Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Topçu Açıklaması

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, "Başkanlık sistemine karşı çıkanların konusu kişi meselesi falan değil. Adam biliyor ki bu sistem gelirse kendisinin beslenme alanları kaybolacak. Kıyamete kadar bu sistemle asla ama asla bu millete başkan olamayacak. Bütün dert o." dedi.

Topçu, Yeni Düşünce Derneğince düzenlenen "Yeni Anayasa ve Başkanlık Sistemine Yerli ve Milli Bakış" konulu konferansta yaptığı konuşmada, Türk milletinin hem sivil bir Anayasa'yı hem de artık köhnemiş ve dar gelen bu sistemden kurtulmayı hak ettiğini söyledi.

Başkanlık sistemine karşı olanların kişisel çıkarlarından dolayı bunu istemediğini dile getiren Topçu, "Başkanlık sistemine karşı çıkanların konusu kişi meselesi falan değil. Adam biliyor ki bu sistem gelirse kendisinin beslenme alanları kaybolacak. Kıyamete kadar bu sistemle asla ama asla bu millete başkan olamayacak. Bütün dert o." diye konuştu.

Topçu, Türk milletinin başkanlık sistemini istediğini ve kendisine yakışanı yaparak doğruya karar vereceğini belirterek, "Başkanlık sistemi, keşke bunu bütün entelektüel, siyaset akıl koyarak tartışsa. Hiç ihtiyacımız olan bir mesele kişiselleştirilir mi? Buna siyasetten 'akıl tutulması' denir." ifadelerini kullandı.

Şu andaki mevcut haliyle kanunların ve Anayasa'nın cumhurbaşkanına verdiği hak ve hukukun başkanlık sisteminden kat kat fazla olduğunu dile getiren Topçu, "Sorumluluğu da yok. Başkanlık sisteminde sorumluluğu var. Kime millete karşı sorumluluğu olacak. Kim neden bundan korkuyor. Millet koruları aşacak. Millet kendisine yakışanı öyle de bulacak, böyle de bulacak. Bunlar istediği kadar bu işten kaçsınlar. Bu işin neticesinde yasama, yürütme ve yargı yerli yerine oturacak." değerlendirmesinde bulundu.

Topçu, başkanlık sisteminde üniter yapının muhafaza edileceğini, dar bölge sıfır baraj sistemiyle milletin kendisini idare edecek kişiyi doğrudan seçeceğini dile getirerek, "Zaten seçtiniz. Fiilen zaten başkanlık sistemi var." dedi.

Türkiye'nin terörle mücadele sürecini de değerlendiren Topçu, bu toprakların ve milletin asla bölünemeyeceğini parçalanamayacağını vurguladı. Yalçın Topçu, "Terörle mücadelede devlet kararlı. Siyasi erk de kararlı. İktidar kararlı. Devlet, Cumhurbaşkanı, Genelkurmay kararlı. Bu irade bizde olduğu sürece bizi bölemiyorlar, parçalayamıyorlar. Sadece canımızı acıtıyorlar." diye konuştu.

Muhalefette de aynı kararlılığı görmeyi beklediklerini dile getiren Topçu, şunları kaydetti:

"Topyekun bir mücadeleyle bu belalın üzerinden geliriz. Geldik de zaten hamdolsun. Bu eşkıyanın inlerine girildi. Kandilleri söndürüldü. Onlar başka kandiller arıyorlar şu anda. Devlet de bununla ilgili başka tedbirler arıyor. ve netice de şu anda bizim kadim şehirlerimizin sokakları ve mahallerinde, kahramanlarımızın karşısında duranlar da inanın ki yerli eşkıya değil başkasının eşkıyası. Nedeni ne derseniz de onların efendileri bizim medeniyet coğrafyamızda tıpkı 100 yıl önce olduğu gibi şimdi de bir harita değişikliği istiyorlar. Değişiklik sırasında Türkiye'nin o masada olmaması için o eşkıya ile Türkiyeyi meşgul etmek istiyorlar."

Topçu, Türkiye'nin, bulunduğu coğrafyada başkaları tarafından yeni bir harita çizilmesine asla müsaade etmeyeceğini vurgulayarak, "Bu devlet, bu millet bir şeyde daha kararlı. Artık 100 yıl önce olduğu gibi bizim medeniyet coğrafyamızda o gün 7 düvelin belirlediği, bugün de 72 düvelin belirlemeye çalıştığı haritayı kendi başlarına çizemeyecekler. Bizim medeniyet coğrafyamızda harita çizmek istiyorlarsa o masada Türkiye öyle de olacak, böyle de olacak." dedi.

Terörle mücadelede muhalefet partilerinin de milli duruş sergilemesini isteyen Topçu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Terörle mücadele topyekun bir mücadele. Devletin ve milletin elele yapması gereken mücadele. Muhalefet de bu işin dışında değil. Umut ediyorum ki muhalefet inşallah Sayın Baykal'ın sağduyu ve akıl noktasına gelir. Bugün bir yerden bir demecini okudum. Yine devlet adamlığına ve siyasi tecrübesine yakışır, yaraşır bir bölücü terörle ilgili söz söylemiş. Takdir ediyorum ve diyorum ki inşallah darısı muhalefetin temsil noktasında olanların başına."