Dört Yıldır Hafta Sonlarını Ailece Kütüphanede Geçiriyorlar

HİKMET FARUK BAŞER - Kayseri'de yaşayan anne-baba, kitap sevgisi aşılamak için üç çocuğuyla her hafta sonu aksatmadan kütüphaneye gidiyor.

19 yıllık öğretmen baba Çetin Şentürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 4 yıl önce ilk çocuklarının okuma yazma öğrenmeyi başlamasıyla 75. Yıl İl Halk Kütüphanesine gelmeye başladıklarını ifade ederek, "Çocuğum kütüphanede kitapları gördü ve çok sevdi. Ardından diğer iki çocuğumda okuma yazmayı öğrenince onları da getirmeye başladık. Sonra kızımla devam ettik. Ondan sonra çocuklarla beraber her hafta kütüphaneye düzenli gelmeye başladık" diye konuştu.

Çocukların okuma alışkanlığı kazanması

Böylece çocuklara okuma alışkanlığını kazandırdıklarını ifade eden Şentürk, "Evde de okuma saatleri yapıyoruz. Ama kütüphanede okumak çok farklı bir duygu. Birinci sınıftan itibaren buraya getirmek, burada bilgi zenginliğini göstermek çocuklarımızda farklı duygular oluşmasına neden oluyor" şeklinde konuştu.

Çetin Şentürk, çocuklarının olmasının ardından eşiyle daha sık kitap okumaya başladıklarını belirterek, şunları kaydetti:

"Çocuklarımız aileden ne görürse onu yapıyorlar. Kitap okuyan çocuklar, hayatta daha başarılı oluyor. Hayatta başarılı olabilmek için kendinizi iyi ifade edebilmemiz gerek. Kütüphaneye evimizi biraz uzak olduğu için haftada bir gün kütüphaneye geliyoruz. Burada en az bir saat kitap okuyoruz. Kitap okuduktan sonra da çocuklarımızla birer kitap seçip evimize getiriyoruz. Çocuklar kitaplarını kendileri seçiyorlar ama onların seviyesine uygun kitaplar seçmeye çalışıyoruz. Eşimle beraber ayda ortalama olarak 6 kitap okuyorum. Çocuklarda ayda ortalama 15 ile 20 kitap okuyor."

Anne Meral Şentürk ise babasının sayesinde kitapla tanıştığını ve 7 yaşında kütüphaneye getirildiğini anlatarak, "Ben babam sayesinde kitapla tanıştım. İnsan zaman içerisinde o alışkanlığı kazanınca kendi çocuğuna da bunu yaşatmak istiyor. Kitap kokusunu çok seviyorum. O kokuyu çocuklarıma da alıştırmaya çalıştım" ifadesini kullandı.

Kitap okumanın hayatlarının bir parçası haline geldiğini belirten anne Şentürk, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çocuklarımıza 'oğlum git ders çalış kitap oku' demiyoruz. Onlarla beraber okuyarak, kitap okumaya alıştırıyoruz. Ailemiz için kitap okumak hayat tarzı. Biz aile olarak çok şanslıyız. Çevremize örnek oluyoruz, komşu çocuklarımız bize geliyor. Onlara da alıştırmaya çalışıyoruz, kitap hediye ediyoruz. Yıllardır bizi hep okurken görüyorlar komşularımız. Kütüphaneyi onlara da sürekli öneriyoruz. Çünkü kitapları kütüphane ortamında okumak çok farklı bir duygu. Çocuklarım genelde macera kitapları okuyorlar. Biz de tarih kitapları."

Hamileyken de kütüphaneye gitti

Çocuklarına hamileyken de kitap okuduğunu vurgulayan anne Şentürk, "Arkadaşlarımız bize gelip 'çocuklarımızı kitap okumaya nasıl alıştırırız' diye soruyorlar. Çocuklar 10 yaşına gelmiş. Ben 'geç kalmışsınız' diyorum. 'Biz bu alışkanlığa anne karnında başladık' diyorum" değerlendirmesinde bulundu.

4. sınıfa giden çocuklardan Ömer Halil Şentürk ise ayda ortalama 20 kitap okuduğunu belirterek, "Okula kitaplarımı götürüyorum. Teneffüslerde fırsat buldukça kitap okuyorum. Macera tarzı kitapları çok seviyorum" dedi.

Ailenin küçük çocuğu Feyza Şentürk ise 3 yıldır kitap okuduğunu ve kütüphaneye gelip kitap okumayı çok sevdiğini dile getirdi.