Başbakan Davutoğlu Canlı Yayında - Son Dakika
Politika

Başbakan Davutoğlu Canlı Yayında

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Yapısal bir problem var bu anayasal sistemde, yapısal. Bu yapıyı beraber düzeltelim. Sonra kimin başkan olacağına millet karar verecek.

30.12.2015 23:06

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Yapısal bir problem var bu anayasal sistemde, yapısal. Bu yapıyı beraber düzeltelim. Sonra kimin başkan olacağına millet karar verecek. Seçime gidilecek, millet karar verecek. Burada sistemi doğru kurarsak, bundan sonraki nesiller rahat eder" dedi.

Davutoğlu, NTV'de katıldığı canlı yayında, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmede, yeni anayasanın, ön yargısız ve kişiselleştirmeden konuşabilmenin önemini ifade ettiğini belirten Davutoğlu, "Hele hele tartışmayı sayın Cumhurbaşkanımız üzerinden kesinlikle yapmamak. Bunu kendisine de ifade ettim. Oraya geldiği zaman başka konjonktürel bir tartışma içine giriliyor ve Cumhurbaşkanlığı makamı itibariyle de bu doğru değil, Cumhurbaşkanlığı makamına saygı, ihtiram itibariyle de. Fakat esas itibariyle tartışma odağını kaybediyor. Neyin doğru olduğunu ifade edip onu tartışalım" diye konuştu.

"Elli sene sonra yüz sene sonra da 2015-2019 arasında, Türkiye'de bulunan devlet adamları bize çok güzel iyi işleyen bir sistem bıraktılar, anayasa bıraktılar' diyebilsinler insanlar" ifadesini kullanan Davutoğlu, bazı ülkelerin çok kolay kurulup, zor idare edildiğini kaydetti.

12 Eylül Anayasası'nın kolay bir anayasa yapımı olduğunu dile getiren Davutoğlu, "Neden? Çünkü 5 tane general var, oturuyorlar 'Bu böyle olsun, bu böyle olsun. Müzakere yok, bir danışma meclisi var onların emirlerine tabi. Kolay bir anayasa yaptılar, yapım süreci itibariyle kolay. Sonra da -ben hala ilk kullandığım oydur, bilerek gittim bir de şeffaf bir zarf içine koyu renk kahverengili mor arası renkli bir 'hayır' vardı, bembeyaz bir şey, kimin ne oy verdiği belli olan bir referandumla da geçti, 70'li yıllara tepki olarak bazı halk kesimlerinde o referandumda oyu verdi.

Peki o kolay yapılan anayasayla biz zor bir devlet yönetimi yapıyoruz. Tamamıyla insani ilişkilerine dayanan, sabırla, teenni ile yürütülmesi gereken, kurumlar arası ilişkilerin doğru tanımlanmadığı, vatandaşlık hukukunun doğru dürüst yerini bulmadığı...Şimdi öyle bir şey yapalım ki, hep beraber hepimiz elimizi taşın altına koyup, önce tansiyonu düşürüp, daha sonra oturup tartışıp, en doğru olan neyse bunu yapalım" değerlendirmesinde bulundu.

AK Parti'nin sunduğu başkanlık sistemi ile ilgili soruya Başbakan Davutoğlu, komisyon üyelerini saatlerce dinlediğini belirterek, "'Her bir madde için evrensel demokrasilerde karşılığı bulunan bir atıfta bulunalım' dedim" karşılığını verdi.

"Türk tipi başkanlık sistemi" konusunda kamuoyunda oluşan algıya dikkati çeken Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Halbuki oradan kastedilen milli, bize has özellikleri de bizim ihtiyaçlarımızı da karşılayan bir başkanlık. Fakat bu evrensel demokratik değerlerden sapan bir başkanlık değil. Orada da her bir prensibin şu andaki demokratik şekilde başkanlık uygulayan ülkelerde, Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere nasıl uygulandığını da beraber değerlendirebiliriz. Diyebiliriz ki 'burada başkanın şu yetkileri fazla', onu konuşalım veya 'şurada eksik var.' Başkanlık kararnameleri uygulaması denetimden ari değildir. Yani, başkan bir kararname çıkarır, yasama bunu beğenmezse onu ilga eden bir yasa çıkarabilir. Yani Amerika'da var olan bir yasa varsa başkan onu ilga eden bir yasa çıkaramaz. Başkan bir şey çıkartırsa, parlamento onu, diyelim Cumhuriyetçiler hakimse parlamentoda onu ilga edecek, onu revize edecek bir yasa çıkarabilir.

Burada mutlak anlamda bir ferman gibi başkanın yasa çıkarması gibi bir husus yok. Böyle bir denetimsizlik, bir güç kullanamaz. Nihayet başkanın iki dönemdir şeyi. O dönem içinde ihtiyaçlara göre bir şey çıkardığında da dediğim gibi parlamentoda bu başka şekilde de düzeltilebilir, değiştirilebilir de. Yani birbirini yok eden hususlar değil bunlar. Burada önemli olan hiçbir gücün bütünüyle bütün erkleri elinde toplamaması. Bu anlamda da başkanlık sistemi güçler ayrılığına daha uygun bir sistem, doğru uygulandığında. Yanlış uygulanan yerler yok mu? Var, ülke örnekleri vermeyeyim ama var. Ancak parlamenter sistemin yanlış uygulandığı yerler de var."

Başbakan Davutoğlu, "Benimsenen model Amerikan modeline daha mı yakın?" şeklindeki soruya, "Evrensel demokratik değerlere yakın" karşılığını verdi.

Bir ülkenin sistemini idealize edip, onu aynen almayı, kendisinin kabul edemeyeceğini söyleyen Davutoğlu, "Onun için ruhuna hep atıfta bulunuyorum ve onu yok eden bir uygulama varsa onu tartışırız, kaldırırız, onu revize ederiz. Ancak mesele, bunu konuşacak zemin yok Türkiye'de. Yani şöyle bir şey olursa başkanlık sistemini savunan herkes Türkiye'de gücün biriktiği, tek elde toplandığı otoriter bir yapıyı savunuyor gibi ön yargı olduğu zaman konuşamaz hale geliyoruz. Hele hele kişiselleştiğinde sanki AK Parti ve AK Parti'nin seçeceği bir başkan bugünkü Sayın Cumhurbaşkanımız böyle bir güç kullanacak, bize hayat alanı kalmayacak gibi bir yaklaşım, bir psikoloji varsa, işte benim bu girişimim öncelikle bu psikolojiyi yok etmek için. Yani gelin konuşalım, ne diyorsanız, sizi rahatsız eden neyse onu konuşalım. Yok ama siz bir şey söylüyorsanız onu da görelim" şeklinde konuştu.

"'Bu 12 Eylül Anayasası mükemmel yürüyor, son Cumhurbaşkanımızın halk oyuyla seçilmesinden sonra aksaklıklar başladı' derseniz bu Cumhurbaşkanımıza da töhmettir, bana da, Türk siyasetine de, demokrasisine de ve 82'den bu yana bu anayasa hep problem üretti" ifadesini kullanan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Evren-Özal ilişkisinde, Özal-Demirel ilişkisinde. O kadar bu ilişkilerden muzdarip olan rahmetli Demirel dahi 28 Şubat'ta parlamenter sistemin en temel kurallarını yok sayarak nasıl bir yetki kullandı hepiniz hatırlarsınız. 28 Şubat döneminde, seçilmiş hükümet olarak görev yapan hükümetin ne zaman toplandığını düşünür müydünüz? MGK ne zaman toplanacak? Cumhurbaşkanı Demirel ne diyecek? Herkes ona bakar hale gelmişti. Aksine parlamentonun içinden rahmetli Erbakan Hocamız ile Tansu Çiller bir hükümet formülü ürettiğinde bunlar engellendi. Bunları şunun için zikrediyorum, bütün bu tecrübeleri unutup, konjonktürel bir problem gibi görmemiz lazım. Yapısal bir problem var bu anayasal sistemde, yapısal. Bu yapıyı beraber düzeltelim. Sonra kimin başkan olacağına millet karar verecek. Seçime gidilecek millet karar verecek. Burada sistemi doğru kurarsak, bundan sonraki nesiller rahat eder."

"Görüşmenizde tek gündemin anayasa olmadığı, iç tüzük, AB reformları gibi konuların da bulunduğunu, sözcülerin açıklamalarından bunlarla ilgili olumlu bir noktaya gelindiğini anlıyoruz. Başkanlık konusunda Kılıçdaroğlu'nda bir fikir değişikliği gördünüz mü?" sorusu üzerine Davutoğlu, "O kendi pozisyonunu anlattı, biz de kendi pozisyonumuzu anlattık" yanıtını verdi.

Görüşmeyle ilgili pozitif, somut adımlar şeklinde bir kaç hususun altını çizmek gerektiğini bildiren Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Birincisi, komisyonun, Anayasa Uzlaşma Komisyonunun çalışmaya başlaması. Bu şu demek, anayasa ile ilgili bir süreç devreye giriyor yani soyut tartışmaların ötesinde tekrar 'nerede kalmıştık' diyerek, tabiri caizse kaldığımız yerden yeni bir anayasa yapılma süreci başlamış olacak. Buna Cumhuriyet Halk Partisi 'evet' cevabı vermiş oldu. Dediğim gibi Sayın Bahçeli ile de görüşeceğiz.

İkincisi yine çok önem verdiğimiz bir husus, iç tüzükle ilgili. Çünkü Meclis çalışmalarını yavaşlatan en önemli etkenlerden birisi iç tüzüğün yapısından geliyor. Halbuki bizim çok seri reformlar yapmamız lazım. Onun için iç tüzüğün yeniden gözden geçirilmesi konusunda da mutabakata vardık. İç tüzükle ilgili geçmişte bir komisyon vardı, 6 madde de bir uzlaşmazlık söz konusuydu. Bu 6 madde ile ilgili olarak tekrar İç Tüzük Komisyonunun da çalışması konusunda bir mutabakata vardık. Bu önemli de bir gelişmedir.

Üçüncüsü ben bu konuda gerçekten iyi bir atmosfer yakaladığımızı düşünüyorum, o da Avrupa Birliği yasaları başta olmak üzere özellikle vize muafiyeti ile ilgili Sayın Kılıçdaroğlu destek vereceklerini ifade ettiler. Vize muafiyetinin gerektirdiği kanunlarla ilgili, kişisel verilerin korunması başta olmak üzere. Bu önemli bir adımdır çünkü biz mart sonuna kadar bunu tamamlarsak bu yasal düzenlemeleri ekim ayında vatandaşlarımızın Schengen bölgesine vizesiz gitme imkanı doğacak. Bu konuda kendisine de teşekkür ettim, çünkü nihayet bu hepimizin ortak hedefi olması lazım. Bu konuda da mutabakat sağlandı.

Reformlarla ilgili de bizim reform takvimimizi ve reform maddelerimizi onlarla paylaşacağız, onlar da kanaatlerini paylaşacaklar. Ayrıca iktidar-muhalefet olarak da bir yöntem üzerinde de bir mutabakata vardığımızı söyleyeyim, o da yasaları sevk edilmeden önce de istişare etmek. Onlar da bu konuda gereksiz zaman kaybına engel olacak şekilde birlikte bazı süreçleri grup başkanvekilliklerimizin yürütmesi. Bu da olumlu bir gelişmedir. Dolayısıyla aslında somut anlamda gerçekten olumlu bir netice hasıl olduğunu düşünüyorum. Yani Anayasa Uzlaşma Komisyonunun kurulması, İç Tüzük Komisyonunun kaldığı yerden çalışmalarına devam etmesi, AB uyum yasalarına net destek beyanı ve bundan sonra yapılacak reformlar konusunda da işbirliği yapma anlayışı, hep bunlar olumlu neticeler."

(Sürecek)

Kaynak: AA

Son Dakika Politika Başbakan Davutoğlu Canlı Yayında - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement