En İyi 5 Kaleciden Biri"

Arsenal'in tecrübeli menajeri Arsene Wenger, takımının Polonyalı kalecisi Wojciech Szczesny'nin kaydettiği gelişimi överken, ligin en az gol yiyen takımı olan Arsenal'in aynı dönemdeki performansı genç file bekçisi ile paralel.

Altyapı efsanesi Arsenal'da

Geçtiğimiz hafta sonu Premier League'de 100 maç barajını aşan Szczesny, lig lideri takımın önemli parçalarından biri olmayı başardı. Oysa geçmiş sezonlarda yoğun şekilde eleştiriliyor, Arsenal'in eksik yanlarından birisinin kalesi olduğundan dem vuruluyordu. Bu sezon ise geride kalan 22 maç haftasında yalnızca 19 gol yiyerek düzenli oynayan kaleciler arasında maç başına ligin en az gol yiyen kalecisi olan 23 yaşındaki genç file bekçisi, hocası Wenger'in övgüsünü aldı:

"Gelişiminin bir yönü hiç kuşkusuz mental tarafta, zira artık daha olgun. Artık daha kararlı, daha atik ve daha çabuk. Her zaman çok nitelikli bir çocuktu, çünkü oldukça zeki ve tecrübelerinden çok çabuk ders alıyor. Ona her daim güvendiğim için mutluyum, gelişerek çok iyi bir kaleciye dönüştü ve artık onun Premier League'in en iyi 5 kalecisinden biri olduğundan kimse şüphe edemez."

Arsenal çok farklı

Fransız menajer, hakkında bu sözleri sarf ettiği Szczesny'i geçen sezonun sonuna doğru birkaç maç düşük performansından ötürü yanında oturtmuştu. Ancak aradan geçen zamanda takımla birlikte genç kaleci de seviye atladı; nitekim bu sezonun Arsenal takımı geçmiştekilere benzemiyor.

Wenger: Savaşmaya hazırız

Lige alışan ve iyiden iyiye takımın arka alan liderliğini üstlenen kaptan Per Mertesacker, günden güne hamle başarısını artıran Laurent Koscielny ve artık daha emniyetli görünen bekler ile arkada sağlam duran Arsenal, geri dörtlünün önüne monte ettiği savaşkan Mathieu Flamini ile birlikte direncini birkaç seviye birden artırdı. Takım savunması güven veriyor ve belki şampiyonluk inancını esas olarak bu durum teşkil ediyor:

"Ocak 2013'ten beri takımın aldığı sonuçlarda gösterdiği istikrar, olgunlaşmayla gelen gücü yansıtıyor. Defansif olarak artık daha stabil bir takımız ve bu sayede çok daha sakin ve rahat şekilde oynuyoruz."

Wenger bunları söylerken, takımı çok iyi bir sezon geçiriyor ama yakın zamanda daha iyisi vardı. Yine kupasız geçen 2007/08 sezonunda 22. maç haftasını 54 puanla geçen (şimdi 51) Arsenal, santrforu Eduardo'nun yaşadığı ağır sakatlık sonrası dağılmış ve ligi ancak üçüncü sırada tamamlayabilmişti. Şimdi ise tek bir oyuncuya kesinlikle bağımlı değiller ve böyle olmadıklarını sezonun geri kalan bölümünde ispatladılar.

Arsenal'den Szczesny'e

Tüm bunlar, onları şimdiye dek ligin en iyisi yapmaya yetti. Hafta sonu 2-0 kazandıkları Fulham'a iki gol birden atan Santi Cazorla da bu durumu özetliyor:

Wenger ve Almanlar

"Geçen sezondan değişen şeyler var. Daha önce 2-0 öne geçtiğimiz maçlarda baskı yiyor, hatta puan kaybediyorduk. Şampiyonluğa oynayan bir takımda böyle şeyler olmamalı. Bu sezon ise takım daha sağlam duruyor ve maçları koparmada çok daha iyiyiz. Şimdilerde zirve bizim, çünkü ligin en iyisinin biz olduğumuzu sahada gösteriyoruz."

Takımın yükselen performansı Szczesny'den, genç Polonyalı'nın artan kalitesi ise Arsenal takımının yaklaşık on yıllık takım inşası süreci ve Mesut Özil'in transferinden bağımsız değil.