Adalet Bakanı Bozdağ Hakkındaki Gensoru - Son Dakika
Politika

Adalet Bakanı Bozdağ Hakkındaki Gensoru

TBMM Genel Kurulu'nda, HDP'nin, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ hakkında verdiği Gensoru Önergesi'nin görüşmeleri sürüyor.

04.04.2016 17:23

TBMM Genel Kurulu'nda, HDP'nin, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ hakkında verdiği Gensoru Önergesi'nin görüşmeleri sürüyor.

Önerge sahipleri adına konuşan HDP Van Milletvekili Bedia Özgökçe Ertan, Bozdağ ve kendisine bağlı bakanlık yetkililerinin siyasi iklime göre karar verdiğini ve yargıyı yönlendirdiğini ileri sürdü. Ülkede herkesin adalete duyduğu inancın yok olduğunu, hak ihlallerinin meşrulaştırıldığını ifade eden Ertan, yaşananlarda Bozdağ'ın üst düzeyde sorumluluğu olduğunu ileri sürdü.

Ertan, "Adalet Bakanı; toplumsal adaleti temsil etmek yerine ülkenin kaosa sürüklenmesinde etkin rol oynamıştır ve oynamaya devam etmektedir. Bakan, toplumu ayrıştırıcı söylemleriyle yargı erkini baskı altına almakta, kuvvetler ayrılığı ilkesini hiçe saymaktadır. Sayın Bakan, patlayan bombaların, başlayan çatışma sürecinin en büyük sorumlularından biri de sizsiniz. Sayın Abdullah Öcalan'a yönelik tecridi başlatarak sürecin bitmesinde sizin de payınız var. Tüm haksızlık ve hukuksuzlukları meşru kılarak, görevinizi kötüye kullandınız" dedi.

Cumhurbaşkanı'na hakaret davalarının son iki yılda 5 kat arttığını belirten Ertan, TCK düzenlemesinin muhalifleri susturmanın yegane aracı olarak kullanılmasının baş sorumlusunun, soruşturmalara izin veren makam olarak Bozdağ olduğunu söyledi.

Ertan, "Anayasayı bilmeye Adalet Bakanı ile karşı karşıyayız. Sayın Bakan bir kez olsun bakanlığınızın bütün ülke yurttaşları için çalıştığını hatırlayıp kendinizi çeki düzen vermenizi öneririm." diye konuştu.

-"Önerge, art niyetlidir"

MHP Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Parsak, önerge üzerinde yaptığı konuşmada, Gensoru'nun art niyetli olduğunu, hükümet adı altında Türkiye Cumhuriyeti Devletini küçük düşürmeye ve terörle mücadelenin önünü kesmeye dönük olduğunu söyledi.

Önergenin terörle niçin yeterince mücadele edilmediği için verilmesi gerektiğini belirten Parsak, Hükümetin "yarım ağızla" yaptığı terörle mücadeleyi akamete uğratacak bir hareketin kendilerinden beklenmemesini istedi.

Parsak, Bozdağ'ın "adaletsizlik sicilinin" ortada olduğunu, HSYK düzenlemeleri, 17-25 Aralık süreci, yasal düzenlemeler, hakim ve savcıların görev değişiklikleri, fişlemeler ve "sözde darbe teşebbüsleri"ndeki tavrının kamuoyu tarafından yakından izlendiğini söyledi. Parsak, yargıya güvenin yerlerde süründüğünü belirterek, "Hitler döneminde göreve atanan hakimlere verilen 'bir davada karar vermeden önce (Acaba benim yerimde Führer olsaydı nasıl karar verirdi?) diye düşünün ve kararınızı öylece verin' nasihati, hükümetin hayalindeki yargı sistemini en güzel şekilde özetlemektedir." dedi.

Ülkenin Çözüm Süreci adı altındaki ihanet sürecinin sonuçlarını bugün ağır şekilde yaşadığını ileri süren Parsak, "Terör ve teröristlere alan açılmıştır. Teröristlerin mevzuat boşluğundan yararlanması sağlanmıştır. Gerçek anlamda terörle mücadele için öncelikle samimiyet gerekir. Yeni bir terörle mücadele düzenlemesine acilen ihtiyaç vardır. Kanun, emniyet, TSK ve yargıya terörle mücadelede yeterli yetki sağlanmalı. Özel yetkili terör mahkemeleri olmalı. Terör örgütünün yan unsurları dikkate alınmamalı, kaliteli istihbarat sağlanmalı, terörü destekleyen ülkelere baskı uygulanmalı. 14 yıldır iktidardasınız, terörü güçlendirmekten başka ne yaptınız? Bu millet hiçbir zaman huzur ve refahı yaşatmadınız. Terör suçlarıyla ilgili Karma Komisyonda bekleyen dokunulmazlık dosyaları konusunda hala bir işlem yapmadınız." diye konuştu.

Parsak, önergenin terörle niye mücadele ediliyor diye değil, niye terörle yeterince mücadele edilmiyor diye verilmesi gerektiğini savundu.

-"Bu dönemde konjonktürel suçla tanıştık"

HDP Grubu adına Önerge üzerinde konuşan Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, Bozdağ'ın "Adalet Bakanı" sıfatını taşımadığını ve adaletten bihaber olduğunu savundu.

Beştaş, Abdullah Öcalan'ın bir yıldan beri tecrit altında olduğunu belirterek, "İktidar, saray ve Bakan, Çözüm Süreci'ni tecrit kararıyla bitirdiler. Tecritin hiçbir yasada yeri yok. Tecrit keyfi sürdürülüyor. Adalet Bakanı bu işin baş suçlusudur. 700 hasta tutuklu ve hükümlü, cezaevlerinde adım adım öldürülmektedir. Adli Tıp Kurumu, siyasi iktidarın arka bahçesidir ve en acımasız kararlara imza atmaktadır. Cenazeler üzerinden yapılanlar, ülke tarihinin en karanlık sayfasını oluşturuyor. Suruç, Ankara katliamlarında soruşturma makamları ve yargı hiçbir şey yapmadı. Ancak Cumhurbaşkanı'na hakaret suçlamalarından yargı dersten, evden gece yarısı insanları alarak hızlı çalıştığını gösterdi" diye konuştu.

Suruç ile ilgili hala gizlilik kararı olduğunu, bunun faili gizlemek anlamını taşıdığını savunan Beştaş, sokağa çıkma yasaklarıyla ilgili kararların hukuk ve mevzuatla ilgisi olmadığını ancak Bozdağ'ın bunları savunduğunu söyledi. Akademi dünyasının tehdit edildiğini, hükümete karşı olduğu için 17-25 Aralık sürecine takipsizlik ve sözde aklama kararlarının nasıl verildiğini, bütün dünyanın ibretle izlediğini ifade eden Beştaş, bir uçak yolculuğunda sohbet ettiği yargı mensubunun "17-25 Aralıktan sonra HSYK'ye geldiler, bizi otobüslere doldurup götürdüler." dediğini belirtti.

Beştaş'ın, "Böyle bir şey var mı? Otobüslere hakim ve savcıları yasa değişikliğinden sonra kampa götürmüşler. Savcı diyor ki 'hayatımda unutamayacağım tek şey odur. Hadi görevden alınmak bir yana, alelacele otobüse bindirilip oradan Adalet Bakanlığının eşliğinde gönderilmeyi hazmedemiyorum. .İsmini söylemek isterim de onu korumak zorundayım." demesine, AK Parti'li bazı milletvekilleri "O yalan söylüyor" diye laf attı.

"IŞİD'cilere suç işlemek serbest, tahliye edildiler artık rahatlıkla bomba atabilirler. Diğer yandan demokrasi güçlerine, basına, akademisyenlere, öğrencilere, kadınlara ve partimize yönelik operasyonlar devam ediyor" diyen Beştaş, yargının, her türlü muhalefeti tasfiye için kullanılan araç haline dönüştürüldüğünü ileri sürdü.

Bu dönemde konjonktürel suçla tanıştıklarını belirten Beştaş, "O günkü koşullara göre kim terör örgütü? Adalet Bakanı tweetlerini silmeye başlamış. Ama tweetleri arşivde. 'O zaman terör örgütü değildi, şimdi terör örgütü olduğu için silmek zorundayım' dese daha doğru olur. İnsan öldürmek serbest, Cumhurbaşkanı'na laf etmek suç. Adalet Bakanı hemen arkasından çıkıyor. Sayın Adalet Bakanı, gerçekten tarihe adınız kara bir sayfa olarak geçecek ve Mahmut Esat Bozkurt herhalde mezarında ters döner sizden sonra. Gerçekten onu aratmayan, keyfiyetin ve hukuksuzluğun esas olduğu bir döneme imza attınız ve bu ülkede ne adalet var ne Adalet Bakanı, bunu bütün dünya ve Türkiye yurttaşları görüyor" dedi.

Kaynak: AA

Son Dakika Politika Adalet Bakanı Bozdağ Hakkındaki Gensoru - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement