Türkiye'de 4 Kişiden Biri Samanyolu'nu Göremiyor - Son Dakika
Güncel

Türkiye'de 4 Kişiden Biri Samanyolu'nu Göremiyor

Türkiye\'de 4 Kişiden Biri Samanyolu\'nu Göremiyor

Gökbilimci Prof. Dr. Zeki Aslan: "Türkiye'de ışık kirliliği hızla artıyor.

13.02.2014 11:10

BEKİR BEKTAŞ - Gökbilimci Prof. Dr. Zeki Aslan, astronomi biliminin hızla artan ışık kirliliğinden olumsuz etkilendiğini ve Türkiye'de insanların yüzde 25'inin Samanyolu'nu göremediğini bildirdi.

Türkiye'de astronomi biliminin önde gelen isimlerinden, bir dönem Antalya Bakırlıtepe'deki TÜBİTAK Ulusal Gözlemevi Müdürlüğü görevini de yürüten Prof. Dr. Aslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ışık kirliliğinin hızla arttığını ve bunun hem insan sağlığı, hem doğa, hem de astronomi bilimini olumsuz yönde etkilediğini ifade etti.

Işık kirliliğinin, aydınlatma araçlarının yanlış zaman, yer ve miktarda kullanımından kaynaklandığını dile getiren Aslan, "Türkiye'de ışık kirliliği hızla artıyor. Bunun astronomiye çok fazla zararı var. İnsanlarımız şehirlerden dışarıya çıkmadıkça gökyüzünü ve yıldızları göremiyor. Türkiye'de insanların yüzde 25'i Samanyolu'nu göremiyor. Bütün bilimlerin temeli olan astronomiyi ve gökyüzünün güzelliklerini kaybediyoruz" dedi.

Işık kirliliğinin bir diğer zararının da ekonomik olduğunu kaydeden Aslan, yanlış aydınlatma yöntemleri nedeniyle milyonlarca lira zararın oluştuğunu belirtti. Aslan, "Çok büyük paraları adeta gökyüzüne gönderiyoruz. Eskişehir'de gök parlaklığını ölçtük. Sadece Eskişehir'den 160 milyon lirayı gökyüzüne savuruyoruz" diye konuştu.

Aslan, özellikle mavi dalga boyunda ışınım salan aydınlatmaların doğaya ve insan sağlığına büyük zararları olduğunun bilimsel olarak kanıtlandığını ifade etti. Karada yumurtalarından çıkan ve deniz ile kara arasındaki parlaklık farkı nedeniyle denize yönelmesi gereken kaplumbağaların bile, karanın aydınlatılması nedeniyle yönlerini kaybederek yaşamlarını sürdüremediklerini aktaran Aslan, insanların da karanlıkta uyuma ihtiyaçlarını tam olarak giderememelerinin hem psikolojik hem de bedensel sorunlara yol açabildiğini söyledi.

"Çok ışık, insanın doğasına aykırı"

Gece vardiyasında çalışanlar üzerine yapılan araştırmaların, insanların karanlığa ve özellikle karanlıkta uyumaya ihtiyacını ortaya koyduğunu vurgulayan Aslan, şöyle konuştu:

"Çok ışık, insanın doğasına aykırı. İnsanların 24 saat içinde karanlıkta uyuma süresi vardır. Ama biz geceyi aydınlatarak bu biyolojik çevrimi bozuyoruz. Bunun değişmesi, psikolojiyi ve sağlığı etkiliyor. Özellikle mavi dalga boyunda ışığa fazla maruz kalan insanlar göğüs kanserine yakalanabiliyor. Hayvanlarda da böyle durumlar var. Mesela göç eden hayvanlar yanılıyorlar. Erken ya da geç göç edebiliyorlar. Kuşların ötüş zamanları değişiyor. Döllenme zamanları, ışık kirliliği ve gecenin aydınlatılması nedeniyle değişebiliyor."

Türkiye'de ışık kirliliğindeki hızlı artışın nedeninin gelişmekte olan bir ülke olmasından kaynaklandığına dikkati çeken Aslan, ışık kirliliğinde Türkiye'nin Avrupa ve ABD kadar kötü durumda olmadığına işaret etti. Avrupa ülkelerinde ve ABD'nin bazı eyaletlerinde ışık kirliliğini azaltmak amacıyla yasal düzenlemeler ve bilimsel çalışmalar yapıldığına değinen Aslan, Türkiye'de de benzer çalışmalara ihtiyaç duyulduğunu belirtti.

"Doğru aydınlatma teknikleri kullanılmalı"

Aslan, ışık kirliliğini önlemek için yapılması gerekenlerin oldukça basit ve makul şeyler olduğunun altını çizerek, şunları kaydetti:

"Lambalar doğru yapılsın. Işık nereyi aydınlatacaksa oraya verilsin. Gökyüzüne ışık vermenin alemi yok. Bir dönem, 'gökyüzünü ısıtamazsınız' diye bir reklam vardı. Biz de gökyüzünü aydınlatıyoruz ve boşa gidiyor enerji. Led lambalar mesela. Uzun ömürlü ve ekonomik ama doğaya zararı yeni anlaşıldı. Biz de diyoruz ki; led lambalar doğru yapılsın. Doğru lambalar, doğru aydınlatma teknikleri kullanılmalı." - Antalya

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Türkiye'de 4 Kişiden Biri Samanyolu'nu Göremiyor - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement