Sultançiftliği Hizmet Tesisleri Açılış Töreni

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, "Müebbet muhalefete mahkum olup milletin vicdanında yargılanmış hizipçi parti, dönüyor dolaşıyor, partisinin üyesi dahi olamayan, kendilerinin geçmişte bir sürü hatadan dolayı partilerinden kovdukları bir kişiyi umut olarak, medet olarak görüyorlar" dedi.

Bağış, Sultangazi Belediyesi Sultançiftliği Hizmet Tesisleri açılış törenindeki konuşmasında, tesislerin her türlü ihtiyaca cevap verecek, her türlü hizmeti ortaya koyabilecek nitelikte olduğunu söyledi.

2002 seçimleri öncesi İstanbul sokaklarında dolaştığı döneme ait bir anısına değinen Bağış, şunları anlattı:

"Bir berber dükkanına girdim. Benim bir yanında fotoğrafım, diğer tarafında özgeçmişim olan broşürü okumuş, bana döndü, 'Maşallah evladım genç yaşta kendini pek iyi yetiştirmişsin. Oyumu da sana vereceğim, ama şunu bil ki oyumu sana, senden ötürü vermiyorum. Ben bu dükkanda gazozla tıraş yaptığım günleri unutmadığım için oyumu size veriyorum. Benim Tayyip'e borcumdur' dedi."

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarının 1994'ten bu yana İstanbulluların gönlünü fethetmeye devam ettiğini dile getiren Bağış, şöyle devam etti:

"Ak belediyecilikten, başarımızdan, Türkiye'yi taşıdığımız noktadan rahatsız olan çevreler var. Bu maşaların, piyonların dışarıda da göbekten bağlı olduğu ayrı rant odakları var. 2002 yılında Türkiye'de faiz oranları yüzde 63'tü. AK Parti iktidarında bu rakam yüzde 5'lerin altına indi. Yani devletimiz 100 lira borç alırsa, 105 lira ödüyor. Aradaki 58 lira sizin cebinizde kaldı. Bu devlet o aradaki farkla, sizlere yeni yollar, okullar, hastaneler, barajlar yaptı. Bu paralar sizin cebinizde kaldı. Diyorum ya; bulanık suda balık avlamaya alışmış Türkiye'deki o yasakçı zihniyetin, yolsuzlukların gerçek sebebi olan baronların cebine gitmediği için rahatsız oldular. İçeridekiler de dışarıdakiler de rahatsız oldular. Neden? Çünkü tekerlerine çomak soktuk. Şüpheniz olmasın, çomağı daha da sokacağız Allah'ın izniyle. Bu milletin imkanlarını, kaynaklarını kimseye yedirmeyiz."

Türkiye'de 30 büyükşehir belediyesi bulunduğunu kaydeden Bağış, "Allah'ın izniyle, 30'unda da AK Parti'nin ak belediyeciliğinin bayrağını taşımaya en az 5'er 6'şar adayımız var. Anamuhalefet partimize bakın. Müebbet muhalefete mahkum olup milletin vicdanında yargılanmış hizipçi parti, dönüyor dolaşıyor, partisinin üyesi dahi olamayan, kendilerinin geçmişte bir sürü hatadan dolayı partilerinden kovdukları bir kişiyi umut olarak, medet olarak görüyorlar. Kendi içlerinden bir babayiğit çıkamıyor, partiden kovdukları birilerini geri almaya çalışıyorlar" şeklinde konuştu.

"Faiz lobisinin ümüğü sıkılmaya başladı"

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu da Türkiye'nin geçen 11 yılda farklı noktalara geldiğini belirterek, "Henüz merdivenin ilk basamaklarındayız, çıkmamız gereken daha önemli basamaklar var. Onları da elbirliğiyle, gönül birliğiyle aşacağız" dedi.

Gezi Parkı olaylarına değinen Müezzinoğlu, şunları söyledi:

"Bu milletin yükselmesinden, ilerlemesinden, milli iradesinden rahatsız olanlar, ülkenin istikrarını bozmak için 'Her yer Taksim, her yer direniş' diyerek, milletin huzurunu bozmaya çalıştılar ama başaramadılar, başaramayacaklar. Rahatsız oldukları olay neydi? Oradaki 8-10 ağacın sökülmesi miydi? Hayır. Milleti kandırmaya hakları yok. Geçmişte milleti kandırmış olabilirler ama artık kandıramayacaklar. Dertleri, milletin ümüğünü sıkmak... 1960'ta bu milletin, milli iradenin ümüğünü idam edenler, milli iradeyi idam edenler, 1970'te bu milletin iradesini kıyıya itenler, 1980'de bu milletin iradesini ezip geçenler, 1990'da 'postmodern darbe' diyenler, 2007'de iki seçmenimizden birinin oyunu almış siyasi partiye, 'laikliğe karşı odak' diye kapatma davası açanlar, baktılar ki artık milletin ümüğünü sıkamıyorlar, milletin iradesini ezip geçemiyorlar. Bir de baktılar ki artık milletin iradesi onların ümüğünü sıkıyor, yani faiz lobisinin ümüğü sıkılmaya başladı."

AK Parti kadroları olarak bu milletin hak ve hukukuna asla dokundurmayacaklarını ifade eden Müezzinoğlu, "Bundan sonra bu ülkede, sandık ne derse, millet ne derse o olacak. İnşallah milletin temsilcileri, ister yerel yönetimlerde olsun, ister TBMM'de olsun milletle beraber, milletle omuz omuza, milletle gönül gönüle bir yolculuğu bundan sonraki süreçte de el birliği ile yapacağız" diye konuştu.

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu da Sultangazi'nin şanssız tarafını "yeni kurulan ilçe olması nedeniyle sorunlarının çok olması", şanslı tarafını ise "Cahit Altunay gibi çalışkan bir başkana sahip olması" şeklinde açıkladı.

Binayı, kendisinin anayasa projesine benzeten Kuzu, şöyle dedi:

"Ama bir fark var, ben hala yapamadım. Benim projem başkanlık sistemi. Bu parlamenter modelle bir yere varamayız. Bu, yamama modelidir. Başkanlık modeli gelirse, böyle bir bina ortaya çıkacaktır, Türkiye genelinde."

Konuşmaların ardından kurdele kesimiyle, tesislerin açılışı gerçekleştirildi.

Başbakan Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, açılış dolayısıyla gönderdikleri telgrafla, hizmet tesislerinin hayırlı olmasını diledi. - İstanbul