Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE) Koordinatörü Murat Yılmaz, Türkiye'nin komşu ülkelerinde yaşanan sorunlarla karşılaşmaması için müşterek kimliğini, demokratik yöntemini, devlet kapasitesi ve otoritesini muhafaza etmesi gerektiğine dikkat çekti. Demokratik yöntemin Türkiye'de oturduğunu vurgulayan Yılmaz, "Onu özenle muhafaza etmeliyiz" dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından Hacı Ömer Sabancı Kültür Merkezi'nde "Yeni Anayasa ve Çalışma Hayatı" konulu konferans düzenlendi. Konferansın açılış konuşmasını yapan Çalışma ve Sosyal Güvenlik İl Müdürü Haşim Meydan, "Yeni anayasa ve çalışma hayatı ile ilgili birbirinden değerli bilim adamlarımızı konuk ediyoruz. Eminim ki bize çok faydalı bilgiler verecekler. Şimdiden kendilerine teşekkür ederiz" dedi.
Haşim Meydan'ın açılış konuşmasının ardından konferansa geçildi. Burada konuşan Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE) Koordinatörü Murat Yılmaz, Türkiye'de yeni anayasanın uzun süredir konuşulduğunu ve konuşulacağını belirterek, "Bu tür tartışmalar Türkiye'nin ufkunu açan tartışmalardır. Adana gibi güzel vilayetlerimizde bu tür tartışmalar olması o vilayetlerin beşeri sermayesine yapılan yatırımlardır. Bu çalışma hayatını zenginleştiren, ekonomide istikrarı temin eden, sosyal dokudaki tahribatları engelleyen, birbirimize olan kimi farklılıkları medeni hukuk içerisinde ve hürriyet ikliminde çözmemizi temin eden beşeri sermayedir. Tarımın, sanayinin olduğu bu güzel şehirde inşallah yeni tartışmalar ile yeni bakış açıları ile Adana'nın yeni anayasa sürecine katkısının artmasını isteriz" diye konuştu.
SDE Koordinatörü Yılmaz, eski anayasanın beklentileri karşılayamadığına dikkat çekerek, "Eski anayasa bize beklediğimiz şeyleri vermedi, veremedi. Çünkü bu anayasa süreçleri darbeleri takip ederek hayata geçmiş süreçler. 27 Mayıs 1960 darbesini takiben 1961 anayasası yapıldı. 12 Eylül darbesini takiben de 1982 anayasası yapıldı. Yapılma sürecinde toplumun tamamını temsil etmeyen otoriteler bunları yaptılar. Bu dönemler sıkı yönetim olduğu için farklı fikirlerin tartışılması, anayasanın eleştirilmesi bakımından problemler vardı. Bir de temel perspektifleri çoğunluğun yönetme hakkını engellemek üzerine kurulmuş anayasalar. Neden böyle baktılar; çünkü çoğunluğun darbeyi yapanlar gibi düşünmediğine emindiler. Bu bakımdan da bu anayasaların temel bakış açısındaki problem bugüne kadar da devam etti" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin komşularında yaşanan sorunları hatırlatan Murat Yılmaz, "Bu atmosfer içerisinde Türkiye'nin siyasi ve ekonomik istikrarını muhafaza etmesi icap ediyor. Bu nasıl muhafaza edilir? Diğer ülkeler neyi muhafaza edemedi de çöktü? Türkiye'nin neyi muhafaza etmesi lazım? Muhafaza etmemiz gereken şeylerden birisi müşterek kimliğimiz. Buna yönelik saldırılar söz konusu. İkincisi demokratik yönetimi özenle korumalıyız. Aramızdaki ihtirasları tartışacağız. Ama birisi de karar verecek. O birisi kim; millet. Bunun yolunu yöntemini demokratik yönetim eşlik ediyor. Bu bakımdan seçimlerden çıkan otoriteden farklı düşünüyor da olabiliriz. Ama o seçimler yapıldıysa, o yeni seçime kadar meşru olarak kalır. Demokratik yöntem memleketimizde oturmuştur. Onu özenle muhafaza etmeliyiz. Üçüncü olarak da devletin kapasitesini, otoritesini muhafaza etmeliyiz" şeklinde konuştu.
Stratejik Düşünce Enstitüsü Koordinatörü Yılmaz'ın ardından Kırıkkale Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden Yrd. Doç. Dr. Adnan Küçük ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı 1. Hukuk Müşaviri Prof. Dr. Faruk Bilir de konuştu. - ADANA
Son Dakika › Güncel › Yeni Anayasa ve Çalışma Hayatı' Konferansı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?