AB Bakanı ve Başmüzakereci Çelik, Adana'da

Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, " Türkiye, bu sistem içindeki krizler ve fay kırıkları yüzünden geçmişte çok büyük sıkıntılar yaşadı. İnşallah 16 Nisan'da, sandıklardan 'evet' oyu çıkmasıyla birlikte Türkiye'yi krizlerden kurtaracak, koalisyon riskinden kurtaracak sistem değişikliğine gideceğiz." dedi.

Çelik, Ceyhan Öğretmenevi'nde düzenlenen "Kanaat Önderleri ile Buluşma" programında yaptığı konuşmada, tüm vatandaşların Regaip Kandili'ni kutladı.

Önemli bir dönemeçten geçildiğini hatırlatan Çelik, "Türkiye yeni bir demokrasi şöleni daha yaşıyor. Milletimin önüne sandık geldi. Her zaman olduğu gibi tüm meselelerin üstünde, her türlü karar mercisinin üstünde olan, aziz milletin iradesidir." diye konuştu.

Bakan Çelik, vatandaşların nasıl bir hükümet sistemiyle yönetilmek istediklerine 16 Nisan'da karar vereceğini vurgulayarak, şunları söyledi:

"Türkiye, bu sistem içindeki krizler ve fay kırıkları yüzünden geçmişte çok büyük sıkıntılar yaşadı. İnşallah 16 Nisan'da, sandıklardan 'evet' oyu çıkmasıyla birlikte Türkiye'yi krizlerden kurtaracak, koalisyon riskinden kurtaracak sistem değişikliğine gideceğiz. Özellikle devlet hayatının içinde olanlar, mevcut sistemin ne kadar büyük krizlerle, ne kadar büyük tuzaklarla dolu olduğunu bilirler."

Çelik, 16 Nisan'dan sonra hayata geçecek Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle ilgili kılı kırk yaran taratışmalar yaşandığını anlatarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bir şey gözden kaçırılıyor. Sanki şimdiki sistem çok mükemmelmiş gibi bir tavırla yaklaşılıyor. 16 Nisan'dan sonrasıyla ilgili eleştiride bulunanların eleştirdikleri şey, mecliste AK Parti ve MHP milletvekillerinin oyuyla geçen ve milletin iradesine sunulan, sistem değişikliğinde yok. Ama şimdiki sistemde var. Şimdiki sistemde 'tek adamlık'tan diğer başka şeylere kadar her türlü unsuru görebilirsiniz. İstediği zaman, cumhurbaşkanına verilmiş aşırı yetkileri eğer birisi vesayet için kullanacak olsa, bunun geçmişte ne tür sonuçlara yol açtığını da hep birlikte gördük. Dolayısıyla, Türkiye'nin demokratik dönüşümü için bu çok büyük bir fırsattır. Bu fırsatın da İnşallah iyi değerlendirileceğini düşünüyoruz."

16 Nisan'dan sonra gelecek sistemde, hükümetin en az yüzde 50 oyla kurulacağına işaret eden Çelik, yeni sistemin Türkiye'yi krizlerden kurtaracağını, ülkenin enerjisini doğru yere akıtacağını dile getirdi.

Çelik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a ahlak dışı şekilde "diktatör" dendiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Tek adamların, diktatörlerin temel bir özelliği vardır. Sandıktan, demokrasiden, halktan korkarlar. Tankın, duvarların ve silahların arkasına saklanırlar. Demokratik devletler içerisinde bakın, sandığı en çok seven, sandığa en çok hürmet eden, sandığın gücünün altını en çok çizen bizim cumhurbaşkanımız. 15 Temmuz gecesi de gördük ki tankın arkasına, savaş uçaklarının arkasına saklanmak şeklindeki diktatörlerin ve tek adamların refleksinin aksine, çok güçlü bir şekilde halkıyla birlikte tankların ve savaş uçaklarının önüne çıktı, silahların önüne çıktı. Dolayısıyla yerli yerine oturtulmayan tabirlerle konuşuyorlar."

Rejim değişikliği tartışmalarına da değinen Çelik, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle vatandaşın yetkisinin arttırıldığını bildirdi.

Bakan Çelik, sözlerini şöyle tamamladı:

"16 Nisan'daki sistem değişikliği, rejimin daha da güçlenmesi, rejimin bu kriz marketleri, vesayet dükkanları vasıtasıyla herhangi bir şekilde istismara uğratılmaması için söz konusudur. Türkiye'de milletin faydasına bir iş yapıldığı zaman rejim değişikliğinden en çok bahsedenler, esasında rejimi en çok istismar edenlerdir. Millet lehine ne zaman bir düzenleme olsa 'rejim değişikliği' diye bunu örtbas etmek isterler. Devletin lehine ne zaman bir şey olsa 'rejim değişikliği' diye bunu krize sokmaya çalışırlar. Bakılması gereken şey şudur, milletimizin yetkisi artıyor mu azalıyor mu? Milletin yetkisi hükümet üzerinde daha çok artıyor."

Çelik'in konuşmasının ardından program basına kapalı devam etti.