Antalya Diplomasi Forumu

İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürü Savaş Ünlü sınırları kapatarak sınır güvenliğini artırarak mülteci akının yönetilemeyeceğini, mülteci sorunun çözümü için uluslararası dayanışma gerektiğini söyledi.

Anadolu Ajansının (AA) "Global İletişim Ortağı" olduğu forum kapsamında, TRT World sunucusu Andrea Sanke'nin yönettiği "Mülteciler ve Göçmenlere İnsani Yaklaşım" başlıklı panele, Uluslararası Göç Örgütü (IOM) Direktörü Antonio Vitorino, Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi (ICMPD) Genel Direktörü Michael Spindelegger, Türk Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık ve İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürü Dr. Savaş Ünlü konuşmacı olarak katıldı.

İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürü Ünlü, mülteci sorunun çözümüne ilişkin ihtiyaç duyulan şeyin, ileriyi gören bütüncül politikalar ve bu politikaların düzenlenerek uygulanması olduğuna işaret etti.

"Sınırları kapatarak, sınır güvenliğini artırarak mülteci akının çözülemeyeceğini ve insan hareketliliğine daha kapsamlı bir perspektiften yaklaşılması gerektiğini" kaydeden Ünlü, "Uygun göç yönetimi mültecilerin asli ülkesine odaklanmalı, asli ülkede kalkınma politikalarını, yasal kanalların açılmasını içermeli, yasal kanalları kullananlar için insanlar teşvikler hayata geçirmeyi ve ortak çabayı kapsamalı." ifadesini kullandı.

Ünlü, bazı ülkelerin mültecilere kapılarını kapatarak sorunu çözmeye çalıştığına dikkati çekerek ileriyi gören bütüncül yaklaşımlar olmadan mülteci sorunundan kaçılamayacağını vurguladı.

"Özel sektör, resmi kurumlarla dayanışma halinde olmalı"

Türk Kızılay Genel Başkanı Kınık da insanı yardım yaklaşımlarında uluslararası kuruluşlar ve sahadaki kuruluşlar arasındaki koordinasyon konusunda insan merkezli politikalara odaklanılması gerektiğinin altını çizdi.

Ülkelerin, hükümetlerin, kendi kanunlarını uygulamakla birlikte karşılıklı ve çok taraflı bir çerçevede uluslararası dayanışmanın olması gerektiğini belirten Kınık resmi kurumlarla birlikte özel sektörle sivil toplum örgütlerinin de dayanışmada yer alması gerektiğini kaydetti.

Kınık; mülteci, göçmen ve sığınmacılara ev sahipliği yapan bir ülke ve toplumun kendi kaynaklarını ev sahipliği yaptığı insanlarla paylaması gerektiğini ifade ederek bu konuda çok boyutlu uluslararası dayanışmanın da olması gerektiğini vurguladı.

Türkiye'nin, 5 milyon sığınmacıya ev sahipliği yaptığına ve bu bağlamda en az 2 milyon kişiye iş imkanı oluşturulması gerektiğine işaret eden Kınık, bazı kentlerde geçici koruma statüsü kapsamında olanların sayısının, kentteki yerleşik vatandaşların sayısından fazla olduğunu söyledi.

Kınık ayrıca, Suriye'nin Doğu Guta kentinde bir ailenin mülteci olmayı tartışması, evini, ülkesini, geçmişini ve anılarını terk etmesinin çok zor bir karar olduğunu belirterek "Dünyaya mültecilerin, göçmenlerin ve sığınmacıların gözünden bakmalıyız. Bu, olması gerekendir." diye konuştu.

Avrupa'ya göç salgınla birlikte 3 kat arttı

IOM Direktörü Vitorino ise yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının göçe etkisine değinerek "Bazı insanlar Kovid-19 salgını patlak verdiğinde sınırların kapanması, sokağa çıkma yasağı ve kısıtlamalarla birlikte göçün duracağı yönünde tahminde bulundular ancak yanıldılar. Göç asla durmadı." dedi.

Salgın ve göç dalgasının paralel ilerlediğini belirten Vitorino, Avrupa ülkelerinden İtalya'ya bu yıl göç eden insanların sayısının geçen yıla oranla üç kat daha fazla olduğunu, Kanada'ya ise Atlantik Okyanusu üzerinden gelenlerin geçen seneye göre yüzde 20 arttığını belirtti.

"Açık olalım. Bu salgın dünyada açlığın seviyesini yükseltiyor. İnsanlar aç ve gıda bulmak için neye ihtiyaç duyuyorsa onu yapıyorlar." ifadelerini kullanan Vitorino göçmenlerin, mültecilerin ve yerinden edilen insanların hayatlarına odaklanılması ve bu insanların temel insan haklarına saygı duyulması gerektiğini söyledi.

İnsanların insani yardıma bağlı bir hayat sürmesinin gerçek bir yaşam tarzı olmadığının altını çizen Vitorino "Uluslararası toplumun kalıcı çözümlere daha fazla odaklanması gerekiyor." diye konuştu.

Vitorino, Birleşmiş Milletlere bağlı Dünya Gıda Programı'nın yayınladığı bir raporun açlık ve insan hareketi arasında bağlantı olduğunu ortaya koyduğuna işaret etti.

Avrupa'ya gelen mültecilerin üçte ikisi ihmal edildi

ICMPD Genel Direktörü Spindelegger da savaştan kaçan ve evlerini terk etmek zorunda kalarak Avrupa'ya giden sığınmacılara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Avrupa'ya ayak basan sığınmacıların üçte ikisinin ihmal edildiğini vurgulayan Spindelegger, bu ilticacıların memnun olmadığını ve ev sahibi ülkelerin çok fazla baskıyla mücadele etmek durumunda kaldığını anlattı.

Spindelegger, bu durumu değiştirecek şeyin, insanların Avrupa'ya iş bulmak için gitmesini değil, işin bu insanları bulmasını gerektirdiğini ve bu konuda özel sektöre daha fazla iş düştüğünü söyledi.