bizim elimizde değil. Maalesef şimdiye kadar Musul bölgesinin güvenliğinin sağlanması, Valiliğin yetkisine geçmiş durumda değil. Güvenlik dosyası askerlerin elinde."

Musul'daki güvenlik güçlerinin merkezi hükümetten alınarak valiliğe bağlanması için çalışmalar yürüttüklerini anlatan Nuceyfi, bu kapsamda birkaç gün önce Irak Genelkurmay Başkanı ile bir toplantı yaptıklarını söyledi.

Toplantının detaylarını aktaran Nuceyfi, "Şimdiye kadar benim yetkim dışımda kalan güvenlik konusunu masaya yatırdık. Irak Anayasası'na göre askeri güçlerin, sivil hükümetin yönetimi altında olması gerekiyor. Bu toplantıda ise özellikle askeri güçlerin güvenlik konusunda yerel yönetimlere bağlanması gerektiğini tartıştık" dedi.

Nuceyfi, "Bir sonuca varıldı mı?" sorusuna, "Evet bir sonuca vardık. Her iki tarafın da çok yüksek düzeyde ortak çalışmalar yürütmesi gerektiğine kanaat getirdik. Önümüzdeki dönemlerde askeri yetkililer ile tekrar toplantılarımız olacak ve bu sefer askerlerin, 'kendi halkımızı daha iyi nasıl koruruz' önerilerine kulak vereceğiz" cevabını verdi.

Musul'daki terörün, siyasi istikrarsızlıktan sonra başladığını anlatan Nuceyfi, konuşmasına şöyle devam etti:

"Musul halkı, Bağdat'ta hükümet kurulduğunda ilk başta benimsemedi ve katılım göstermedi. Bu nedenle emniyet ile diğer kurumlar arasında büyük bir boşluk oluştu. Teröristler, bu boşluktan yararlanarak, eylemlerine başladılar. Daha sonra hükümete dahil olarak, güvenlik boşluğunu kapattık ve olayları en aza indirdik. Şimdi bu yolda ilerlemek istiyoruz."

Musul'da yaşanan terör saldırılarının arkasında iki grubun olduğunu aktaran Esil Nuceyfi, "Birinci taraf, Sünni mezhebin saldırıları olarak okunabilir ve bunlar terör saldırıları olarak isimlendiriliyor. İkinci taraf ise Şii mezhebine bağlı milislerin yapmış olduğu saldırılar olarak görülebilir. İki tarafın olduğu söylenmek isteniyor. Nasıl Irak'ın diğer bölgelerinde her iki mezhep arasında bir çatışma yaşanmakta ise Ninova vilayetinde de bu çatışmanın yaşanılması isteniyor. Musul halkı, her iki tarafı da kabul etmiyor. Ama iki tarafa nasıl bir sınır konulacağı şimdilik kestirilemiyor" değerlendirmesinde bulundu.

"Beton duvarlar terörü önleyemiyor"

Nuceyfi, "Etrafı beton duvarlarla çevrilen, her noktasında güvenlik güçlerinin olduğu Musul'da neden bu kadar patlama yaşanıyor" sorusuna ise şu cevabı verdi:

"Beton duvarların olması terör olaylarının gerçekleşmesini önleyemez. Bu duvarlar, olabilecek saldırılara karşı savunmaya geçmek için kuruldu. Bu konuyu her zaman merkezi Bağdat hükümetiyle konuşuyoruz. Emniyet sorunlarının halkın  içerisinde ele alınarak tartışılması gerektiğine inanıyorum. Bu yapılırsa teröristler köşeye sıkıştırılır ve her iki terör saldırısı arasındaki söylem ayrımı da ortadan kalkar. Irak'ta var olan boşluk teröristlere hareket alanı yaratmaktadır."

"Siyasiler Şii-Sünni çatışmaları istismar ediyor"

Şiiler ile Sünniler arasında karşılıklı silahlı saldırıların yaşandığını kaydeden Nuceyfi, siyasilerin bu sorunla ciddi bir şekilde ilgilenmek yerine zaman zaman bu durumu istismar ettiğini, tarafları radikalleştiren demeçler verdiklerini ifade etti.

Esil Nuceyfi, Erbil'de yaşanan patlamalardan sonra Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) Musul'dan gelenlere karşı güvenlik tedbirlerini artırmasına saygı duyduğunu ifade ederek, şunları söyledi:

"Her şeyden önce Kürt yönetiminin almış olduğu tavra saygı duyuyorum. Kendilerini iyi bir şekilde koruma gayreti içindeler. Kürdistan'da istikrarın olması Musul'un çıkarınadır. Fakat Musul halkının, Erbil'e gitmekte zorlanması kimsenin faydasına değildir."

"Yatırım yapan şirket yok"

Nuceyfi, terör olayları nedeniyle uluslararası şirketlerin bölgede yatırım yapmaktan kaçındıklarını, mevcut durumda Musul'a yatırım yapan yabancı şirket olmadığını bildirdi.

Musul'u terörden kurtarıp cazibe merkezi yapmak için çalışmalarını sürdürdüklerini anlatan Nuceyfi, bu kapsamda Musul valiliğinin iki ay önce kapılarını petrol yatırımcılarına açtığını hatırlattı.

"Bütçeden aldığımız pay arttı"

Nuceyfi, Musul'a Irak bütçesinden verilen payın artmasıyla yatırımlardan umutlu olduklarını dile getirerek, şöyle konuştu:

"Musul'un da bağlı olduğu Ninova vilayeti, Irak bütçesinden yüzde 11 pay alıyor. Bu para 12-13 milyar dolardır. Daha önce verilen bütçe 3 milyar doları geçmiyordu ve giderlerin ödenmesinde zorluk çekiliyordu. Şimdi yapılan yasal değişiklikle valiler yabancı şirketlerle sözleşme yapabiliyor. Artık bu yetkiyle yabancı şirketleri yatırıma davet edeceğiz."

Çalık Enerji'nin Musul'da 750 megawayt elektrik üretecek santral projesini yürüttüğünü aktaran Nuceyfi, Musul Havalimanı ve Spor Şehri ihalesini almak için Türk firmalarının devrede olduğunu kaydetti.

"Osmanlı Arşivinden, Musul belgelerini topluyoruz"

Musul'da bütün yaşananlara rağmen iyimser olduğunu söyleyen Nuceyfi, sözlerini şöyle tamamladı:

"Ben her zaman iyimserim. Dört bin yıllık bir tarihe sahip olan Musul ve Irak'ın son bir kaç yıldır çok kötü bir süreçten geçtiğini kabul ediyorum. Ama artık yenileme zeminin çok güçlü olduğunu belirtmek isterim. Bu bölgenin hem ticari ve hem de stratejik önemini çok bariz bir şekilde görmek mümkün. Bu yüzden değişime uğraması gayet kolay olacaktır. Osmanlı Arşivi'nin yardımı ile Musul belgelerini toplamaya başladık. Çünkü sadece Osmanlı arşivlerinde, Musul hakkında yüz binlerce belge mevcut ve bu da bizim çok eski bir tarihimizin olduğunu göstermektedir." - Erbil