Lakapları ile Tanınıyorlar

Şenol Erden - Tekirdağ'ın Hayrabolu ilçesinde vatandaşların, Soyadı Kanunu'ndan önce meslekleri, fiziksel özellikleri ve geldikleri yörelere göre aldıkları lakaplar, halen kullanılıyor.

Hayrabolu ve köylerinde halk arasında vatandaşlar, halen Soyadı Kanunu'ndan önce aldıkları, "Köse, uzun, leblebici, kalburcular, viran, pandur, gaziler, karabıyıklar, bıçakçılar, hamamcılar, keçi, bahçıvan, fındık, combalak, tıyık, çoban, kabakçılar, pırpıtlı, kangalak, karabacak, baklacılar, onbaşılar, bozoğulları, mollalar, sarılar, karnobatlı, kartal, hımhım, tiko, aşık, kahküllü ve şekerci" gibi lakaplarla anılıyor.

Kahya Mahallesi Muhtarı Zeynel Çavluer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, lakap geleneğinin Soyadı Kanunu'ndan öncesine dayandığını belirtti.

Yörelerinde "muhacir" olarak tabir edilen, Yunanistan, Bulgaristan, Makedonya, Yugoslavya gibi balkan ülkelerinden gelen vatandaşların yaşadığını ifade eden Çavluer, "Lakapları, mahallemizde genelde 50-60 yaşın üzerindeki vatandaşlarımız yaygın olarak kullanıyor. Soyadlarından tanınmayan kişiler, lakaplarından tanınıyor" dedi.

İlçede yaşayanların aldıkları lakaplarda, kişilerin geldikleri yöreler, söyledikleri veya söyleyemedikleri kelimeler, fiziksel ve belirgin özelliklerinin etkili olduğunu belirten Çavluer, kişilerin kendilerine verilen lakapları ile çağrılmasının kimseyi rahatsız etmediğini ifade etti.

İlçede yaşayan Hasan Demir, kendisinin yaşadığı çevrede aynı isimde birçok kişinin bulunduğunu anlatarak, "O nedenle ilçenin büyük bölümü beni diğer Hasan ismindeki şahıslardan ayırt etmek için mesleğim bıçakçılık olduğundan "Bıçakçı Hasan" diye tanır."diye konuştu.

Salih Kavuran da dedesinin kendisine anlattığına göre, Selanik'ten Hayrabolu'ya göç ettiklerini ve ilçede leblecilik yaptıklarından dolayı herkes tarafından "leblebici" olarak tanındıklarını ifade etti.

- TEKİRDAĞ