Suriye'deki İç Savaş

BİRLEŞMİŞ BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, Suriye'deki krizin çözümüne ilişkin tüm sürecin Beşar Esed'in konumuna bağlanmasının kabul edilemeyeceğini söyledi.

Genel Sekreter Ban, 2015 yılını ve güncel konuları değerlendirmek için geleneksel yıl sonu basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda, çözüm bulunamayan çatışmalar, felaketler nedeniyle insanların göç etmek zorunda kaldığını ve bunun insani krizleri doğurduğunu vurgulayan Ban, BM'nin insani yardım çalışmaları için gelecek yıl 20 milyar dolara ihtiyaç duyduğunu, bunun 10 yıl önceki rakamın 5 katı olduğunu kaydetti.

İnsani yardım fonunda yaşanan sıkıntılara değinen Ban, 2016'ya 10 milyar dolar açıkla girileceğini, bunun şimdiye kadarki en büyük açık olduğunu belirterek Mayıs ayında İstanbul'da düzenlenecek Dünya İnsani Zirvesi'nin sistematik fon problemlerinin ele alınması için önemli bir Zirve olacağını söyledi.

Göçmenlere yönelik ayrımcılık ve dışlamaya da dikkati çeken Ban, "Göçmen ve sığınmacıların din, ırk ve geldikleri ülke temelinde öcüleştirilmesi ve günah keçisi ilan edilmelerinin 21. yüzyılda yeri yoktur" diye konuştu.

Suriye toplantısı New York'ta

Genel Sekreter Ban, Suriye'deki krize yönelik çözüm çabalarını da değerlendirerek, uluslararası toplumun siyasi çözüm için yeniden inisiyatif başlattığını vurguladı.

Suriye'ye çözüm bulunması için başlatılan Viyana sürecine değinen Ban, "Uluslararası Suriye Destek Grubu 18 Aralık Cuma günü New York'ta toplanacak. Suriye Ortadoğu ve tüm dünya için kanayan yara. Ülke genelinde ocak ayında başlayacak bir ateşkes ve siyasi geçiş süreci için diplomatik müzakere sürecini sağlamak amacıyla çalışıyoruz" dedi.

Ban Ki-mun, gazetecilerin sorusu üzerine, Beşar Esed'in geleceğine ilişkin kararı Suriye halkının vermesi gerektiğini belirterek, "Tüm Suriye krizini ve bunun çözümünü bir kişinin kaderine bağlamak kabul edilemez" diye konuştu.

Bu meseleyi konunun taraflarına bıraktığını dile getiren Ban, Esed'in geçiş sürecinde belirli bir süre için rol alması konusunda da ülkeler arasında farklı görüşler olduğunu belirtti.