İso Meslek Komiteleri Ortak Toplantısı

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, "Vergi affı müessesesi toplumsal vicdan açısından giderek rahatsızlık yaratmaktadır, eğer bundan vazgeçilmeyecekse bu sorumluluğunu disiplinli bir şekilde uygulayan vergi mükelleflerine de takdir-ödüllendirme sistemi uygulanmalı" dedi.

Bahçıvan, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in katılımıyla gerçekleştirilen İSO Meslek Komiteleri Ortak Toplantısı'ndaki konuşmasında sanayi ve ekonomi ile ilgili güncel konular hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye sanayisinin sorunlarına yönelik çözüm arayışında Maliye Bakanlığı ile iş dünyasının sinerji yaratması gerektiğine işaret eden Bahçıvan, "Maliye politikalarında, sanayicilerin vizyonuna yönelik olarak belirlenmesi açısından masada yer almamız gerekiyor" diye konuştu.

Erdal Bahçıvan, Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) son kararları arasında gelişmekte olan ülkeler üzerinde en etkili olacak gelişmenin faiz indirilmesi olduğunu, artan göreli faiz farklarından dolayı Türkiye gibi ülkelere sermaye akımlarının hızlanabileceğini, ancak TL'nin aşırı değer kazanmasının makro dengeler açısından pek arzu edilmediğini söyledi.

Amerikan Merkez Bankası'nın (FED) faiz artırımının, Türkiye'de ECB kararlarından çok daha etkili olacağını dile getiren Bahçıvan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'de Merkez Bankası'nın ise haziran ayı toplantısında faiz indirmeyi sürdürmesi olası. Bizim isteğimiz, ihracata ve yerli malı kullanımına destek olan rekabetçi bir kurdur. Sağlıklı kur, ithalatın önünü kesecek, yerli ara malı üretimini destekleyecek ve ülkemizin yıllardır önemli risklerinden biri olan cari açığın azalmasına katkı sağlayacaktır. Gelecek aylarda gelişmiş ülke ekonomilerinde toparlanmanın sürmesi halinde cari açığımız da daha olumlu bir görünüm sergileyecek.

Sürdürülebilir büyüme ve cari açığın çözümünde, Türkiye'nin sanayi ve üretim politikalarının yeni bir hikayeye ihtiyacı olduğu görülüyor. Bu hikaye, 12. Sanayi Kongremizde ortaya çıkan insan odaklı, eğitime, Ar-Ge'ye ve inovasyona önem veren bütünsel kalkınma anlayışının, toplumun tüm kesimleri tarafından benimsenmesiyle ortaya çıkacak."

İSO Başkanı Bahçıvan bu süreçte, yerli teknolojiye, yerli patent ve üretimine önem verilmesinin gerekliliğine vurgu yaparak, kamu yönetiminin de ihaleler aracılığıyla buna destek olması gerektiğini dile getirdi.

Konuşmasında vergi affı düzenlemesine de değinen Bahçıvan, vergi affı müessesesinin, toplumsal vicdan açısından giderek rahatsızlık yarattığı ifade ederek, "Bu uygulamalar, sektörler ve firmalar arasında haksız rekabet yaratmanın yanı sıra, vergisini zamanında ödemeyenlerde nasıl olsa bir gün af çıkacak beklentisi yaratarak bu konuda bir alışkanlığın ve zafiyetin doğmasına neden oluyor. Eğer vergi affından vazgeçilmeyecekse, yıllardan beri bu sorumluluğunu disiplinli bir şekilde uygulayan vergi mükelleflerine de takdir-ödüllendirme sistemi uygulanması gerektiğine inanıyoruz" ifadelerini kullandı.

Sanayicilerin rekabet gücünü azaltan KKDF uygulamasının ve peşin ödenen KDV oranlarının düşürülmesinin Maliye Bakanlığı tarafından çözüme kavuşturulması gerektiğini belirten Bahçıvan, aynı şekilde demode olan Damga Vergisi'nin de kaldırılmasını talep etti.

"Yeni vergi yasası ile performansa dayalı reyting uygulanmalı"

İSO Başkanı Bahçıvan, Türkiye'nin çağdaş bir vergi yasasına ihtiyaç duyduğunu vurgulayarak, "Son yıllarda bütçe disiplininde sağlanan takdire şayan başarıdan elde edilen kaynak, maliye felsefe ve vizyonunda değişikliğe gidilerek üretime dayalı bir sanayi için seferber edilmelidir. Maliye Bakanlığımızı, 'Bütünsel Kalkınma' vizyonumuza destek olmaya davet ediyoruz" diye konuştu.

Sanayinin rekabetçi yapısının korunması için firmaların performanslarına göre reyting uygulamasının hayata geçirilmesi gerektiğini belirten Bahçıvan, şunları kaydetti:

"Mükellefiyetini zamanında yerine getirenlerle bunu yapmayanlar arasında ayrımı esas alan bir uygulamaya vakit kaybetmeksizin geçilmelidir. Mükellefin kredibilitesinin devlet tarafından değer ifade etmesini istiyoruz. Performans sisteminin hem maliyeyi hem de reel sektörümüzü rahatlatacağına inanıyoruz. Yine yanıltıcı belgeyi kasten veren ile bilmeden veren aynı kefeye konulmamalıdır. Sektörde dürüst çalışanlar cezalandırılmamalıdır. Alacağımız faturanın sağlıklı olacağı konusunda maalesef maliye bilgi vermiyor. Başkasının yaptığı naylon fatura için dürüst çalışan niye üç kat teminat versin?"

Bahçıvan, yanıltıcı belge kullanımının gerçekten önlenmek istenmesi halinde, yanıltıcı belge kullanan firmaların listesinin internette mutlaka yayınlanması gerektiği önerisinde bulunarak, "Devletin gerekli bilgilendirmeyi yaptıktan sonra mükellefi denetlemesi ve sorumlu tutmasının uygun olacağına inanıyoruz" diye konuştu. - İstanbul