Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON), "Kuvvetler ayrılığı, hukukun üstünlüğü ve hukuk karşısında herkesin eşit olması gibi hukuk devleti olmanın temel ilkeleri bütün siyasi görüşler için vazgeçilmezdir" açıklamasında bulundu.
TUSKON'dan yapılan yazılı açıklamada, son dönemde ortaya çıkan yolsuzluk ve rüşvet operasyonları ile sonrasında yaşananları dikkatle takip ettikleri belirtilerek, "Benzer durumlarda nasıl reaksiyon verilmesi gerektiğine dair Türk ve İslam tarihindeki örnekler hepimizin malumudur. Ayrıca son bir ay içerisinde dünyanın gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerinde yaşanan yolsuzluk soruşturmaları ve yolsuzluklara karıştığı iddia edilenlerin, ülke üst yöneticilerinin, yasama, yargı ve yürütme erklerinin, ülke medyasının ve kamuoyunun aldıkları tavırları ibret ve gıpta ile izlemekteyiz" ifadeleri kullanıldı.
Kuvvetler ayrılığı, hukukun üstünlüğü ve hukuk karşısında herkesin eşit olması gibi hukuk devleti olmanın temel ilkelerinin bütün siyasi görüşler için vazgeçilmez olduğuna dikkati çekilen açıklamada, "Türkiye'de ise yaşanan süreçte adli kovuşturma ve yargılamada yakınları bulunanların kovuşturmayı yapan emniyet ve yargı mensuplarını görevlerinden aldıklarını ve bunu ülke çapında bir personel ve bürokrat kıyımına dönüştürdüklerini büyük bir şaşkınlıkla gözlemlemekteyiz" tespitine yer verildi.
Bu açıklamaya sebep teşkil eden son gelişmede ise TBMM'ye sevk edilen bir yasa tasarısı ile zaten ağır ithamlar ve basın yoluyla baskı altında tutulan yargı mensuplarının, hukuki tarafsızlığını ve bağımsızlığını imkansız hale getirecek, atama ve soruşturmalarını tümüyle Adalet Bakanı'na bağlayacak bir düzenlemenin getirilmeye çalışıldığına işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Hükümetin bir önceki Adalet Bakanı'nın yurtiçi ve yurtdışında her zeminde büyük bir gururla anlattığı gibi AB normları ve Venedik Kriterlerine uygun bir şekilde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) 2010 yılında gerçekleştirilen referandum sonucunda milletimizin yüzde 58 evet oyu ile daha bağımsız hale getirilmişti. Hal böyleyken HSYK üyeleri ve ülkemizin önde gelen hukukçuları tarafından yargının yürütmeye bağlanması anlamına geldiği için Anayasa'ya aykırı olduğu ifade edilen bir yasal düzenleme ile HSYK'nın yapısının ve işleyişinin değiştirilmesine karşı olduğumuzu açık bir şekilde ifade etmek istiyoruz. Yapılmak istenilen değişikliklerin 2010 yılında milletimizin ortaya koymuş olduğu iradeye saygısızlık ve vefasızlık olacağını kamuoyuyla paylaşıyoruz."
Yaşanılan bu sürecin kısa ve orta vadede ulusal ve uluslararası arenada çok ağır ekonomik ve ticari maliyetler getireceği öne sürülen açıklamada, büyüme ve gelişme için hem yurtdışından doğrudan yatırıma, hem de yurtdışından finansman bulmaya ihtiyacı olan Türk ekonomisinin, yurt dışında öngörülebilir bir hukuk devletinden, bir gecede değiştirilebilen sözde kanunlar ülkesine dönüşen ülke algısı nedeniyle ciddi bir güven, finansman ve yatırımcı kaybına uğrayacağı endişesi taşıdıkları dile getirildi.
Hem emniyet teşkilatında hem de yargıda yapılmaya çalışılan değişikliklerin, aslında yargılamaya konu olan şahısların masumiyet karinelerine zarar verdiği ve daha en baştan suçlularmış gibi bir algı oluşturduğu savunulan TUSKON açıklamasında, "Herkesi devletimizin ve ülkemizin geleceğini muhafaza etmek için adalete ve hukukun üstünlüğüne saygılı olmaya ve yargının bağımsızlığını zedeleyecek adımlar atmamaya davet ediyoruz. Erklerin işleyişinde büyük bir sıkıntıyı ortaya çıkaran ve devletimizin geleceğini tehdit eden bu hususta başta Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Meclis Başkanımız, Sayın Başbakanımız ve Sayın Muhalefet Liderleri olmak üzere tüm sorumluları göreve davet ediyoruz" ifadeleri kullanıldı. - İstanbul
Son Dakika › Ekonomi › Tuskon Açıklaması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?