Samsun Emek ve Demokrasi Güçleri: "Bugün Asgari Ücret, İşçiyi Koruyan Bir Taban Olmaktan Çıkartılmıştır" - Son Dakika
Son Dakika Logo
Yerel

Samsun Emek ve Demokrasi Güçleri: "Bugün Asgari Ücret, İşçiyi Koruyan Bir Taban Olmaktan Çıkartılmıştır"

19.12.2025 11:17  Güncelleme: 12:31

Samsun Emek ve Demokrasi Güçleri, 2026 bütçesi ve asgari ücrete ilişkin basın açıklaması yaptı. Açıklamada, "Bugün asgari ücret, işçiyi koruyan bir taban olmaktan çıkartılmış, adeta daha yüksek ücretlerin önüne set çeken bir üst sınıra dönüştürülmüştür. Bir dönem yalnızca işe yeni başlayan işçilere deneme sürecinde ödenen geçici bir ücret olan asgari ücret, AKP iktidarının politikalarıyla milyonlarca çalışanın kalıcı ücreti haline gelmiş; kamuda dahi ihaleler asgari ücret üzerinden hesaplanır olmuştur" ifadeleri yer aldı.

Haber: Mehmet Rebii ÖZDEMİR

(SAMSUN)Samsun Emek ve Demokrasi Güçleri, 2026 bütçesi ve asgari ücrete ilişkin basın açıklaması yaptı. Açıklamada, "Bugün asgari ücret, işçiyi koruyan bir taban olmaktan çıkartılmış, adeta daha yüksek ücretlerin önüne set çeken bir üst sınıra dönüştürülmüştür. Bir dönem yalnızca işe yeni başlayan işçilere deneme sürecinde ödenen geçici bir ücret olan asgari ücret, AKP iktidarının politikalarıyla milyonlarca çalışanın kalıcı ücreti haline gelmiş; kamuda dahi ihaleler asgari ücret üzerinden hesaplanır olmuştur" ifadeleri yer aldı.

TBMM Genel Kurulu'nda devam eden bütçe görüşmeleri ve asgari ücret belirleme süreci devam ederken Samsun Emek ve Demokrasi Güçleri (EDG), İlkadım ilçesi Süleymaniye Geçidi'nde bir basın açıklaması yaptı. EDG adına Yürütme Üyelerinden Ayten Kutlu tarafından okunan açıklamada, asgari ücret politikaları, bütçe tercihleri ve emekçilerin içine sürüklendiği yoksulluk tablosu eleştirildi.

Açıklamada, şunları kaydedildi:

"2026 yılında uygulanacak asgari ücretin belirleneceği günleri yaşıyoruz. Bu ayın sonunda yeni asgari ücret açıklanacaktır. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 39. maddesine göre asgari ücretin amacı, işçilerin ekonomik ve sosyal koşullarını düzenlemek ve daha düşük ücretlerde çalıştırılmasını önlemektir. Ancak bugün asgari ücret, işçiyi koruyan bir taban olmaktan çıkarılmış, adeta daha yüksek ücretlerin önüne set çeken bir üst sınıra dönüştürülmüştür. Bir dönem yalnızca işe yeni başlayan işçilere deneme sürecinde ödenen geçici bir ücret olan asgari ücret, AKP iktidarının politikalarıyla milyonlarca çalışanın kalıcı ücreti haline gelmiş; kamuda dahi ihaleler asgari ücret üzerinden hesaplanır olmuştur.

Asgari ücretin belirlenme sürecinde kadın emeği sistematik biçimde yok sayılmaktadır. Kadınların üretimdeki yeri, ev içi emek yükü ve bakım sorumlulukları dikkate alınmamakta; kadın emeği için pozitif ayrımcılık tanınmamaktadır. Öte yandan ücret artışları, TÜİK'in gerçeği yansıtmayan enflasyon oranları esas alınarak belirlenmektedir. Rakamlar kağıt üzerinde artsa da alım gücü sürekli düşmekte, emekçiler yoksulluğun ve sefaletin pençesine itilmektedir. TÜİK, gerçekleri açıklayan bir kurum olmaktan çıkmış, iktidarın hedeflerine uygun veriler üreten bir yapıya dönüşmüştür.

"Dört kişilik bir ailenin insanca yaşam giderleri esas alınarak yapılmalıdır"

Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun işveren ve iktidar ağırlıklı yapısı nedeniyle buradan işçiyi rahatlatacak bir karar çıkması mümkün değildir. Komisyon yapısı işçiden yana çoğunluk esasına göre yeniden düzenlenmelidir. Çalışanların asgari ücret kıskacından kurtulabilmesi için sendikalar üzerindeki devlet ve işveren baskısı kaldırılmalı, gerçekçi ve güvenceli bir toplu sözleşme sistemi hayata geçirilmelidir. Yüksek enflasyon koşullarında asgari ücret yılda bir kez değil, en az üç ayda bir güncellenmeli; hesaplama yalnızca işçi üzerinden değil, dört kişilik bir ailenin insanca yaşam giderleri esas alınarak yapılmalıdır.

Uygulanan politikaların temel amacı, tek adam rejimi altında geniş halk kesimlerini yoksullaştırmak ve ülkenin tüm kaynaklarını küçük bir azınlığın ve yandaş sermayenin hizmetine sunmaktır. Hayat pahalılığı, zamlar, düşük ücretler, baskı ve şiddet bu rejimin ömrünü uzatma araçlarıdır. Muhalefetin baskı altına alınması, muhalif parti yöneticilerinin, milletvekillerinin ve seçilmiş belediye başkanlarının sudan gerekçelerle gözaltına alınması ve tutuklanması da bu bezirgan düzenin devamı içindir.

"Belediyeler çalışanlarının ücretlerini ödeyemez hale gelmektedir"

Muhalif belediyelere yönelik açık 'silkeleme' politikaları, doğrudan halkın kamu hizmeti almasına müdahaledir. Bu politikalar nedeniyle belediyeler hizmet üretmekte zorlanmakta, hatta çalışanlarının ücretlerini ödeyemez hale gelmektedir. Atakum ve Tekkeköy belediyelerinde yaşananlar bunun somut örnekleridir. Belediyeler kamu kuruluşlarıdır, çalışanları da kamu emekçisidir; ücretlerin geciktirilmesi devlet ciddiyetiyle bağdaşmaz. Gerekli yasal düzenlemeler yapılarak belediye çalışanlarının maaşları her koşulda, gerekirse hazine desteğiyle zamanında ödenmelidir. Yeni asgari ücret, önce insanca yaşanacak bir düzeye çıkarılmalı, ardından gerçek enflasyon oranında artırılmalıdır. Asgari değil, azami koşulların; toplumsal refahın, barışın ve insanca yaşamın konuşulacağı günler için mücadelemiz sürecektir."

Basın açıklamasının ardından "Asgari değil, yaşanabilir bir ücret için" başlıklı bildiri dağıtılarak, imza kampanyası başlatıldı.

Kaynak: ANKA

Son Dakika Yerel Samsun Emek ve Demokrasi Güçleri: 'Bugün Asgari Ücret, İşçiyi Koruyan Bir Taban Olmaktan Çıkartılmıştır' - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement