Günümüzde Avukatlık Mesleğinin İcrası ve Ankara

Günümüzde avukatlık kişi ve ya kurumlar arasında çıkan uyuşmazlıkları yasalara ve hukuka bağlı olarak, adaletin gerçekleşmesi için yargıca yardımcı olan bir meslek olarak tanımlanmaktadır. Hayatın her noktasında aslında fark etmeden hukukla ilintili bir şekilde yaşayan kişi ve kurumlar da bir şekilde bu mesleğe ihtiyaç duyabilmektedirler.

Peki neden avukata ihtiyaç duyulmaktadır? Bir kişi kendi problemi ve ya ihtiyacı olan konuda gerekli makaleleri, kanunları okuyarak kendi kendini savunamaz mı? Aslında bu sorunun cevabını bir benzetme ile yapmakta fayda var. Avukatları bu noktada doktorlara benzetebiliriz. Nasıl ki doktorlar tıp biliminin her alanını önceden okuyup sonra ilgi duyduğu branşlara yöneliyorsa; avukatlık mesleği de aynen bu şekilde ilerleyip branşlara yönelmektedir. Buradaki amaç öğreğin herhangi bir ceza davasının içinde icra ya da ticaret hukuku ile ilgili bir konu geçtiğinde avukatın sadece ceza davası konularını değil, diğer hukuk dalları hakkında da az çok yorum yapabilme yetisinin kazandırılabilmesidir. Böylelikle hukuk fakültesi mezunu bir avukat ile eline kanun alıp okuyan bir kişinin arasında büyük ayrım doğmaktadır. Kaldı ki her hukuk dalının kanunu olduğu gibi bunların mahkemeye başvuru şekli ve şartlarını içeren usul kaidelerini de bilmek için kişinin ekstra kitaplar okuması gerekmektedir. Bütün bu sayılanların yanında hangi hukuk enstrümanlarının davada kullanabileceği, nelerin delil teşkil edip etmeyeceğini saptamak kolay olmamaktadır. Son olarak kişi haklı da olsa kendini anlatmada yetersiz olabileceği gibi o an ki psikolojisi yargılama safhasına müsait olmayabilir ya da dili yetersiz olabilir. Bu yüzden kişi sanıldığından çok daha zor ve meşakkat içeren avukatlık mesleğinin yardımına ihtiyaç duymaktadır. .

BAŞKENT OLMASI ÖNEMLİ ETKEN

Ankara avukatlık mesleğinin icrası ve avukata olan ihtiyaçlar bakımından önde gelen şehirlerden birisi olmaktadır. Başkent olması dolayısıyla kamu kurum ve kuruluşlarının ana merkezlerinin burada olması başlıca etken olarak karşımıza çıkmaktadır. Ayrıca Türkiye Barolar Birliği'nin hukuk eğitimi ve öğretimindeki standartları belirlemek amacıyla başlattığı "ölçme-değerlendirme" çalışmaları sonucunda ilk 15 e giren Ankara Hukuk Fakültesi, Gazi Hukuk Fakültesi ve Hacettepe Hukuk Fakültesi gibi başarılı bir üniversitenin yetiştirdiği binlerce hukuk fakültesi mezununun avukata duyulan ihtiyaç aşamasında ulaşılabilirliği, bunun yanında özel üniversitelerin hukuk fakültelerinin de gitgide yükselen bir başarı tablosunun parçası olan yetenekli avukatlar yetiştirmesi Ankara'yı avukatlık mesleği icrası ve avukatlık mesleğine olan güven konusunda ilk sıralara taşımaktadır.

Hukuk, devimsel etkin, canlı bir kavramdır. Globalleşen dünyadaki ilerleme ve değişmeler hukuk sistemini de etkilemektedir. Bu sebeple bu meslekte ihtisas çok daha hızlı gelişeceği için bu mesleği icra eden kişinin hem kendi hukuku hem de uluslararası hukukta kendisini geliştirmesi gerekmektedir. Hal böyle iken hukuki bir yardıma ihtiyacımız olduğunda bu işi profesyonel ellere bırakmak en sağlıklı seçenek olacaktır.