Hapisteki Tunuslu siyasetçilerin aileleri İngiltere'nin yaptırım uygulamasını istiyor

Tutuklu Tunuslu siyasetçilerin aileleri, insan hakları ihlalleri nedeniyle İngiliz hükümetine, "Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said ve diğer üst düzey yetkililere yaptırım uygulaması" çağrısında bulundu.

Hapisteki Tunuslu siyasetçilerin aileleri, İngiltere'nin 2020 Küresel İnsan Hakları Yaptırımlar Yönetmeliği uyarınca Said ve bazı üst düzey isimlere yatırım uygulanması talebiyle yasal başvuruda bulundu.

Başvuru, Tunus parlamentosu üyesi ve eski Adalet Bakanı Nureddin el-Bahiri, hakim ve eski Cumhuriyet Savcısı Beşir Akremi, muhalefet milletvekilleri Said Fercani ve Rıza Buzayine'nin aileleri adına yapıldı.

Yasal başvuruda, Tunus Cumhurbaşkanı Said'in yanı sıra Adalet Bakanı Leyla Ceffa, Savunma Bakanı İman Memiş ve eski İçişleri Bakanı Tevfik Şerafeddin'e yaptırım uygulanması talep edildi.

Başvuru, İngiltere'nin 2020 Küresel İnsan Hakları Yaptırımları Yönetmeliği kapsamında yapıldı. İngiliz hükümeti, yasa kapsamında geçmişte ya da halihazırda ciddi insan hakları ihlallerine karıştığına inanılan kişi ya da kurumlara seyahat yasağı ve mal varlıklarının dondurulması dahil yaptırımlar uygulayabiliyor.

"İngiliz hükümeti yaptırım uygulamak üzere derhal harekete geçmeli"

Tutuklu Tunusluları temsil eden avukat Rodney Dixon, yasal başvuruya ilişkin Londra'da yapılan basın toplantısında, müvekkillerinin, insan hakları yasalarının sistematik biçimde ihlal edildiği geniş çaplı istismara maruz kaldıklarını belirtti.

Rodney Dixon şu ifadeleri kullandı:

"Hedef alındılar, gözaltına alındılar, işkence gördüler ve öldürüldüler. İngiliz hükümeti bu baskıyı kınamak ve daha da tırmanmasını önlemek için bu baskıdan sorumlu olanlara yaptırım uygulamak üzere derhal harekete geçmeli."

"İnsan hakları ve demokrasiye olan inançlarının bedelini çok ağır şekilde ödüyorlar"

Hapisteki 68 yaşındaki siyasetçi Said Fercani'nin kızı Kevser Fercani de babası ve sayısız diğer Tunusluların, insan haklarına ve demokrasiye olan inançlarının bedelini çok ağır şekilde ödediğini ifade etti.

Fercani, babasının hapishanede tutulduğu koşulların son derece endişe verici olduğunu ve yaklaşık 120 mahkumla aşırı kalabalık bir hücreye yerleştirildiğini belirtti.

Babasının sağlığının bozulmaya başladığını dile getiren Fercani, şunları kaydetti:

"Babam birkaç kez hastaneye kaldırıldı. Doktorlar kan testi yapmaya çalıştıklarında bilincini kaybetmiş ve kelepçelerini açmalarına izin verilmediği için kanını alamamışlar. Böyle bir zulüm ve adaletsizliğe gerek yok. Bir düşünceyi ifade etmenin karşılığı bu olursa, Tunus'ta demokrasi yaşayamaz. İngiliz hükümetini talebimizi dikkate almaya ve sorumlulara yaptırım uygulamaya çağırıyorum."

İngiltere'nin Küresel İnsan Hakları Yaptırımlar Yönetmeliğince, ağır insan hakları ihlallerinin faillerine vatandaşlık durumlarına bakılmaksızın yaptırım uygulanabiliyor. Yaptırım uygulanması talebiyle ilgili İngiliz vatandaşı olup olmama şartı aranmıyor.

Tunus'taki "siyasi gözaltı ve tutuklamalar"

Tunus'ta 11 Şubat'tan bu yana siyasiler, gazeteciler, aktivistler, hakimler ve iş insanlarını kapsayan gözaltı operasyonları düzenleniyor.

Gözaltı dalgası, "devlet güvenliğine karşı komplo kurmak" suçlamasıyla Nahda Hareketi'nin eski yöneticilerinden Abdulhamid el-Celasi, İş ve Özgürlükler için Demokratik Blok Partisi yöneticilerinden Hiyam et-Turki ve iş insanı Kemal Latif ile başladı. Söz konusu üç kişi, sorgularının ardından tutuklandı.

Nahda Hareketi, 14 Şubat'ta Nahda Genel Başkan Yardımcısı ve eski milletvekili Nureddin el-Bahiri ile Mozaik FM Genel Yayın Yönetmeni Nureddin Butar'ın gözaltına alındığını duyurdu. Gözaltı sürelerinin tamamlanmasının ardından Bahiri ve Butar'ın tutuklu yargılanmalarına karar verildi.

Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi'nin 16 Şubat'ta gözaltına alınan eski Ofis Müdürü Fethi Kemmun'un da 24 Şubat'ta "kara para aklama" suçlamasıyla tutuklu yargılanmasına karar verildiği bildirildi.

Tutuklananlar arasına şubat sonunda Cumhuriyet Partisi Genel Sekreteri İsam eş-Şabi, Ulusal Kurtuluş Cephesi üyelerinden Anayasa Profesörü Cevher bin Mübarek, siyasi aktivist Şeyma İssa ve eski Demokratik Akım Partisi Genel Sekreteri Gazi eş-Şevaşi de katıldı.

Son olarak Nahda Hareketi yöneticilerinden El-Habib el-Luz'un "Tunuslu gençlerin çatışma bölgelerine gönderildiği" iddiasıyla 3 Mart'ta gözaltına alınmasının ardından tutuklandığı duyuruldu.

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, ülkede bazı siyasilere yönelik gözaltıların "devletin güvenliğine karşı komplo kurma" ve ekonomik krizi körüklemeye yönelik adımlardan ötürü gerçekleştirildiğini söylemişti.