Dünya Otizm Farkındalık Günü

Bayburt'ta, otizm konusunda farkındalık oluşturmak amacıyla "Otizmin Farkındayız" konulu konferans gerçekleştirildi.

Dünya Otizm Farkındalık Günü dolayısıyla İl Halk Sağlığı Müdürlüğü ile Bayburt Üniversitesince İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Prof. Dr. Gökhan Budak Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen konferansa, üniversite çalışanları ile bazı öğrenciler katıldı.

Konferansa konuşmacı olarak katılan Halk Sağlığı Müdürlüğü Psikoloğu Gizem Kuşdemir, otizmin erken yaşlarda meydana gelen ve ömür boyu süren bir rahatsızlık olduğunu söyledi.

Otizmle ilgili en öncelikli bilinmesi gereken şeyin erken tanı olduğuna dikkati çeken Kuşdemir, "Otimde 0-3 yaş döneminde genellikle daha belirgin davranışlar sergileniyor. Göz teması kurulmaması, seslenildiğinde yanıt verilmemesi ya da yalnız kalma daha çok tercih ediliyor. Diğer çocuklarla iletişimin kurulmaması, aşırı sese, aşırı kokuya, bazı belirgin renklere tepkiler verilmesi, öfke nöbetleri geçirilmesi ve iletişimde belirgin bir gecikmenin olması bizim için erken tanıda önemli. Çocuk 1, 2 yaşında ve yaşıtlarına oranla kurduğu kelimeler çok az, göz teması letişimi kurmuyor ve çocukla bir bağlantı kuramıyorsak bu bizim şüphelenmemizi gereken bir durum ve bir uzmana başvurmamız gerekiyor" dedi.

Otizm tanısı alan çocuklarda ebeveylerin karamsar olmamasının onların gelişimleri için önemli olduğunu ifade eden Kuşdemir, şunları kaydetti:

"Çünkü diğer çocuklar kadar gelişimsel olarak dil gelişimleri çok belirgin olmayabilir ama çok farklı alanlarda özellikleri çok farklı alanlarda becerileri olabilir. Sayısal ya da görsel zekalarında, bağlantı kurmada, odaklanmada çok yetenekli olabilirler. En önemli şey erken tanı ve yoğun eğitim alma. Tanı aldıktan sonra çocuğun çok düzenli ve yoğun şekilde eğitim alması gerekir. Eğitimle birlikte yapması gereken davranışlar yada yapmaması gereken davranış çocuğa özel eğitimle öğretilir. Bu dönemde ebeveynlerin çok sabırlı, olayın pozitif taraflarına odaklanması, olumlu düşünmesi gerekir."