Kuklaların İpiyle Hayata Bağlıyorlar

Yıldız Gündoğmuş - Milletlerarası Kukla ve Gölge Oyunu Birliği (UNİMA)tarafından kurulan komisyonla, çatışma ve doğal afet bölgesinde yaşayanlarla, engelli ve sokak çocuklarına kukla gösterileri aracılığıyla terapi ve eğitim verildiği bildirildi.

UNİMA Başkanı Dadi Pudumjee, bir programa katılmak için geldiği Eskişehir'de, AA muhabirine UNİMA olarak yaptıkları çalışmaları anlattı.

Dünya'da 83 ülkede merkezleri bulunduğunu belirten Pudumjee birlik içerisinde çeşitli komisyonları olduğunu ve özellikle Eğitim ve Terapide Kukla Komisyonu'nun kuklalarla eğitim ve terapiyi birleştirdiğini vurguladı.

Komisyon üyelerinin gönüllülerden oluştuğuna dikkati çeken Pudumje,

"Komisyonumuz sayesinde tsunami, deprem gibi doğal afet ve savaş bölgelerinde yaşayanlarla, engelli veya sokakta yaşayan çocuklara kuklalarla terapi ve eğitim veriyoruz. Örneğin kendi ülkem olan Hindistan'da UNESCO ile sokak çocuklarıyla ilgili bir proje kapsamında eğitimler ve gösteriler gerçekleştirdik. Eğitimler sonunda öğrendiğimize göre 8 çocuk hayatlarını artık böyle idame ettiriyor, sokaklarda ve televizyonlarda kukla gösterileri sergiliyor" diye konuştu.

-Kuklalarla madde bağımlılığı eğitimi-

Bu eğitimlerde madde bağımlılığı gibi konuları da işlediklerini ifade eden Pudumjee, şunları kaydetti:

"Kuklayla bazı hassas konuların algılanmasını sağlamak daha kolay oluyor çünkü objektif bir nesne. Bazen aktörler canlı bireyler oldukları için bazı kültürel etkenlerden dolayı anlatılmak isteneni gösteremeyebiliyor ama çocuklar kuklayla bunu görebiliyorlar."

Kukla ve gölge oyununda nadir bulunan karakterlerin araştırmasını yaptıklarına değinen Pudumjee, bu araştırmalarda Türk karakterlere de rastladıklarını aktararak, şöyle konuştu:

"Karagöz ve Hacivat dünyada bütün kukla sanatçıları tarafından biliniyor ancak önemli olan bu geleneksel sanatı çağımızda da devam ettirebilmek ve karakterlerin yaşatılması için daha genç jenerasyonu bu sanata dahil etmek çünkü yeni medyayla birlikte bunlar unutuluyor. Bu geleneksel sanatı yaşatmak için bizim yapmamız gereken, eski geleneklerle bugün arasında bir bağ kurmak. Bunu da örneğin üniversitelerde iki ayda bir gösteri düzenleyerek, festivaller, sempozyumlar ve toplantılarla yapabiliriz."

Yayıncı: Mürsel Çetin - ESKİŞEHİR