Top da Sizin Olsun Saha Da…

Bülent Değerli

Gerilimden beslenip milyonları da peşinden uçurumun kenarına sürükleyenler hellip; Nefret üzerine, kin üzerine başarı inşa etme hayaliyle milyonları, kardeşleri, hemşehrileri birbirine düşman edenler hellip; Tribünleri, tek renge, tek sese mahkum edenler...

Sorumluluk nedir bilmeyen, bol keseden esip gürleyen, taraftarın gözdesi olacağım hevesiyle amigoluğa soyunan, ettiği sözün gideceği yeri, yaratacağı tahribatı kestirmekten aciz ancak vaziyeti idare eden idareciler hellip;

Futbolcuları gladyatör yerine koyup, tribüne futbol izlemeye değil, kan görmeye gelen, gönül verdikleri (!) renkleri küçük düşürmekten başka bir işe yaramayan sözüm ona taraftarlar hellip;

Meslektaşının emeğine göz koyabilecek kadar yolunu şaşırabilen, 'Ne kadar çok tekme atar, ne kadar çok sağa sola sataşırsam beni o kadar severler' diye çırpınan çakma kahramanlar hellip;

Psikoloji, sosyoloji, iletişim, futbol tarihi, teknik-taktik bilmeden, gerçekleri değil sadece fanatiklerin duymak istediklerini yazan, en basit analizi dahi yapacak bilgiden yoksun, anca kuru gürültü yapmayı/yazmayı bilen fikirsiz yorumcular ve bu küçük adamlardan medet uman yöneticileri hellip;

Adaleti, kanunları, kuralları ayağına taş bağlayıp denize atan futbolun tüm kurumları hellip;

El ele verip mahvettiniz güzelim oyunu, gasp ettiniz milyonların sevdasını. Yerle bir oldu çocukluk aşkımız hellip; Sahaya girip topumuzu çaldınız hellip;

Futbolu hak etmiyorsunuz. Hepiniz gidin! Yerinize sadece şu fotoğraftaki 3 adam gelsin. Bir de Baba Hakkı'yı transfer ederiz yanlarına hellip; Üçü oynar İslam Baba da yorumlar.

Top da sizin olsun saha da hellip; Sizinle aynı oyunu oynamaktansa...