Diyarbakır'da stajyer avukatların eğitim programına katılan Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, demokratikleşme paketine değinerek, Yöntemi demokratik olmayan bir paketin nasıl içeriğinin, hedefinin demokrasi olduğunu bilmiyorum dedi.
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Diyarbakır Barosu'nun düzenlediği staj eğitimi seminerine katılarak, Baro Başkanı Tahir Elçi birlikte ilk dersi verdi. Diyarbakır Adliyesi'nde bulunan Baro Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen 'Meslek Hukukuna giriş' konulu seminerde ilk dersi veren Elçi, yurttaşa etkili hukuki yardımı sunan, etkili başvuru yollarını kullanan, kısacası adaletin gerçekleşmesinde etkili avukatları hazırlayan barolar olmaları gerektiğini belirtti. Elçi, Avukatlık mesleği, herhangi bir meslek değildir. Yurttaşın savunma hakkı, adaletin gerçekleşmesinde temel bir unsurdur. Avukatların özgür, bağımsız, etkili olduğu bir toplumda, ancak yargı bağımsızlığı hayata geçer. Avukatların bağımsız ve özgür bir biçimde mesleki faaliyet yürütemediği bir toplumda, hiç bir yurttaşın hak ve özgürlüğü tam olarak garanti altında olamaz. Avukatlık yasasının 1'inci maddesi, avukatların yargının kurucu unsuru olduğunu düzenler. Ama uygulamada yargının kurucu unsuru haline gelemedik.dedi.
Daha sonra bir konuşma yapan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, yargı erkinin yürütmeyi dinlememesi gerektiğini belirterek, Biat etmemelidir, boyun eğmemelidir. Demokrasiyi, hukuk devletini içselleştirmiş olan bir yürütme organı veya siyasi iktidar da kendisine boyun eğmeyen yargıyı şekillendirmeye, boyun eğer hale getirmeye çalışmamalıdır. Hoşlanmayabilir, hazzetmeyebilir, ama yok etmeye çalışmak, biat ettirmeye uğraşmak demokraside olmaz. Bizim mesleğimiz eşit yurttaşlık için vazgeçilmezdirdedi.
FEYZİOĞLUPAKETİN KENDİSİ DEMOKRATİK YÖNTEMLE HAZIRLANMIYOR
Daha sonra gazetecilerin demokratikleşme paketi ile ilgili sorularını yanıtlayan Feyzioğlu, Demokratikleşme paketi güzel bir tanım. Ama paketi tanımlayan demokratikleşme kısmına ilişkin bir sorum olacak. Nasıl bir demokratikleşme paketi ki; hazırlanma yöntemi demokratik değil. Yöntem olarak son derece gizli, kapaklı hazırlanan bu paket nasıl bir demokratikleşme sağlayacak ki; kendisi demokratik bir yöntemle hazırlanmıyor. Yanlış yöntemlerden doğru sonuçlar çıktığını görmüş değilim. Sorunlarımızın açıkyüreklilikle, birlikte yaşama iradesiyle ve eşit yurttaşlık hedefiyle çözülmesi mümkün. Bilmediğim bir konuda daha fazla konuşamıyorum. Ama bilmemenin ayıbının bende olmadığını vurguluyorumdedi.
ANAYASA'NIN İLK 3 MADDESİ DEMOKRATİKLEŞMEYE ENGEL DEĞİL
Anayasa'nın değiştirilemez ilk 3 maddesine de değinen Feyzioğlu, Anayasa'nın ilk üç maddesi eşit yurttaşlığa ve demokratikleşmeye engel değil. Anayasanın diğer maddelerinde sorun varsa konuşacağız. Ama şu anda eşit yurttaşlığa engel olan ki; bugün sadece Kürt yurttaşlar değil, sadece farklı etnik kökenlerden gelenler değil, farklı dinden, farklı mezhepten olanlar da ve siyasi iktidardan farklı düşünenler de kendisini eşit yurtaş olyarak hissetmiyor. 4 fay hattı her an bir kırılmaya yol açacak şekilde, aşırı bir gerginlik içinde. Dini, mezhepsel, etnik ve siyasi düşünce fay hattıdır bunlar. Bu fay hatları üzerine toplumun taşıyabileceğinden çok fazla gerginlik yüklenmiş durumda. Bizim bunları demokratik yollarla boşaltmamız lazım. Anayasa'nın 3 maddesinin değiştirilmesi şeklindeki ısrarın fay hatlarını daha gereceğini düşünüyorumdedi.
DEMOKRATİKLEŞME PAKETİNİN İÇİN BİLMEDİĞİMİZ İÇİN ŞAŞIRACAĞIMIZ KESİN
Demokratikleşme paketi ile ilgili beklentilerini de açıklayan Feyzioğlu, İçini bilmediğimiz için şaşıracağımız kesin. Bu paketten beklentilerim şunlardır; YÖK'ün kaldırılmasını bekliyorum. YÖK yerine üniversiteler arasında koordinasyonu sağlayacak bir yapı bekliyorum. Bu ülkenin bütün üniversitelerine idari, mali özerklik ve bilimsel, mutlak özgürlük bekliyorum. Seçim barajının derhal yüzde 3'e, hadi bilemediniz yüzde 5'e indirilmesini bekliyorum. Bu ülkenin insanları hakim, savcı olmak istediğinde veya herhangi bir memuriyete girmek istediğinde, hangi ilde doğduğuna bakılmasın istyorum. Hangi dilden konuştuğuna, hangi mezhepten geldiğine bakılmasın, kime oy verdiği araştırılmasın. Ben aslında demokrasi istiyorum. Demokratikleşme paketinden demokrasi istiyorum. Ama yöntemi demokratik olmayan bir paketin nasıl içeriğinin, hedefinin demokrasi olduğunu bilmiyorum.Nerenin ibadethane olacağına birileri karar vermesin diyorum. Kime veya neye inandığına göre ahlaklı yada ahlaksız sayılma dönemi bitsin istiyorum. Kafanın dışıyla, kılık kıyafetle değil, kafanın içiyle uğraşılsın diyorum. Artık birileri bunu siyaseten istismar etmekten vazgeçsin istiyorumdedi.
KCK DAVASI HUKUK TARİHİMİZE UTANÇ VESİKASI OLARAK GEÇMİŞTİR
Artık siyasi dava kepazeliğinden kurtulunması gerektiğini ifade eden Feyzioğlu, şunları söyledi
Yargının ne tarafa mensup olacağına dair gazeteler üzerinden dehşetle izlediğimiz sohbetler bitsin. Yüzde yüz Hakim bağımsızlığı ve yüzde yüz Savcı teminatı gelsin. Diyarbakır Adliyesi tarihi davalara evsahipliği yapıyor. Şu tarihi davalar bitsin. Her an olağanüstü halde yaşıyoruz. Bir toplum bu şekilde davalarla gerilmez. KCK davası hukuk tarihimize uygulamalarıyla bir utanç vesikası olarak geçmiştir. Ben usulünü konuşuyorum. İçeriğine ilişkin hiç bir davada bir cümlemi duyamazsınız. KCK davası başladığında, seçilmiş insanları ellerini naylon kelepçelerle bağlayıp, toplama kamplarına götürür gibi tek sıra dizdiler. Ben bunları her yerde konuşuyorum. Bu şehirde halkın ezici çoğunluğunun konuştuğu bir dilde savunma yapılmak istendiğinde, yüzümüzü kızartacak bir cümle tutanağa geçti. 'Bilinmeyen dilde konuşmaya kalkıldı' dendi. Bunun açtığı yara, Kürtçe konuşmaya izin verilmemesinden bin kat daha derindir. Yüreğimizi kanatan davaların sadece burada ibaret olduğunu sanmayın. KCK davasındaki hukuksuzlukları dile getiriyorsam, hep birlikte Ergenekon ve Balyoz davasındaki hukuksuzlukları da yargılanan kişileri düşünmeksizin, dile getirmekle yükümlüyüz. Ergenekon veya Balyoz davası darbeyle mücadele davası olmaktan çıkmış, siyasi iktidara muhalif olanların susturulduğu, baskı altına alındığı bir hal almıştır. KCK davası madalyonun bir yüzüyse Ergenekon ve Balyoz madalyonun öbür yüzüdür. Birini görüp diğerini görmemek, inandırıcılığımızı zedeler.
Son Dakika › Güncel › TBB Başkanı Feyzioğludemokratikleşme Paketinin Hazırlanma Yöntemi Demokratik Değil - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?