Batılı gazetelerde Mısır'daki olup bitenler bağlamında 28 Şubat'a göndermeler çoğalıyor Mısır'daki gelişmelerin yoğun biçimde irdelendiği Batı basınında 28 Şubat ile karşılaştırmalar çoğalıyor.
-İNDEPENDENT: "MISIR ŞANSLI İSE 1997'DEKİ TÜRKİYE GİBİ OLABİLİR"
İngiliz The İndependent gazetesinin dış politika yazarı Rupert Cornwell, " Demokrasi, top ateşi olmadan veda etmektir" başlığını kullandığı yorumunda Mursi'nin devrilmesini ABD eski Başkanlarından Richard Nixon'un 1974 yılında görevini bırakmaya zorlanmasıyla karşılaştırarak iktidara "veda etmeyi" bilen Nixon'un partisinin kısa bir süre sonra yeniden iktidara geldiğini vurguladı.
Mısır'da bir darbe gerçekleştiği konusunda herhangi bir kuşku bulunmadığını vurgulayan Cornwell şu görüşleri de dile getirdi:
"Mısır şanslı ise eğer işler çok kötü gitmeyebilir, tıpkı Türkiye'de döneminin İslamcı hükümetini deviren 1997 darbesi çizgisinde. Ancak daha kötü bir senaryoyu düşünün. Bu da, 1992 yılında Cezayir'de ordunun İslamcı bir partinin galip çıkacağı seçimleri iptal ederek ülkeyi on yıllık berbat bir şiddete sürüklemesi."
-OBSERVER: "MISIR'DA UFUKTA 1997'DEKİ TÜRKİYE DEĞİL, CEZAYİR VAR"-
Pazar gazetelerinden The Observer'in yer verdiği "Bizim Mısır" Koalisyonu eski üyesi, Brookings Doha Merkezi'nde görevli yazar Ömer Ashour imzalı makalede Mısır toplumunun geniş bir kısmının ülkenin demokratik yoldan seçilen ilk cumhurbaşkanına karşı yapılan bir darbeyi neden desteklediği sorusuna yanıt arandı.
Ashour darbeye verilen desteğin "üç ana nedeni" olarak "becerisizlik, ümmet beklentileri ve güçlü müttefikleri"ni sıraladı. Ashour makalesinde Mısır'ın ekonomik sorunlarının çözülmesi için bir yılı aşkın bir süreye ihtiyaç olduğunu ancak "Cumhurbaşkanı Mursi'nin davranışları, söylemi ve çok sayıda gafı ateşi körükledi" yorumunu yaptı.
Mısır için en kötü senaryonun Cezayir'de 1992'de, İspanya'da 1936'da yaşananlar olduğu öne sürülen makaleye şöyle devam edildi:
"Daha az kanlı senaryo, bir grup generalin dönemin Refah Partili Başbakanı Necmettin Erbakan'a bir muhtıra göndererek istifa etmesini istedikleri 1997 yılındaki Türkiye. Erbakan hükümeti, iktidardan uzaklaştırıldı ancak parlamento feshedilmedi ve anayasa askıya alınmadı. Ayrıca Erbakan'ın Refah Partisi'nden ayrılıp yeni bir oluşum kuranlara sonraki seçime katılmalarına izin verildi. Nitekim 2002'de bunlardan biri olan Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) en büyük oy oranını elde etti ve hala Türkiye'yi demokratik bir biçimde yönetiyor."
Ömer Ashour, Mısır'da ise işlerin böyle başlamadığını belirtikten sonra "Ufukta 1992'deki Cezayir'in gölgesi var" ifadesini kullandı. - Ankara
Son Dakika › Dünya › Batı Basınında 28 Şubat Yorumları - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?