6. Dini Yayınlar Kongresi - Son Dakika
Güncel

6. Dini Yayınlar Kongresi

6. Dini Yayınlar Kongresi

Diyanet İşleri Başkanı Görmez: "Medeniyet kurma becerisini tarih boyunca değişik bağlamlarda her zaman yürürlükte tutmayı başarmış bir milletin bugün içine düştüğü kaotik durum, geliştirici ...

29.11.2013 13:33

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, medeniyet kurma becerisini tarih boyunca değişik bağlamlarda her zaman yürürlükte tutmayı başarmış bir milletin bugün içine düştüğü kaotik durumun, geliştirici olmaktan çok duraksatıcı, içeriklendirici olmaktan çok teşhir edici bir dile teslim olduğunu belirtti.

Diyanet İşleri Başkanlığınca Grand Cevahir Kongre Merkezi'nde düzenlenen 6. Dini Yayınlar Kongresi'nin açılışını yapan Görmez, geçen yıl kadın konulu dini yayınların ele alındığı kongrede bu sene, "İslam, Sanat ve Estetik" konusunun tartışılacağını söyledi.

Bugün İslam sanatları alanında hatta genel olarak sanat alanında bulunulan yerin başlı başına sorgulanmaya, köklü bir şekilde açıklanmaya muhtaç olduğunu ifade eden Görmez, "Mimariden musikiye, edebiyattan ebruya, hat ve minyatüre kadar sanatın hemen her alanında zarif ve nitelikli eserler ortaya koymuş bir medeniyetin, estetiği kültürel temsillerinde en başa yerleştirmiş bir milletin bugün ortaya koyduğu hasıla ciddi bir değerlendirme yapılmasını ortaya koymaktadır" diye konuştu.

Sanat alanında Müslümanların temel bakış açılarının kaynağının İslam dini olduğunu belirten Görmez, İslam sanat felsefesinin genel sanat eğilimlerinin, kendi içindeki ayrışmaları bir yana, kendine özgü perspektifi, estetik temsilleri ve sanat eksenli örtük diliyle her zaman Müslüman evrenin en üst örneklerini yansıttığını kaydetti.

Görmez, İslam sanatlarında ana çerçevenin, güzellik duygusunun somutlaşarak maddi sanatlara, derinleşerek de dil ve edebiyata nasıl yansıdığını göstermek olduğunu vurgulayarak, Müslüman dünyanın öne çıkardıkları sanatsal yapıların aslında o toplulukların Allah ve medeniyet tasavvurlarını yansıttığını anlattı.

Gönül gözüyle sanat

Diyanet İşleri Başkanı Görmez, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Gerçekten de bugün her biri tarihsel bir dekor olarak algılanıp değerlendirilen büyük bir mirasın önünde, sanatsal ürünlerimizi masaya yatırdığımızda, her birinde içkin olan aşkı, mevcut olanı aşma duygusunu ve ilahi varlığa yakınlaşma arzusunu görmemek mümkün değildir. Büyük hatıralardan, saygın mirastan söz edildiği, her seferinde kaçınılmaz bir şekilde bizi bekleyen soru, bugün bütün bunları neden yeniden aynı saflık ve içerikle üretemediğimizdir. Medeniyet kurma becerisini tarih boyunca değişik bağlamlarda her zaman yürürlükte tutmayı başarmış bir milletin bugün içine düştüğü kaotik durum, geliştirici olmaktan çok duraksatıcı, içeriklendirici olmaktan çok teşhir edici bir dile teslim olmaktadır.

Müslüman sanat, gönül gözüyle ortaya konan ve ibret nazarıyla algılanan bir kataloğa işaret etmektedir. İslami derunilik hayatın değişik kompartımanlarında iyi, güzel ve doğru çerçevesinde üretilmiş dil, kültür ve eylem ürünleriyle tebarüz etmektedir. Bugün mimaride bir cami aracılığıyla ortaya konan uhrevilik, ancak ve ancak sanatsal bir çabayla elde edilebilmektedir. Itri'nin tekbirine, Sinan'ın Selimiyesi'ne sinen duygular her zaman Allah merkezli bir hissiyatın estetik tezahürlerini göstermektedir."

Müzik ve toplum

Farabi'nin, bir toplumun dengesini müzikte ararken haksız olmadığını, müziğin ritmiyle toplumun ritmi arasındaki o hassas dengenin bugün altüst olduğunu belirten Görmez, "Ucube mimari örnekleri, nefsi azdıran ilgilere teslim olmuş sanat arayışları, dinginlikten çok kaosa çağıran devasa yapıtlar.. Bunları konuşmak gerekir. Sorun o kadar büyüktür ki, bugün sıradan bir müzakere ya da tartışmayı bile anında yeni bir gerilim moduna taşıyabilecek, incitmek ve kalp kırmanın ötesine geçemeyen kötü bir atışma trafiğiyle karşı karşıyayız" diye konuştu.

Allah'ın yaratması devam ettiği gibi sanatının da devam ettiğini, dolayısıyla insanın o sanatın seyircisi değil, o sanatın bizzat parçası olduğunu ifade eden Görmez, tezhip, mimari, musiki ve şiirin zamana dönük sanatlar olduğunu, resmin, minyatür ve ebru gibi kullanıldığı yerlerde bir mekandan çok bir olayı anlattığını söyledi.

Mimari terbiye biçimi

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, İslam'da mimarinin bir terbiye biçimi olduğunu ifade ederek, "Selçuklu camisi bir edeptir, sizi daha ön saflara iten bir terbiye. Safranbolu evlerinin pencerelerinin birbirine dönük olmaması bir terbiyedir. Size evlerin penceresinden içeri bakmamanızı öğütler. Zemine döşenen taşların sizi yere bakmaya zorlaması 'Mümin erkeklere ve mümin kadınlara söyle bakışlarını sakınsınlar' hükmünün bir açılımı ve terbiyesidir. Gotik kilise, bir teslimiyet ve alçakgönüllülük terbiyesidir. Ama bunu sağlayan görüntüdür, sizi küçük düşüren yüksekliktir" şeklinde konuştu.

Görmez, Tanzimat'tan sonra görsele önem verildiğini, 20. yüzyıla ait en ünlü ve kurucu eserlerden birinin adının "Kaplumbağa Terbiyecisi" olmasının belki de bir rastlantı olmadığını dile getirdi. - İstanbul

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel 6. Dini Yayınlar Kongresi - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement