Bir Başkadır Benim Mesleğim - Son Dakika
Güncel

Bir Başkadır Benim Mesleğim

Bir Başkadır Benim Mesleğim

Hiç kimseye, kişiye kuruma ya da düşünceye karşı değil karşılıksız ve gönülden sevdiğim Bartın için yazıyorum.

09.05.2012 22:51  Güncelleme: 22:49

Hayatımda iki şeye vuruldum ŞANLI TÜRK BAYRAĞINA ve GÜZEL BARTINIMIZA.2007 yılında Bartın'ın her yerde sesi olarak yola çıktık. İlimizi Türkiye'ye tanıttık.

Çünkü annemizden helalinden ak be ak sütünü içtik. Ailemizi, dostlarımızı ve beraber yürüdüklerimizi satmadık. Hakkı hakka yazdık. Aldık başımızı gezgin bir yürekle adım adım memleketimizi gezdik. Elimizde memleket gazeteleri yüreğimizde meslek aşkı BARTIN'ı anlattık bıkmadan usanmadan. Para karşılığı haber yazmadım. Satılık gazetecilerden ya da kiralık kalemlerden olmadım. ADAM'A ADAM, HANIMEFENDİYE HANIM EFENDİ dedik. Gerisini ağzımıza almadık.

Almayıp ta yüreğimize, dilimize İRİN bulaştırmayız. Vefalı olduk. Kimseyi satmadık. Türkiye yükselsin SÜPER GÜÇ olsun, BARTIN kalkınsın insanlarımız mutlu ve huzurlu olsun dedik. Siyasetçisinden, bürokratına, gazetecisinden, yazarına, sanatçısına herkese elimizi uzattık. Gün geldi eleştirdik, gün geldi doğruları yazdık. Kimsesizlerin sesi olduk. Sesimiz KERKÜK' e uzandı.

Kerkük'ün Sesi Gazetesi

23 Şubat 2009 tarihinde Güngör Yavuzaslan tarafından kurulan Kerkük'ün Sesi Gazetesi Bartın merkezli uluslararası siyasi haber gazetesidir. Merkez bürosu ve idari yönetimi Bartın'da olan gazetenin Yazı İşleri Müdürlüğü Güngör Yavuzaslan tarafından yürütülen gazete aylık olarak Bartın'da hazırlanıp Bartın ve Türkiye'nin yanı sıra Irak Türkmeneli'ne de dağıtılmaktadır. 2011 yılında 30 sayıya ulaşan gazete Ortadoğu ve Türk Dünyası haberlerinin yanı sıra Bartın'da yapılan Irak Türkleri ile ilgili çalışmalara da yer vermektedir

BARTIN GAZETECİLER DERNEĞİ

Bartın Gazeteciler Derneği 2 Şubat 2001 tarihinde Hulusi Elmas başkanlığında Halil Tekin, Güngör Yavuzaslan, M. Ahmet Oktay, Ercüment Özkaya, Rıdvan Göçmenoğlu ve Şükrü Ayaz'da oluşan kurucular kurulu tarafından kurulmuştur.

Dernek kurucusu Hulusi Elmas 30 Ocak 2005 tarihine kadar 2 dönem derneğin başkanlığını yaparak 30 Ocak 2005 tarihinde yapılan 2. Olağan genel kurulda aday olmayarak kurucu başkan olarak Bartın tarihine geçen Hulusi Elmas sonrası M. Ahmet Oktay , BGD'nin başkanlığına genel kurul tarafından seçilmiştir.2005 yılında yeni yönetim M. Ahmet Oktay, Rıdvan Göçmenoğlu, Hikmet Sönmez, Halil Tekin, Naim Çetin, Aykan Sağ, Ömer Ak'tan oluşmuştur. Denetleme Kurulu ise Şafak Güngör, Şükrü Ayas, Ebru Sucu'dan oluşurken Yüksek Onur Kurulu Güngör Yavuzaslan, Sefai Yolcu ve Birol Çınar'dan oluştu.

28.10.2007 tarihinde yapılan 2.Olağanüstü genel Kurul sonucunda Güngör Yavuzaslan, İbrahim Balıkçı, Sefai Ak, Savaş Balta, Rıdvan Göçmenoğlu, Sıtkı Gevrek, Ömer Ak'tan oluşan yeni yönetim görev başına gelmiştir. Denetleme Kurulu ise, Hasan Camcı, Ertuğrul Karakayış, Orhan Acar'dan oluşmuştur. 03.04.2011 tarihinde yapılan Derneğin 5. Olağan genel kurulunda Güngör Yavuzaslan, Halil Tekin, Çetin Asma, Selim Bostancı, Ayhan Acar, Naim Çetin, Ayhan Acar'dan oluşan yönetim görev başına gelmiştir.

TARİH ŞAHİT

Bartın'da Yerel Basın Tarihi kitabının yazarı Çetin Asma eserinin arka kapağında ''Basın her gün tarih yazar" diyerek mesleğimizin tarihe not tutuğunu belirtir. Gazeteciler her gün tarihe şahitlik ederler. Gazetecilik mesleğim boyunca başta Esen Aliş ve Çetin Asma olmak üzere meslek büyüklerimden aldığım ışıkla Bartın'a, Türkiye'ye ve insanlığa faydalı çalışmalar yapmaya çalıştım.

Gazetecilik mesleğini haber yazmak, fotoğraf çekmenin ötesinde hayata ve zamanın akışına şahitlik etmek. Bartın Gazetemizin arşivlerini incelerken adeta bir zaman tünelinde gezinti yaparız. 10 yıllık gazetecilik hayatında kalemime takılanları sizle paylaşmak istedim. Yazar İsa Küçük'ün Halet Abla Destan'ını okuduğumda Prof. Dr. Halet Çambel'in yaşam mücadelesinden etkilendim. Yazarında farklı yorum ve çalışması bende de bir kitap yazmak fikri oluşturdu.

Bartın'da bulunduğum her gün mutlaka uğradığım Azim Kitabevi'nde bulunan yüzlerce kitap arasında benimde bir eserim olması için Esen Aliş Bey bana cesaret verdi. Şu yalan dünyada kendimce yaşadığım hislerden oluşan şiirlerimi, yazılarımı ve gazetecilik faaliyetlerimi sizlerle paylaşmak için bu kitabı yazdık. Gazetecilik hayatım boyunca hep insanlığa, Bartın'a ve ülkeme faydalı olmak için uğraştım. 23 Şubat 2009 ilk sayısını yayınladığımız Kerkük'ün Sesi Gazetesi ile yeni ufuklara yol açtık.

Prof. Dr. Suphi Saatçi, Erşat Hürmüzlü, Mehmet Tütüncü, Kemal Beyatlı, Sadun Köprülü, İmdat Terzi, Savaş Avcı ile başlayan yürüyüşümüz ilerleyerek devam ediyor. Irak Türklerinin yanı sıra Kerkük'ün Sesi Gazetemizde tüm Türk Dünyasının ve sesini duyuramayan halkların sesi olmaya devam ediyoruz. Bartın Gazeteciler Derneği olarak yaptığımız Gök Hilal programında Doğu Türkistan'dan, Ahıska'ya, Kırım'a, Kerkük'e, Batı Trakya'ya, yaptığımız çalışmaları Bartın yerel basınıyla paylaştık. Unutulan yok sayılan Araftakilerin sesi olduk.

BARTIN'DA BİR MARDİN'DE DE BATMAN'DA DA

Bartın Gazeteciler Dernek Başkanı olarak ilimizi temsilen gittiğim etkinliklerde Bartın'dan geldiğimi söylediğimde insanlar bazen ''Batman mı?, Mardin mi?, Bayburt mu?'' diye sorduklarında ben hep "Batmanlıyım, Mardinliyim, Bayburtluyum" diye cevap vererek Bartın'ın Karadeniz'in şirin bir ili olduğunu anlattım.

Gazetecilik mesleğimde gündeme fazla getirilmeyen konuları öncelikli olarak işlemeye çalıştım. Hep eleştiri aldım. Kimi olumlu, kimi olumsuz ve yazmaya devam ettim. Bartın'dan Türkiye'ye, Kerkük'e ötelerin ötesine uzanmaya çalıştık. Elbette bu yolda birçok şeye şahit olduk. Basın tarih yazdı biz de şahitlik ettik. Bazen Diyarbakır Silvan'a kütüphane için kolları sıvadık, kimi KKTC'de Denktaş'la sohbet ettik.

Bir sabah Selim Bostancı, Ayhan Acar, Halil Tekin güneşten önce uyanıp haber peşine koştuk, kimi Naim Çetin'le çay tadında memleket kritiği yaptık. Zaman geçti ve biz şahitlik yaptık. Varlıklarını aziz vatanımızın varlığına armağan eden şehitlerimizi ve gazilerimizin hep yanı başında olduk. Onların hizmetkârı olduk. Bartın Şehit ve Gazileri Derneğinin tüm etkinliklerinde gönüllü nefer olduk.

TARİHE NOT TUTARKEN

Gazetecilik mesleğimde tarihe şahitlik ederken kalemime takılanları sizlerle hep paylaşıyorum. Elbette yazılmayan anlatılmayanlar var. Onlar zamanın vicdanında yerini almışlardır. Gerçekler eninde sonunda ortaya çıkar. Babam Mehmet Yavuzaslan'a hediye ediyorum.1998 yılında hakka yürüyen babam hep Aziz Türkiye'mize, Bartın'a insanlara faydalı işler yapmamız için bizi yetiştirdi. Ustalarımız ve okuyucularımız eksikliklerimizi acemiliğimize versin. Her şeyin en güzeli ve iyisi sizinle olsun.

Bir Başkadır Benim Mesleğim

Mete Akyol bir Bartın dostu. Akyol un son kitabının son kısmını sizle paylaşacağım.-''Şimdiki gazetecilik değil, bültenciliktir. Bizim zamanımızda gazete formatında olup da, gazete olmayan bültenler vardı. Bugünkü gazeteler holdinglerin bültenleri, borazanları. Onlar halkın sesini değil, şirketlerin sesini duyuruyorlar.

Genç gazeteci arkadaşlarımın omuzlarına bugün yüklenen görev, bizim zamanımızın görevinden çok daha ağırdır. Onlara yalnız''gazeteci''kimliğini hak ettiği yörüngesine oturtmak yükümlülüğü taşımak zorunda değiller,''gazete''kimliğini de hakkı olduğu düzeyde yörüngesine oturtmakla birinci derece görevli ve sorumludurlar. 1) Ne için kullanıldığınızı bilin.

Hiç bir haber size sebepsiz yere verilmez.. Biri size bir haber ulaştırdığında, haberin kimin çıkarına hizmet ettiğini, kimin karşısında olduğunu iyi tahlil ettikten sonra haberinizi yayınlayın.

2) Haber değişimdir, değişimi takip edin.

Bulunduğunuz ortamdan haber çıkartmayı öğrenin.. Bunun en kolay yolu değişimi takip etmektir.

Bir yer, bir olay veya bir insandaki algılanabilir her türlü değişiklik, değişim veya değişmeme haberdir. Değişim her yerdedir, dolayısıyla haber de. Hislerinize güvenin.

3) Kendi objektivitenizi daima sorgulayın.

Bir gazeteci kendini direk ilgilendiren bir haberi de yazabilir, kendiyle hiç alakası olmayan bir haberi de. Her iki şartta da tüm tarafların açısı haberde olmalıdır. Gerçekleri değiştiremeyeceğinizi unutmayın.

4)Özel hayat ile kamusal alan çizginizi doğru belirleyin..

Kendi çevrenizde olan olayları haberleştirirken ile başka çevrelerde olan olayları haberleştirmeniz arasında mahremiyet olarak hiç bir fark olmamalıdır. Kimsenin izni olmadan özel hayat teşhir edilmemelidir. Arkadaşlık sebebiyle duyduğunuz şeyler izni alınmadan haber yapılmamalıdır. Dedikodular haberleştirilmemelidir..

5) Kendi patronunuza soramadığınızı başkalarının patronuna da sormayın..

Kişileri, kurumları eleştirken kendinizi, kendi patronunuzu ne kadar eleştirebildiğinizle sınırlı tutun. Kim olursa olsun haber objenizin bir insan olduğunu unutmayın. Eleştirilerinizi insanlık sınırları içinde tutun.

6)İnsanların hayatını kolaylaştıcak, kaliteli haberler yapın.

Yaptığınız haberler işlevsel olmalıdır. Bir haber bilinçlendirici, bilgilendirici veya eğlendirici olabilir.. Bu unsurların haberlerinizde olmasına dikkat edin.. Haberlerin artık internette sonsuza kadar yaşadığını unutmayın.

7) Uyanık olun ama uyanıklık yapmayın..

Bir haber yazarken veya yaşarken, kendinizi daima karşınızdakilerin yerine koyun.. Olayı tüm açılardan görmeye çalışın.. Kimsenin görmediği bir açıyı yakaladığınızda dikkatli olun, tuzağa düşmeyin ama asıl aradığınız budur..

8)Zamanı iyi kullanın.

Bir haber ancak doğru zamanda değerlidir.. Bir haberi oluştururken gerek kendi zamanınızı, gerekse okurunuzun zamanını iyi değerlendirin.. Gereksiz detay ve boş sözlerle haberinizi uzatmayın.. Bir haberi elinize geçirdiğinizde bir an evvel yayınlamasına bakın.. Tutmayın beklemeyin.. Son söyleneceği ilk söyleyin.. .. Haberinizin başını okuyan işin temelini anlamalıdır.. Unutmayın hiç kimsenin bütün haberleri okuyacak zamanı yoktur..

9)Bireyselliğe saygılı olun..

Hiç kimseyi hedef göstermeyin.. İnancı, davranış biçimi, kıyafeti veya yaşam alışkanlıkları ne olursa olsun insanları küçümsemeyin, aşağılamayın. Makamlara aldırmayın.. Kurumsal değil toplumsal hiyerarşiye önem verin.. Güçlü bile olsa her zaman mağdurun yanıda olun..

10) Teknolojiyi ve bilimi yakından takip edin.

Gazetecinin işi iletişim olduğu için telefon, bilgisayar, fotoğraf makinası gibi teknolojik aletleri fiyatları uygun seviyelere geldiğinde kullanın.. Ancak son teknolji aletleri kullanmak ile bilimin ve dünyanın nereye geldiğini anlamak birbirlerinden tamamen ayrı şeylerdir. Sorgulayıcı olun. En temel bilinenleri bile sorgulamayı alışkanlık haline getirin. Hayatı anlarken bilim dünyasının dediklerine de kulak verin..

Kaynak: Bültenler

Son Dakika Güncel Bir Başkadır Benim Mesleğim - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement